"وفرة من" - Translation from Arabic to Turkish

    • bolca
        
    • Bol miktarda
        
    • bol bol
        
    • kaynıyormuş
        
    • için bir sürü
        
    Amerikan girişimi ateşi, ve suyu, rüzgarı güneşi ve toprağı, her şeyden bolca üretmek için bir araya getirdi. Open Subtitles المشروع الأمريكي استغل النار والماء والرياح والشمس والتربة لإنتاج وفرة من كل شيء
    Siz merak etmeyin, bu ülkede bolca ray ve kadın var. Open Subtitles أعطيليالكلمة! هذه الدولة لديها وفرة من خطوط السكك الحديدية و النساء
    Element analizine göre Bol miktarda hidrojen, oksijen ve nitrojen var. Open Subtitles حسنا، استنادا إلى تحليل العناصر، وهناك وفرة من الهيدروجين والأكسجين والنيتروجين.
    Kafkasya'da Bol miktarda, bir hayli hasta örümcek türleri var. Open Subtitles منطقة جبال القوقاز يوجد بها وفرة من أنواع العناكب السامة.
    - Birkaç numuneye ihtiyacı olacaktır. bol bol göktaşı bulunan bir yerde olmalı. Open Subtitles سيحتاج لعينات كثيرة، من مكان فيه وفرة من النيازك
    Ne yiyecek ne de gaz maskesi var ama bol bol kakaomuz var. Open Subtitles لا قناع غاز ولا مؤن، لكن لدينا وفرة من الكاكاو.
    Benim duyduğuma göre Star City, orayı daha iyi bir hale getirmeye çalışan delilerle kaynıyormuş. Open Subtitles حسبما أسمع، ثمّة وفرة من المخابيل يجوبون مدينة (ستار) سعيًا لتحسينها.
    Adamı konuşturmak için bir sürü şey yaptım. Open Subtitles يعلم الربّ أنّي فعلت وفرة من الأمور لأحمله على البوح.
    bolca boru çorabımız var ve Sanford ve oğlu beslenme çantalarından da olabillir. Open Subtitles لدينا وفرة من الجوارب حسناً يا رفاق, أنتم تحرقون الصباح *يقصد أنهم تأخروا*
    Bol miktarda yiyeceğimiz var. bolca suyumuz var. Open Subtitles عندنا وفرة من الطعام عندنا وفرة من الماء
    Şansıma ondan bende bolca var. Open Subtitles حسناً، لحسن الحظ لدي وفرة من هذا الأمر.
    Bende onlardan bolca var. Open Subtitles بالفعل، لديّ وفرة من ذلك
    En büyük eğlencelerini gerçekleştirmek için bolca vakitleri var: Open Subtitles وهناك وفرة من الوقت لتسلية (الإنسان شبيه القرد) المفضلة ...
    Bol miktarda suyumuz var. Open Subtitles لدينا وفرة من الماء
    Bol miktarda biramız var. Open Subtitles -لدينا وفرة من شراب الشعير
    Bol miktarda biramız var. Open Subtitles -لدينا وفرة من شراب الشعير
    Allah'tan her yerde bol bol yosun var. Open Subtitles من الحسِن أن هنالك وفرة من الطحالب.
    Ooo, benden tiksiniyorsun, belli ki sana zarar vermek için buraya geldiğimi düşünüyorsun, hatırladığım kadarıyla, birbirimize bol bol zarar verdik, ve yanlış hatırlamıyorsam, ikimiz de bunu sevdik değil mi? Open Subtitles ويلاه، ما أشد تقززك منّي! إنّي طبعًا أذيتك لكن حسبما أذكر، فكل منا أنزل بالآخر وفرة من الأذى.
    Evinde her zaman bol bol şarabı vardır. Open Subtitles إلا أن (موريس) شخص طيب. لديه دائما وفرة من النبيذ وما إلى ذلك
    Benim duyduğuma göre Star City, orayı daha iyi bir hale getirmeye çalışan delilerle kaynıyormuş. Open Subtitles حسبما أسمع، ثمّة وفرة من المخابيل يجوبون مدينة (ستار) سعيًا لتحسينها.
    Adamlarını yerleştirmek için bir sürü zamanın var. Open Subtitles وفرة من الوقت لك لتضع رجالك بأماكنهم

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more