"وفي أحد الأيام" - Translation from Arabic to Turkish

    • Sonra bir gün
        
    • ve bir gün
        
    • Bir gün bir
        
    Sonra bir gün arkadaşım işini kaybetti ben arkadaşımı, gerçekten iyi bir adamı kaybettim. Open Subtitles وفي أحد الأيام صديقي فقد عمله و أنا فقدت صديق كان رجلاً طيب
    Sonra bir gün , bam, boş bir dolap. Open Subtitles وفي أحد الأيام فجأة، اختفت ملابسه من الخزانة
    Sonra bir gün bir şey oldu. Sert bir dönemeçten geçti ve ışık yok oldu. Open Subtitles وفي أحد الأيام شيئا ما حدث وتتغير حياتها ويختفي النور من وجهها
    ve bir gün hocam bana 25 metrelik bir havuzun diğer ucuna nefes almadan yüzmem gereken bir alıştırma verdi. TED وفي أحد الأيام طلب مني المدرب أن أقطع سباحة بركة بطول 25م دون أن آخد نفسًا.
    ve bir gün beni asla sevemeyecek bir adama aşık olduğumu anladım. Open Subtitles وفي أحد الأيام أدركت بأنّني كنت عاشقة لرجل لايمكن ان يبادلني الحب ابدا
    Sonra bir gün arkadaştan fazlası olmamız gerektiğini kafama koydum. Open Subtitles وفي أحد الأيام عزمتُ في رأسي بأن يتوجب أن نكون أكثر من أصدقاء
    Ve sonra, bir gün... Tıpkı bir peri masalından fırlamış gibi, sihirli birşey oldu. Open Subtitles وفي أحد الأيام حدث أمر سحري تماماً كالقصص الخيالية
    Birlikte çok mutluyduk, Sonra bir gün arkamı bir döndüm bir de baktım ki gitmiş. Open Subtitles لقد كنا سعداءُ جداً معاً وفي أحد الأيام التفتُ وإذا به يختفي
    Sonra bir gün barda İbiza'dan bir DJ ile tanıştığını söyledi. Open Subtitles وفي أحد الأيام كانت في حانة وقابلت ذلك الرجل من ايبيزا ، دي جي
    Sonra bir gün buraya telefon kuran adamı köşeye sıkıştırdı ve sektördeki ilk işimi böyle aldım. Open Subtitles وفي أحد الأيام إستجوبت الرجل الذي كان يركب الهاتف هنا وهكذا حصلت على أول وظيفة لي
    Sonra bir gün işe gitti ve vuruldu. Open Subtitles وفي أحد الأيام ذهب للعمل وقتل برصاص
    Sonra bir gün gürültü ormanın içine kaydı Open Subtitles وفي أحد الأيام إنتقل الضجيج إلى الغابة
    Sonra bir gün, sanki yer yarıldı da içine girdi. Open Subtitles وفي أحد الأيام إختفى من على وجه الارض.
    Benimle nerdeyse beş hafta odamda kaldı Sonra bir gün "Dinle tatlım, sen bir çok yönden harikasın ama bir insanın midesinde ne kadar fiber olabilir?" Open Subtitles وفي أحد الأيام قالت لي " أسمع يا عزيزي ... أعتقد بأنك ممتاز في أشياء كثيرة لكن كم ليف يمكن أن يتحمله الشخص " ؟
    Sonra bir gün cevap vermeye başladın. Open Subtitles ... وفي أحد الأيام بدأتي بالإجابة
    Sonra bir gün, 24 yaşındayken, arabada yaşarken kendimi Laurel'daki eczaneden hamilelik testi alırken buldum. Open Subtitles وفي أحد الأيام كنت في الرابعة والعشرين وأعيش خارج سيارتي وقد اشتريت اختبار حمل (من أحد الصيدليات في (لوريل
    ve bir gün beni asla sevemeyecek bir adama aşık olduğumu anladım. Open Subtitles وفي أحد الأيام أدركت بأنّني كنت عاشقة لرجل لايمكن ان يبادلني الحب ابدا
    Mağaralarda ne olduğunu hepsi biliyordu ve bir gün içlerinden biri dışarı çıktı ve gidip gerçek dünyayı gördü, geri dönüp diğerlerine anlattı. Open Subtitles كل مايعرفونه، هو مايوجد في الكهف، وفي أحد الأيام خرج أحدهم من الكهف.. وذهب للخارج و..
    Büyük bir depresyona girdi, konuşmamaya başladı ve bir gün kalbi durdu. Open Subtitles لقد اصابهُ إكتئابٌ عميق ، توقفَ عن الحديث وفي أحد الأيام ، توقفَ قلبهُ
    ve bir gün bir araya geldiğimizde konuşacak bir şeylerimiz olur dedim. Open Subtitles وفي أحد الأيام لقد خضنا حوار حول عندما نكون معاً.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more