ama yine de, bir iki arkadaşım olabilirdi. | Open Subtitles | ولكن ما زلت أستطيع امتلاك صديقة أو اثنتين |
Beğendim. Derler ya, "Gittikçe yaşlanıyorum ama yine de partileri seviyorum." | Open Subtitles | أعجبتني، تبيح أنني أكبر سناً ولكن ما زلت أعشق المرح |
ama yine de dikkatleri üzerime çekmek istediğimde bardağımı tınlatacağım. | Open Subtitles | شكراً عزيزي , ولكن ما زلت اريد ان اقرع عندما اريد ان اجعل الناس منتبهةً لي |
Ama hala hangi topluluktan geldiğini öğrenmek istiyorum. | Open Subtitles | ولكن ما زلت بحاجة لمعرفة ما كنت من الفخر. |
Jordan, bunun olmasını ne kadar istediğini biliyorum Ama hala bir hata olduğunu düşünüyorum. | Open Subtitles | جوردن أعلم كم تريد هذا أن يعمل ولكن ما زلت أعتقد بأنها خطاء فادح |
- Ama hâlâ parayı seviyorsun. | Open Subtitles | ولكن ما زلت تحب النقود |
ama yine de en az dört farklı kurbana ait kan proteinleri bulabildim. | Open Subtitles | ولكن ما زلت قادرة على الكشف عن بروتينات الدم من ما لا يقل عن أربع ضحايا منفصلة |
Birçok açıdan doğru değil, ama yine de duyguyu sevdim. | Open Subtitles | في الواقع غير صحيح في عدة مستويات، ولكن ما زلت أحب وجة النظر. |
- Evine? Tamam, ama yine de bugünlük ücretimi alacağım değil mi? | Open Subtitles | حسنا، ولكن ما زلت سأحصل على أموال لهذا اليوم، أليس كذلك؟ |
Bir düzeni var ama yine de teknik anlamda seri katil olduğunu düşünüyorum. | Open Subtitles | كان لديه نمط، ولكن ما زلت اعتقد انه قاتل متسلسل فقط في معظم الناحية التقنية. |
ama yine de bunu, savaşa hazır olmadıklarına dair bir işaret olarak algılamıyorum. | Open Subtitles | ولكن ما زلت لا أعتبر هذه كعلامة على أنهم غير جاهزين للمقاتلة |
ama yine de sana nedenini soracağım. | Open Subtitles | ولكن ما زلت سوف أسأل هذا كله بخصوص ماذا ؟ |
Gözlerimle gördüm ama yine de inanmıyorum | Open Subtitles | رأيت ذلك، ولكن ما زلت لا أصدق ذلك. |
ama yine de güzelim, değil mi? Değil mi? | Open Subtitles | ولكن ما زلت جميلة ، أليس كذلك؟ |
Otoriter dostun ama yine de dostunum. | Open Subtitles | صديقتك المتسلطه ولكن ما زلت صديقتك |
Evet, ama yine de, biz Hammerhead götürün gerektiğini düşünüyorum ve en az onun niyetinin ne bakınız. | Open Subtitles | - نعم، ولكن ما زلت أعتقد أننا يجب أن نأخذ إلى هامرهيد، وعلى الأقل نرى ما هو نواياه. |
Tahrik edici, çekici buraya iş yapmaya gelen Ama hala Amerikan şirketi gibi görünmek isteyen bu yüzden Çin'le olan ortaklığı elinden geldiğince önemsiz gibi lanse eden bir tip. | Open Subtitles | سَاحِر، قائد جائت إلى هنا لأتمام عملك ولكن ما زلت بنفس الوقت ترغب بأن تكون على رئيس الشركة الأمريكية |
Olabilir demiştim Ama hala olanlara inanamıyorum. | Open Subtitles | يا رفاق، أعلم أني قلت أنه من الممكن ان يحدث هذا, ولكن ما زلت لا استطيع أن اصدق ذلك |
Barry'i daha hızlı yapmanın yollarını bulmaya çalışıyoruz, ...Ama hala düşünüyorum ki, Zoom'u yavaşlatmanın yolunu bulabiliriz. | Open Subtitles | نحن نستمر في المحاولة للتوصل إلى سبل لجعل باري أسرع و ولكن ما زلت اعتقد اننا يمكن ان الرقم طريقة لجعل التكبير أبطأ. |
- Ama hâlâ onu düşünüyorsun. | Open Subtitles | ولكن ما زلت تفكّر به. لا. |