"ولاشيء" - Translation from Arabic to Turkish

• şey yok
• Hiçbir şey

Hindi, kabak, balkabağı yok. Turuncu renkli hiçbir şey yok.
لا ديك رومي ولا سكواتش ولا قرع ولاشيء للون البرتقالي

İyileşmesini umut edip beklemekten başka yapabileceğimiz bir şey yok.
ولاشيء يمكننا أن نفعله غير أن ننتظر ونتمى الخير

Muhteşem yiyeceklerle kendi seansımızı yapıyoruz ve yürekleri dağlayan dönüm noktaları yaşıyoruz ayrıca bize havlayan ve salyasını akıtan hiçbir şey yok.
كنـا نحضر حصتنـا الخاصة ونتنـاول طعـامً رائعـاً ونتغلغل إلى داخل مشـاعرنـا ولاشيء نبح أو بللنـا بلُعــابه.

Toplu cinayeti seçiyorsun ve söyleyeceğin Hiçbir şey mazur gösteremez!
أنت تختار القتل الجماعي ولاشيء مما تقوله يجعل هذا حسن

32 yaşındaydım, seçkin bir üniversiteli oldukça başarılı bir avukat ve aslında Hiçbir şey.
كنت في الثانية والثلاثين من عمري أعزب مؤهل للزواج محامٍ ناجح ولاشيء آخر

O zamandan beri hiçbir şey yok.
ثم أخذت إجازة غياب في السنة الأولى ولاشيء منذ ذلك.

Bu konuda da yapabileceğim hiçbir şey yok.
ولاشيء أبداً يمكنني فعله حيال ذلك

Bu yer haricinde var olan bir şey yok...
ولاشيء موجود إلا هذا المكان

Bu konuda yapabileceğin hiçbir şey yok.
ولاشيء يمكنك فعله حول ذلك

Senin, Daniel'ın ya da Bayan Sophia'nın bunu durdurmak için yapabileceği bir şey yok.
ولاشيء يمكنك فعله أنت ولا (دانييل) أو الآنسة (صوفي) لإيقافه.

- Kimlik yok, cüzdan yok, anahtar yok, hiçbir şey yok.
-ولا محفظة ولامفاتيح ولاشيء

Başka da bir şey yok.
ولاشيء آخـر.

Bundan başka bir şey yok.
ولاشيء اخر هنا

- Hiçbir şey yok?
- ولاشيء يحدث؟

Kapıyı ayağımla engelleme numaram kadar Hiçbir şey onu neşelendiremez...
ولاشيء يضحكه أكثر من خدعة سدّ الباب بقدمي

Ve Hiçbir şey ışıktan daha hızlı hareket edemez. 299796 km/sn, en hızlı şey Işıktır.
ولاشيء يتحرك أسرع من الضوء 186 000 ميل في الثانية, الضوءهو الأسرع

Elli bin yıllık yaşamım boyunca Hiçbir şey bana kendini toplumun mevcut halini korumaya adamış Adalet Ligi kuruluşu kadar sorun yaratmadı.
, خمسون الف سنة من الحياة ولاشيء أبدا أزعجني , بقدر تأسيس أتحاد العدالة

Sanki aramızda büyük bir uçurum var ve Hiçbir şey bu uçurumu kapatamıyor gibi.
كما لو أن فجوة كبيرة قد تكونت فيما بيننا ولاشيء يمكن أن يسدها