"وفاتي" - Translation from Arabic to Turkish

    • Ölüm
        
    • öldükten
        
    • ölümüm
        
    • ölümümü
        
    • ölümümden
        
    • Öldüğüm
        
    • Ölmeden
        
    • ölene
        
    • ölmemi
        
    • öldüğümü
        
    • ölümümün
        
    • ölürsem
        
    • ölümüme
        
    • ölümümle
        
    Eğer Billy'i vurmasaydım yarın benim Ölüm ilanım okunurdu. Open Subtitles لو لم اطلق على بيلي لا شك لدي أنى لو لم أفعل لكنت قرأت نعي وفاتي بالجريدة
    Beni buraya getirdiğin için sağol, baba. Bu günü Ölüm döşeğimde bile unutmayacağım. Open Subtitles شكراً جلبك لي هنا يا أبي سأتذكر هذا اليوم على فراش وفاتي
    Ve ben öldükten sonra da oğlum oğullarıyla birlikte avlanacak... Open Subtitles و أبنائي سوف يصطادون فيها مع أبنائهم من بعد وفاتي
    Hatırladığım ilk şeyi düşünüyorum ölümüm diyebileceğim şeyi öngörebiliyorum sadece. Open Subtitles إنني أفكر بأولى ذكرياتي... وأتخيل مستقبلاً ما ستكون وفاتي بالمستقبل.
    Kendi sahte ölümümü yaptım. Ve bir öz-keşif yolculuğuna çıktım. Open Subtitles لقد زيّفتُ وفاتي وذهبتُ في رحلة لإكتشاف الذات.
    Bu görüntüleri sadece ölümümden sonra yayınlanması için ayarladım. Open Subtitles لقد رتبت لنشر هذا الفيديو على الملأ في حالة وفاتي فقط..
    Öldüğüm günden beri zaman zaman gördüğüm ışıkların aynısından. Open Subtitles يتراءى لي شخص ويختفى منذ وفاتي
    Birçok yerde sahte Ölüm belgeleri hazırlatmış olabilirim de olmayabilirim de. Open Subtitles وربما او ربما لا قد زوّرت وفاتي في عدة مناسبات
    Birçok yerde sahte Ölüm belgeleri hazırlatmış olabilirim de olmayabilirim de. Open Subtitles وربما او ربما لا قد زوّرت وفاتي في عدة مناسبات
    Ve Ölüm zamanımı tahmin etme konusunda sıkıntı yaşıyorum ama 24 saat içinde öleceğimden şüphem yok. Open Subtitles أنا أجد الآن صعوبة في تحديد موعد وفاتي ولكن من المرجح أنه أربع وعشرون ساعة أكثر أو أقل
    Çünkü sanırım az önce Ölüm fermanımı imzaladım. Open Subtitles لأنّني أعتقد أنني وقعتُ للتو .على شهادة وفاتي
    öldükten sonra, artık işime yaramayan parçalarımdan kurtulmaya başladım. Open Subtitles بعد وفاتي بدأت أستغنى عن بعض أجزاء جسدي التي لم تعد ضرورية
    Yani ben öldükten sonra, yani kimsenin benim hakkımda ne düşündüğünü umursamadığımda yayınlamalı. Open Subtitles يجب أن يتم نشره بعد وفاتي... عندما لا يهمني ما يظن الناس بي
    Lola ben öldükten sonra olan biteni kontrol edemeyeceğimi bana söyleyen ilk kişi sen değilsin. Open Subtitles لولا,انتِ لستِ أول شخص يخبرني بأني سأفقد السيطره بعد وفاتي.
    Bedelinin benim ölümüm olmayacağını varsayıyorum. Open Subtitles أفترض أنكم لم تفكروا أنه بذلك ستوقعون على شهادة وفاتي
    ölümüm hâlinde polise haber verin! Open Subtitles أخبري الشرطة عن أحداث وفاتي
    Hayır. Kubbenin benimle işi bitti. Kendi ölümümü gördüm. Open Subtitles كلاّ، لقد انتهت القبّة منّي، فقد رأيتُ وفاتي.
    Ve bu kulağımı kesip sana gönderip ölümümden seni suçlamadan önce söyleyeceğim manik sözler değil. Open Subtitles قبل ان اقص اذني وارسله لك بالبريد الالكتروني واضع اللوم عليك في وفاتي
    Bayan, Öldüğüm güne kadar yeniden yaşayacağım zaten. Open Subtitles آنستي، أن سوف أسترجعه حتي يوم وفاتي.
    Ölmeden önce 20,000 dolara 200 kutu bohemyan kristali almak üzereydim. Open Subtitles عند وفاتي كنت ذاهب لشراء 20 خزفية في 200 صندوق من الخزف كريستال الرصاص العتيق
    Federal İletişim Komisyonu beni ölene kadar borsadan men etti. Open Subtitles لقد حظرتني لجنة الاتصالات الفيدرالية من المداولة حتى يوم وفاتي
    Adam topraklarımın ve unvanımın mirasına konabilmek için ölmemi bekliyor. Open Subtitles هو ينتظر فقط وفاتي, حتى يستطيع أن يرث أراضيي ولقبي.
    Eve 9'dan önce dönmezsem öldüğümü ilan ederler ve sigorta paramı alırlar. Open Subtitles إن لم أعد إلى الدار بحلول التاسعة... لأعلنوا وفاتي وحصّلوا تأميني...
    ölümümün üzerinden bir yıl geçmiş ve Wisteria Lane'de pek çok şey değişmişti. Open Subtitles مر عام على وفاتي "وتغير الكثير في "ويستيريا لاين
    Ama eğer ölürsem yaptıklarımı bir şekilde anlatman lazım. Open Subtitles لكن.. في حالةِ وفاتي وتناثر الكلام عن كافة الأشياءِ التي قمتٌ بفعلها
    Ben yemeğe gidiyorum. Bu iş benim ölümüme sebep olacak. Open Subtitles أنا ذاهبة لتناول الغداء هذا العمل سوف يؤدي الى وفاتي
    Ben burada hayatta kalmaya çalışırken onlar benim ölümümle ilgili bir film yapsınlar istemiyorum. Open Subtitles لا أريدهم ان يصنعو فلم عن وفاتي بينما انا احاول ان ابقى حيّة

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more