"وقفت هناك" - Translation from Arabic to Turkish

• orada durup
• Orada durdum
• Orada öylece
• Orada dikildim
• orada duruyordu
• orada duruyordun
• öylece durup
• Öylece dikilip
• orada duruyordum

orada durup ve seni bekledim bekledim durdum ve çıkıp geleceğine inanmamıştım.
وقفت هناك وبقيت منتظراً لكِ لذا لم أكن أعتقد أنكِ كنتي ستظهرين

Bana yalan söyledin. orada durup gözümün içine baka baka merkeze gittiğini söyledin.
لقد كذبت عليّ، لقد وقفت هناك ونظرت ليّ في عيني وقلت ليّ أنك ذاهب للمكتب

Lisede, o gün Orada durdum... sessizce seyrettim tezahürat yapmak istedim ama sessizce seyrettim sadece.
ذلك اليوم في المدرسة الثانوية, لقد وقفت هناك, اشاهد بصمت, راغبة بأن أشجعه, لكنني وقفت هناك فقط أشاهد.

Orada öylece durup ona para teklif ettim ve evliliğim hakkında yalan söyledim.
لذا, أنا فقط وقفت هناك و تحدثت معها بخصوص المال وكذبت بشأن زواجي

Orada dikildim ve babasının gözüne baktım... Ona oğlunun ateş altında cesurca öldüğünü söyledim.
وقفت هناك وأخبرت والدة بأن إبنهم مات (شجاعا) تحت النيران

Ablam o kişiye kendini fark ettirmek için orada duruyordu.
أختي وقفت هناك ليراها ذلك الشخص

4 hafta önce. Tam orada duruyordun.
قبل أربعة أسابيع، وقفت هناك بالضبط

Hayır, orada durup dudağını büzdün, sonra da iyice sokuldun.
لا انت وقفت هناك وثنيت شفتيك وبعدها اقتربت

Evet orada durup beni seyredebilirsin.
نعم , و اذا وقفت هناك ستراني أفعل

Eğer orada durup buna bakarsan kaynamaz.
لن تغلي لو وقفت هناك ناظرا إليها.

Ben sadece orada durup birkaç yumruk salladım.
وقفت هناك فقط وأخذ بعض اللكمات.

orada durup beni mi dinledin?
وقفت هناك وتنصّت علي؟

Sonra da orada durup, ölmesini izledin.
ثم وقفت هناك وشاهد لها يموت.

Orada durdum ve... arabayla gitmesini izledim.
وقفت هناك و رأيته يغادر بالسيارة

Sadece yüzüne bakarak Orada durdum.
لقد وقفت هناك أحدّق في وجهه فحسب

Orada öylece durdum, sadece durdum ve Jeff'in gitmesine izin verdim.
لقد وقفت هناك وقفت دون حراك وانا اشاهد جيف يغادر

"Ucuz parfüm ve ölü böcek kokusuyla orada duruyordu...
"وقفت هناك... . وسط رائحة الحشرات الميته والعطر الرخيص

Bazı insanlar ile birlikte orada duruyordun.
هل وقفت هناك مع بعض الناس و-

Öylece dikilip Matthew'ın ölmesini mi izlediniz?
لقد وقفت هناك و شاهدت ماثيو يموت؟

Bir ay önce bugün orada duruyordum. 90 derece güneyde dünyanın en altının tepesinde: Coğrafi Güney Kutbunda.
من شهر واحد بالضبط لقد وقفت هناك 90 درجة جنوبا في قمة اسفل العالم . القطب الجنوبي الجغرافي