Nasıl olduğuyla ilgili bir çok söylenti var, Ama fark etmez. | Open Subtitles | الكثير من التخميات عن كيفية حدوث ذلك ولكن لا يهم |
Ama fark etmez. Ben sevdiğim bir dünyadayım. | Open Subtitles | ولكن لا يهم أنا في العالم الذي أحب |
Evet Ama fark etmez. | Open Subtitles | نعم، ولكن لا يهم. |
Buraya planımda ufak bir değişikliği ayarlamaya gelmiştim Ama önemli değil. | Open Subtitles | قدومكم إلى هنا حث إلى تغير بسيط لخطتي، ولكن لا يهم |
Hakkım vardı Ama önemli değil çünkü kendisi gönüllü geldi. | Open Subtitles | لدي كل الحقوق بأخذه ولكن لا يهم لأنه أتى طوعـًا |
Ama bunun bir önemi yok. | Open Subtitles | ولكن لا يهم. |
Ama bunun bir önemi yok. | Open Subtitles | ولكن لا يهم. |
Ama fark etmez. | Open Subtitles | ولكن لا يهم |
Ama fark etmez. | Open Subtitles | ولكن لا يهم. |
Tabii gece oldu. Ama önemli değil. Çünkü fıstık ezmesi ve reçeli her zaman yiyebilirsiniz. | Open Subtitles | بالطبع , ولكن لا يهم لأن المربى وزبدة الفول تؤكل فى أى وقت |
Zirveyi görmüş olabiliriz, Ama önemli değil. | Open Subtitles | ربما طردنا الاثنين ولكن لا يهم |
Koç Miller'ı sen öldürdün, Calvin. Sebebini bilmiyoruz Ama önemli değil. | Open Subtitles | (أنتَقتلتالمُدب(ميللر)،يا( كالفين، لسنا على وضوح ، "لماذا" ولكن لا يهم. |
Ama önemli değil. | Open Subtitles | ولكن لا يهم. |