"وقتًا مناسبًا" - Translation from Arabic to Turkish

    • iyi bir zaman
        
    • sırası
        
    • uygun bir zaman
        
    • harika bir zaman
        
    Millet, bu bunun için hiç de iyi bir zaman değil. Open Subtitles يارفاق هذا ليس وقتًا مناسبًا للقيام بهذا، فكما سمع الكثير منكم
    Neden bu probleme biyolojik bir çözüm sunmak için iyi bir zaman? TED لماذا يعتبر الآن وقتًا مناسبًا لإيجاد حل بيولوجي لهذه المشكلة؟
    Aslında benim için iyi bir zaman değil. Open Subtitles في الحقيقة إنه ليس وقتًا مناسبًا بالنسبة لي.
    Eğer beni öpmeyi düşünüyorsan şu an tam sırası olabilir. Open Subtitles حسنًا، إن كنت ستقبلني فالآن وقتًا مناسبًا
    Şu an acı dolu anıları deşmek için uygun bir zaman değil. Open Subtitles الآن ليس وقتًا مناسبًا لنكإ الذكريات الأليمة.
    Biraz kelime tekrarı için harika bir zaman olurdu. TED سيكون ذلك وقتًا مناسبًا لتراجع فيه بعض الكلمات.
    Birkaç günlük izin istemek için iyi bir zaman galiba. Open Subtitles يبدو وقتًا مناسبًا لأطلب أجازة لبضعة أيام إذًا.
    Bence bu hiç de iyi bir zaman değil. Uyarmadı deme doktor. Open Subtitles مرحبًا، لا أعلم إن كان هذا وقتًا مناسبًا.
    İnsanlığını kapatmak için hiç iyi bir zaman değil kardeşim. Open Subtitles هذا ليس وقتًا مناسبًا لإخماد الإنسانية يا أخي.
    Şu an hiç iyi bir zaman değil. Open Subtitles مرحبًا، هذا حقًّا ليس وقتًا مناسبًا.
    - Şu an hiç iyi bir zaman değil. Open Subtitles انظري، الآن ليس وقتًا مناسبًا
    Şu an iyi bir zaman değil. Open Subtitles الآن ليس وقتًا مناسبًا حقًا.
    Bu pes etmek için iyi bir zaman değil, Daley Hanım. Open Subtitles هذا ليس وقتًا مناسبًا للرحيل يا سيدة (دالي).
    Şimdi duygusallığın sırası değil. Open Subtitles ليس الآن وقتًا مناسبًا للمشاعر.
    sırası değil demiştim. Open Subtitles أخبرتك، ليس وقتًا مناسبًا.
    Aslında, şu an pek de uygun bir zaman değil. Benim yapmam gereken... Open Subtitles حسنًا، الآن ليس وقتًا مناسبًا يجبعليأن ...
    Şimdi uygun bir zaman değil Cara. Sadece-- Open Subtitles ليس وقتًا مناسبًا يا (كارا).
    Şu anda çeneni kapatman için harika bir zaman. Open Subtitles سيكون الآن وقتًا مناسبًا لك لتتوقف عن الكلام.
    Evet, şimdi... Susmam için harika bir zaman ama ben susmayacağım, tamam mı? Open Subtitles أجل، الآن سيكونُ وقتًا مناسبًا لي لأتوقف عن الكلام.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more