"ولكن هو" - Translation from Arabic to Turkish

    • ama o
        
    Biz ona tuzak kurduğumuzu sanıyorduk ama o bize tuzak kurmuş. Open Subtitles اعتقدنا أننا وضعنا مصيدة له، ولكن هو من وضع مصيدة لنا
    ama o, onları kendi özgür iradesiyle bıraktı haksızlık ya da hatta acımasızlık göstererek. Open Subtitles ولكن هو, في صميمه سوف يتركهم يظهرون الظلم يظهرون حتى الوحشية
    Ama, o çok para kazanıyor, senin kazandığından çok daha fazlasını. Open Subtitles ولكن هو يجني مال اكثر منك اكثر اكثر بكثير منك
    Başka kadınlarla çıktığını biliyorum ama o düşündüğünüz kişi değil. Open Subtitles أعلم بأنه- واعد نساءاً أخرى ولكن هو ليس كما تظنه
    ama o, gerçek savaş görmüştü. O gece vatansever damarım kabardı. Onu eve davet ettim. Open Subtitles ولكن هو العكس كان يتحدث عن كل شـيء لذا اعجبت به ، وجعلته يأتي معي الى منزلي
    Ben de anarşi ilgimi çeker diyordum ama o herifle olacak iş değil bu. Open Subtitles اعتقد ان الفوضوى ستكون جميله ولكن هو يتباهى؟
    Hey, hadi ama. Önce para düşünmüyoruz, ama o düşünüyor. Open Subtitles مهلًا، نحن لا نعرف أيّ شيء عن المال، ولكن هو يعرف.
    Bu yüzden nefes alması durdu ama o ne boğuldu ne de boğularak öldürüldü. Open Subtitles ,مما سبب له عدم المقدره على التنفس ولكن هو لم يكن اختنق او خنق
    Korku salarak hüküm süren mutlak güce sahip Eski Ahit Tanrısı'nı anlıyorum ama o... Open Subtitles أنا أفهم العهد القديم جيداً حيث تكون سُلطته مطلقة، والذي يحكم في الخوف ولكن .. هو.
    ama o... kendi kendine... yapamazsın. Open Subtitles ولكن هو .. واحد من فصيلتك ... فلم تستطع القيام بهذا
    Decko ile tanıştığımdan beri onunla evlenebilirim, demiştim ama o beni bekletti. Open Subtitles كنت أريد أن أتزوج "ديكو" حينما رأيته ولكن هو جعلنى أنتظر.
    Böyle olsun istemedim, ama o başlattı. Open Subtitles لم أكن أريد ذلك ولكن هو من بدأه
    Dans etmeye bayılırım. ama o iki kez sol ayağını attı ve içine etti tabi. Open Subtitles أحب الرقص ولكن هو أخرق
    Onu Seth'e geri vermeyi teklif ettim ama o da sana vermem gerektiğini söyledi. Open Subtitles عرضت على (سيث) أن أعيطها له ولكن هو أيضاً يعتقد بأن تحصلي عليها أنت
    ama o istiyor. Open Subtitles ولكن هو يُريدُكَ كذلك
    Giderim ama o ödeyecek. Open Subtitles سأذهب, ولكن هو من يشتري.
    ama o "Mer-lot" diye okunur. Open Subtitles ولكن هو واضح أنه "مير الكثير."
    Evet. ama o ve Captain Vane işgale karşı direnmek isteyen adamların çoğuyla beraber gemileri alıp kaçtı. Open Subtitles لقد كان ولكن هو والقبطان (فاين) هربا مع معظم الرجال والسُفن
    ama o durmak istemedi. Open Subtitles ولكن هو .. هو لم يفعل
    Evet ama o şey kıymık mı? Open Subtitles نعم، ولكن... هو أن شظية؟

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more