"ولداي" - Translation from Arabic to Turkish

• çocuklarım
• oğullarım
• Çocuklarımı
• çocuklarımın
• Oğullarımın
• İki oğlum

çocuklarım öksüz kalmasın diye neredeyse Hijyen Diş Okulu'na kaydımı yaptırmayı bile düşünen biriyim.
بل بأن أسجل في مدرسة نظافة الأسنان كيلا يصبح ولداي يتيمين

Sikerler. çocuklarım öyle yedekte olan bir kaşarın evinde falan kalamazlar, asla.
سحقاً لذلك، لن يمضي ولداي الليلة في منزل امرأة بديلة

çocuklarım kılıç dövüşüne bayılıyor ama hiç rakip bulamıyorlar.
يحب ولداي القتال بالسيف ولا يمكنهما إيجاد خصوم

oğullarım Ralph ve Chuck ın katlanmak zorunda kaldıkları alaylar hakkında en ufak bir fikrin var mı?
هل لديك أي فكرة عن السخرية التي تحملها ولداي رالف وتشاك ؟

Fakat niçin o zaman Buckingham adamlarına nedenimiz ortadan kalktığı halde , Çocuklarımı kurtarmak için toplandıklarını bildirsin ?
لكن لماذا باكنغهام قد يخبر الرجال في الوقت نفسه الذي جندناهم لتحرير ولداي بإن قضيتنا قد أنتهت؟

Bildiğiniz gibi, çocuklarımın velayetini eski kocam George ile paylaşıyorum.
كما تعلم, إنّني أتشارك حضانة ولداي مع زوجي السابق, جورج.

Yüzyıllar boyunca geri planda kalıp, Oğullarımın birbirlerine ve insanlığa verdikleri zararı izledim.
لقرون عديدة كنت أشاهد الأذى ألحقه كل ...من ولداي والذي كان ضد البشرية

Bayan Tadlock, bunlar benim çocuklarım ve ben onları alıyorum.
"أيتها السيدة "تادلوك .هؤلاء ولداي وسآخذهما معي

çocuklarım için düzenlenen bir şey de bir kadınla tanıştım.
نعم ، هناك امرأة في مدرسة ولداي

Kendi çocuklarım bile beni delirtiyor.
إنهما يقودانني للجنون وهما ولداي

- Barbara, çocuklarım yukarıda uyuyor.
باربرا, ولداي نائمان في الطابق العلوي.

Kendinize iyi bakın, çocuklarım
وداعاً ، يا ولداي

Bak, Elena, bunlar benimde çocuklarım. Ben onları seviyorum.
(إيلينا) إنهما ولداي وأنا أحبهما أتسمعينني؟

Eşim ve çocuklarım yoldalar.
زوجتى و ولداي في الطريق

oğullarım da yurt dışında okudular.
ولداي قضوا سنتهم الأولى في الخارج واحد يشرب الجعة في ميونخ

İkiz oğullarım liseden iftiharla mezun oldular.
ولداي التوأم تخرجوا من المدرسة العليا، كلاهما بمرتبة الشرف.

Söylesene oğullarım onların hayatına getirdiğin artıları görebiliyorlar mı?
أخبريني، هل أدرك ولداي قطّ بالخير الذي تضفيه إلى حياتيهما؟

Bunu meydana dökerek Çocuklarımı alacağını, beni kötüleyeceğini çalışmamı kötüleyeceğini mi söylüyorsun?
تقول إنّك ستأخذ ولداي منّي، وإنّك ستشوّه سمعتي، وإنّك ستشوّه عملي عن طريق جر هذا إلى العلن؟

Güzel adlarınızı geri kazandıracağım , ve Çocuklarımı geri alacağım.
سأستعيد سمعتك الجيدة وأسترجع ولداي

Yaptığım hataları çocuklarımın tekrarlamasını istemiyorum.
و لا أريد أن يكرّر ولداي أخطائي و لو نجحتْ مهنتك

Ben çocuklarımın yanında değilken onlar için çok güzel şeyler yapmışsın ve bunun için sana hiç teşekkür etmedim.
قمتَ بالعـديد مـن الأشيـاء الجيّـدة مـن أجـل ولداي حيـن لم أكـن بجـانبهمـا و لـم أشكـرك أبـدا

Eninde sonunda kazar öğrenirim, bilmiyor musun? Birkaç kez Oğullarımın başı derde girdi.
تعثّر ولداي بمشكلات بضع مرّات، و هي أسقطت التُهم.

İki oğlum. Birisi 6 diğeri 8 yaşındaydı.
ولداي ذوا الستّ و الثماني سنوات