Belki bir gün buzluğa yumurtalarını koyardı ama henüz değil. | Open Subtitles | ربما يوما ما لن يكون هناك بيض في الفريزر لها. ولكن ليس بعد. |
ama henüz değil. Olsun. | Open Subtitles | ولكن ليس بعد , هذا لا بأس به ,رغم ذلك |
Onun mükemmel olduğunu düşündüğünü biliyorum ama henüz değil. | Open Subtitles | أعلم, أنك تظنه رائع, ولكن ليس بعد |
Yani, gidebiliriz, ama daha değil. | Open Subtitles | ، قلت يمكننا ذلك ، ولكن ليس بعد. |
Onları kapatmak ne güzel olurdu ama daha değil. | Open Subtitles | من اللطيف يكون لو اغلقتهم ولكن ليس بعد |
"ama henüz değil. " | Open Subtitles | ولكن ليس بعد,ليس بعد |
İstiyorum ama henüz değil. | Open Subtitles | نعم ، ولكن ليس بعد. |
ama henüz değil. | Open Subtitles | ولكن ليس بعد |
ama henüz değil. | Open Subtitles | ولكن ليس بعد |
ama henüz değil. | Open Subtitles | ولكن ليس بعد |
ama henüz değil. | Open Subtitles | ولكن ليس بعد |
ama henüz değil. | Open Subtitles | ولكن ليس بعد |
ama henüz değil. | Open Subtitles | ولكن ليس بعد |
ama henüz değil. | Open Subtitles | ولكن ليس بعد |
Muhtemelen, ama daha değil. | Open Subtitles | غالبا ولكن ليس بعد |
- # Kısa bir süre sonra ama daha değil # | Open Subtitles | -*قريبا ، ولكن ليس بعد.. |
ama daha değil. | Open Subtitles | ولكن ليس بعد |