Demek istediğim, eskiden radyo dinlerdik Ve sen de bana her çeşit soruyu sorardın. | Open Subtitles | لقد إعتدنا الإستماع للمذياع وكنتِ تسألينني كثيرا |
Ve sen bana karşı her zaman naziktin ki bunu takdir ederdim ama hayatını yoluna koyunca sen çekip gittin. | Open Subtitles | وكنتِ مهذبة للغاية معي وهو ما أقدره لكِ ولكن ريثما يمكنك تختفين |
Çok heyecan verici bir andayız Ve sen de başından beri çok iyi bir çalışanımız oldun. | Open Subtitles | كان وقت حاسم وكنتِ تقومين بعملك بنشاط كالنحلة |
Geçen gün buraya geldim Ve sen sarışın, uzun boylu biriyle beraberdin. | Open Subtitles | جئتُ إلى هنا في اليوم الآخر وكنتِ{3} مع الطويل، الرجل الأشقر، تعرفي. |
Özellikle doktor fişini çekmek istiyor Ve sen çekmemesi için yalvarıyorken. | Open Subtitles | خصوصاً، ذلك اليوم عندما أراد الطبيب أن يقوم بإيقاف أجهزة الإنعاش وكنتِ تترجينه من ألا يقوم بذلك |
Babam sana iki kuruş vermişti Ve sen de paralarını, hep tezgahın arkasında döşeme tahtasındaki büyük yarığın içinde saklardın. | Open Subtitles | وقد أعطاكِ والدي بنسين وكنتِ تخبئينها دائماً خلف طاولة البيع في الشق الكبير داخل ألواح الأرضية |
Ve sen daha da büyüyebilirdin. İstediğin bir hayatın olurdu, hak ettiğin bir hayatın... | Open Subtitles | وكنتِ ستكبرين، وتتمتعي بتلك الحياة التى أردتيها. |
Garantinin iması eğlenceli oluşuydu Ve sen de eğleniyordun. | Open Subtitles | المعنى من الضمان كان أنهُ أنكِ ستتسلين، وكنتِ كذلك |
Çünkü bu uzun zaman önceydi Ve sen çok dikkatliydin. | Open Subtitles | لأن هذا منذ وقتًا طويل وكنتِ دائمًا حذرة |
Ve sen benim için her zaman oradaydın ve beni hep destekledin ve işte buradayız. | Open Subtitles | وكنتِ دائماً هنا من أجلي وكنتِ دائماً تساندينني وها نحن... |
Yani, işler kontrolden çıktı kim olduğumu bilmiyorum Ve sen daima benim pusulam oldun. | Open Subtitles | ...أعني ، إنّها فقط تخرج عن نطاق السيطرة وأنا لا أعرف من أنا ...وكنتِ دائماً |
Yani dün gece senin üstünde uyukladım Ve sen bundan hoşlandın, seni azgın karı. | Open Subtitles | وكنتِ معجبة بالأمر أيتها المنحرفة نعم |
Bu etik bir psikolog Ve sen mükemmelsin | Open Subtitles | كنتِ عالمة نفس أخلاقية وكنتِ مثالية |
Ama sonra kendi sonunu hazırladı... Sen de onun peşinden gidecek kadar aptaldın. | Open Subtitles | -توقّف -لكن بعد ذلك، حكمت بنفسها على نفسها وكنتِ غبيّة كفاية لتلحقي بها |
Seni yanına alsaydı Sen de ölmüş olacaktın. | Open Subtitles | وعلى الارجح إنه قد مات وكنتِ لتموتين أيضاً لو اخذكِ معه |
Yapılması gerekenleri hep bildin ve kararlılıkla üzerilerine gittin. | Open Subtitles | أنتِ امرأة ذكية لطالما عرفتِ ما الذي يلزم فعله وكنتِ مستعدة لفعله |
Sen bir cerrahtın. Tıp fakültesine gittin. | Open Subtitles | كنتِ جرّاحة وكنتِ في جامعة طبية |