"وعندما يحين الوقت" - Translation from Arabic to Turkish

    • Ve zamanı geldiğinde
        
    • Zamanı gelince
        
    • Ve o an geldiğinde
        
    • Ve vakti geldiğinde
        
    • zamanı geldiğinde de
        
    Sana sadece bilmen gerekeni öğrettim... öğrettim ki, yeri Ve zamanı geldiğinde onurlu davran... ve kaderini kabullen diye. Open Subtitles وعلمتك فقط ما كان يجب ان تعرف وعندما يحين الوقت تجد مكانك في ميدان الشرف
    Sadece bir süre uyuyacağım Ve zamanı geldiğinde varisim beni uyandıracak ve intikamımı alacağım. Open Subtitles سأنام لفتره محدوده فقط وعندما يحين الوقت ستوقظني وريثتي وسأنتقم
    Ne yapılması gerektiğini biliyorum Ve zamanı geldiğinde tereddüt etmeyeceğim. Open Subtitles انا اعرف ما هى الاحتياجات لأنهاء الامر , وعندما يحين الوقت فأنا لن اتوانى
    Yumurtlama Zamanı gelince, şu gördüğümüz erişkin gibi tek yaptığı şey yumurtayı salıp, yere düşmesini sağlamak. Open Subtitles وعندما يحين الوقت لتبيض، وهذه الحشرة تقوم بذلك، فإن كل ما تفعله أن تنفض البيض وتدعه يسقط على الأرض.
    Öğle yemeğine davet edersin Ve vakti geldiğinde... Open Subtitles ...وعندما يحين الوقت
    Ondan hoşlanmıyorsan sadece resmi durumlarda onu görsen yeter zamanı geldiğinde de küçük prens ve prensesleri yaparsınız. Open Subtitles إذا لم تكن تعجبك ، تستطيع فقط رؤيتها في المناسبات الرسمية وعندما يحين الوقت لعمل أمراء وأميرات
    Ve zamanı geldiğinde ve amacımız için daha çok müridimiz olduğunda geldiğimiz yere geri dönebilir ve bize ait olanı alabiliriz. Open Subtitles وعندما يحين الوقت ويصبح لدينا مؤيدين كثر لقضيتنا نستطيع أن نعود إلى حيث أتينا
    Ve zamanı geldiğinde ölümün yine de hızlı olmayacak. Open Subtitles وعندما يحين الوقت فإنه لن يكون سريعآ
    Ve zamanı geldiğinde,sen bileceksin. Open Subtitles وعندما يحين الوقت ، ستعلمين عندها متى...
    'Ve zamanı geldiğinde onu vuranın ne olduğu hakkında bir fikri olmayacak.' Open Subtitles وعندما يحين الوقت' لن يدري ما ضربه
    Ve zamanı geldiğinde beni geri getireceksin. Open Subtitles وعندما يحين الوقت قُم بإعادتي مرة أخرى
    Ve zamanı geldiğinde, bu işleri tamamlayacağım. Open Subtitles وعندما يحين الوقت,سأنهي تلك الأعمال
    Ve zamanı geldiğinde ,çocuğumuzu Galler Prensi olarak ilan edeceğiz , ve İngiltere sizin York güneşiyle tekrar serpilecek. Open Subtitles وعندما يحين الوقت المناسب، سنجعل من ولدنا أميراً ل(ويلز) وإنكلترا ستزدهر في حقبة عائلة (يورك) مجدداً
    Ve zamanı geldiğinde, bunu iyi değerlendireceğiz. Open Subtitles وعندما يحين الوقت سنضرب بشكل مستحق ---
    Zamanı gelince de beni çağıracaksın. Open Subtitles وعندما يحين الوقت المناسب, ستطلبني أعمل معك
    Zamanı gelince onu tutuklama yetkim yok. Open Subtitles ليس لدي وسيلة لإلقاء القبض عليه إذا وعندما يحين الوقت.
    Son parçanın açığa çıkma zamanı geldiğinde de hemen yanınızda olurum. Open Subtitles .. وعندما يحين الوقت لي لأكشف أخر قطعة، سأكون بجوارك.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more