"ولا ​ ​ حتى" - Translation from Arabic to Turkish

    • bile
        
    Çünkü görüyorsunuz ya, Hindistan'da hiçbir şey sonsuza kadar sürmez, ölüm bile. TED لانه كما ترون لا شيء يدوم للابد في الهند، ولا حتى الموت
    Ama bırak bir bardak bira içmeyi, bir sentim bile yok. Open Subtitles ولكننى لا أملك شيئاً ولا حتى ما يكفى لشراء كأس بيره
    Hayır, bizden birini kaybetmek istemezsin, bu ben olsam bile. Open Subtitles كلا , لا تريدين فقدان أياً منا ولا حتى أنا
    Frank, bir şey söyleyeyim mi, bu iğrenç şeyi bir Yahudi bile yiyemez! Open Subtitles فرانكى , سوف اخبرك بالحقيقة ولا حتى اليهودى يمكنه ان يأكل هذا القرف
    Bırak dün geceyi, rüyamda bile sana bunu yapabileceğimi düşünemem. Open Subtitles ولا حتى في أحلامي استطيع ان أتخيّل عمل ذلك إليك.
    Bırak dün geceyi, rüyamda bile sana bunu yapabileceğimi düşünemem. Open Subtitles ولا حتى في أحلامي استطيع ان أتخيّل عمل ذلك لك.
    Köşede bile olmaz. Griss bu gece bu serseriye tahammül edemez. Open Subtitles ولا حتى فى الزاوية جريس لا يستطيع ان يظل مذعورا الليلة
    Kimse beni yenemez bebek, senin gibi bir sürtük bile. Open Subtitles لا احد يستطيع هزيمتي يا صغيرتي ولا حتى عاهره مثلك
    Bay Griffin, Clarence Thomas ile aynı odada olmayı bırakın aynı eyalette bile bulunmadığınıza dair su götürmez kanıtlarımız var. Open Subtitles لدينا ادلة قاطعة انك لم تتواجد مع كليرنس ثومانس في نفس الغرفة من قبل بل ولا حتى في نفس الولاية
    Daha ne kadar zamanım kaldığını bile bilmiyorum. Bana yardım edin! Open Subtitles أنا ولا حتى متأكد كم من الوقت ترك لي ، ساعدني
    Milyon senede bir hatta milyarda bir bile, ...sana hizmet etmezdim. Open Subtitles لا يمكن أن أخدمك أبداً ولا حتى بعد ملايين مليارات السنين
    Ve bu odanın dışındaki kimse kocam bile bunu bilmiyor. Open Subtitles ولا أحد خارج هذه الغرفة ولا حتى زوجي، يعلم بذلك
    severus,korkarım daha fazla bekleyemeyiz sabaha kadar bile yoksa, zayıf düşeriz Open Subtitles سيفروس أخشى أننا لانستطيع الإنتظار ولا حتى للصباح وإلا سنكون ملعونين
    Bu düyadaki hiç kimse, Kral bile, benim şerefime gölge düşüremez. Open Subtitles لا شيء موجود على الأرض ولا حتى أمير يستطيع تهديد أفعالي
    Onurlu bir kadın vücudunu kimseye göstermez. Kendi kocasına bile. Open Subtitles المرأة الصالحة لا تظهر جسدها لأى أحد ولا حتى لزوجها
    Hatta kendi evinde bile olmaz. Bunu başarabilirsin. - Bİ! Open Subtitles ولا حتى في المنزل الخاص بك يمكنك ان تفعل ذلك
    Ne ihtişamlı ne de güzel. Destansı bile değil. Sadece doğru olanı yaparsın. Open Subtitles ليس مجيداً ولا جميلاً، ولا حتى بطوليّاً ليس سوى فعل ما هو صواب
    Evet, burada o kadar mutluyum ki, cansız bedenin bile bunu mahvedemiyor. Open Subtitles انا سعيد جداً ولا حتى سفاحيك الميتين يمكن لهم ان يفسدوا علي
    Ben de sağa sola sordum ama duydum ki tek bir parmak izi bile bulamamışlar cinayet silahında bile. Open Subtitles فسألتُ وسمعت أنهم لم يجدوا ولا بصمةً واحدة ولا حتى سلاح الجريمة يبدو أن ملاكًا ما نظّف مسرح الجريمة
    Krishna'ya, Buda'ya, hatta bana yol göstermesi için İsa'ya bile ihtiyacım yok. Open Subtitles لا احتاج كريشنا ولا احتاج بودا ولا حتى المسيح ليدلني على طريقي

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more