"وقتاً طويلا" - Translation from Arabic to Turkish

    • kadar uzun
        
    • çok uzun
        
    • uzun zaman
        
    • fazla zaman
        
    • Uzun zamandır
        
    Gelmen bu kadar uzun sürdüğü için, seni atladık. Open Subtitles لقد إستغرقت وقتاً طويلا في القدوم لذا فقد فوتَه
    Buna inanmam bu kadar uzun sürdüğü için senden özür dilerim. Open Subtitles أسفه لأنه استغرق مني وقتاً طويلا لتصديقه
    Bunu gerçekleştirmek çok uzun bir zaman aldı. Open Subtitles لقد أخذ مني وقتاً طويلا حتى وصلنا الى ما نحن عليه
    - Böyle bir yöntemle talepte bulunmak uzun zaman alır, Brendan. Open Subtitles عملية ضبط وإحضار المجرمين تأخذ وقتاً طويلا يا بريندن
    Bu krakerin etrafında çok fazla zaman dolandınız, adamım. Open Subtitles لقدت تسكعت كثيرا حول هذا يارجل وقتاً طويلا
    Adamı öldürmek için Uzun zamandır bekliyordum. Open Subtitles وقتاً طويلا جداً لِقتل ذلك الرجل
    Buna inanmam bu kadar uzun sürdüğü için senden özür dilerim. Open Subtitles أسفه لأنه استغرق مني وقتاً طويلا لتصديقه
    Senin intikamını alman neden bu kadar uzun sürdü? Open Subtitles لما أخذ منكِ وقتاً طويلا لتبحثي عن الإنتقام ,هاه؟
    Beni bulman neden bu kadar uzun sürdü? Open Subtitles لمَ تطلب الأمر وقتاً طويلا لتجدني؟
    Gelmeniz çok uzun sürdü, çocuklar. Open Subtitles لقد إستغرقتم وقتاً طويلا لإيجادي أيها الولدان
    Dışarıdalar. Ama çok uzun sürmesin. Yapacak işleri var. Open Subtitles أنهم بالخلف , لا تاخذين وقتاً طويلا لأن لديهم عمل القيام به
    Ama kalp güçlüdür ve umudunu kaybetmesi çok uzun zaman alır. Open Subtitles لكن القلب قوي ويستغرق وقتاً طويلا ليتخلى عن الأمل.
    Birinden diğerine geçmek uzun zaman alır. Open Subtitles إنها تستغرق وقتاً طويلا للوصول إلى الاشارة ثم إلى الاخرى
    Buralara dönmeyeli uzun zaman olmuştu. Open Subtitles مر وقتاً طويلا ، منذ ان عدت
    Derin mesafede organizmalar ve nasıl uyum sağlayıp hayatta kaldıklarıyla ilgili deneyler yaparak çok fazla zaman geçirdim. Open Subtitles حسناً لقد امضيت وقتاً طويلا فى الفضاء العميق أجرى اختباراً على البيئات الحية وكيف انهم نجوا
    - Birlikte çok fazla zaman harcamıyoruz. - Hergün beraberiz. Open Subtitles لم نمكث وقتاً طويلا معاً - نحن معاً كل يوم -
    Pekâlâ. Uzun zamandır seni taktım. Open Subtitles حسناً, لقد إرتديتك وقتاً طويلا جداً
    Uzun zamandır bu anın hayaliyle yanıyorum. Open Subtitles انتظرت وقتاً طويلا من اجل هذا
    Uzun zamandır oradasın. Open Subtitles ! لقد استغرقت وقتاً طويلا بالداخل

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more