"ومقابلة" - Translation from Arabic to Turkish

    • tanışmak
        
    • karşılaşmak
        
    • tanışıp
        
    Uğrayıp sevgilime bir selam vermek ve yeni asistanıyla tanışmak istedim. Open Subtitles أنا فقط اريد القدوم وإلقاء التحية على صديقي ومقابلة مساعدته الجديدة
    Bu yaşam tarzında; seyahat, diğer insanlarla tanışmak, farklı kültürler, sanat ve müzik var. TED ونمط الحياة هذا مهتم بالسفر ومقابلة أناس اخرى وثقافات أخرى يهتم بالفنون والموسيقى
    Tüm dünyayı görmek ve ünlülerle tanışmak istiyorum. Open Subtitles لدي الحاجة لرؤية العالم , ومقابلة المشاهير
    Öyle utanıyor ki, dışarı çıkıp arkadaşlarıyla bile karşılaşmak istemiyor. Open Subtitles إنّها خجلة جدًا لدرجة أنّها لاتقدر على الخروج ومقابلة أصدقائها.
    Ama ben klübü çevremi genişletmek, yeni insanlarla tanışıp ilişkilerimi... güçlendirmek için kullanıyorum. Open Subtitles لكني أحب استخدام النادي للانتشار الاجتماعي ، ومقابلة الناس وانشاء علاقات
    Tüm aileyle tanışmak için sizde gelmelisiniz. Open Subtitles أنها من أجل الزوجات والأطفال ، يجب عليكم الحضور ومقابلة العائلة
    Bu yüzden tatile çıktığımda oranın yerli halkıyla tanışmak istiyorum. Open Subtitles بسبب هذا، عندما أكون في إجازة أرغب في التنزه ومقابلة السكان المحليين
    C.U'ne başlamak için sabırsızlanıyorum, gerçek erkeklerle tanışmak için de. Open Subtitles لايمكنني الانتظار لبدأ الدراسة في الجامعة ومقابلة رجالا حقيقيين
    Seyahat etmek, hayranlarla tanışmak aslına bakarsanız hiç de kötü değil. Open Subtitles السفر في جميع الأنحاء ومقابلة المعجبين إنها لَيستْ سيئةَ جداً إذا كنتِ تعرفين ما أعني
    Güzel bir kadınla tanışmak. Para harcayıp, şampanya yudumlamak. Open Subtitles ومقابلة نساء جميلات، وأنفاق المال وشرب الشمبانيا.
    İyi bir yaşam ve rüyalarının erkeği ile tanışmak için bir fırsat olarak. Open Subtitles فرصة لعيش الحياة الجيدة ومقابلة رجل أحلامهن
    O ışıkları keşfetmek ve orada yaşayan insanlarla tanışmak için sabırsızlanıyordum. Open Subtitles أنا لم أنتظر لكيّ أكتشف هذه الأنوار بنفسي ومقابلة أشخاص يعيشون هناك
    Gemiyi tamir edip çalıştırmak için bize yardım etmek mi yoksa burada bekleyip bu şeyle tanışmak mı istiyorsunuz? Open Subtitles هل تريد مساعدتنا لإصلاح هذه السفينة أم تريد الانتظار ومقابلة ذلك الشيئ ؟
    Çıkıp biriyle tanışmak zorundasın çünkü burada kontrolden çıkıyorsun! Open Subtitles عليك الخروج ومقابلة أحدهم لأنّك خارج عن السيطرة هنا.
    Çıkıp biriyle tanışmak zorundasın çünkü burada kontrolden çıkıyorsun! Open Subtitles عليك الخروج ومقابلة أحدهم لأنّك خارج عن السيطرة هنا.
    Bu devasa düğün onun için çok önemli ve ailesiyle tanışmak yeterince gerginlik veriyor. Open Subtitles هذا الزفاف الضخم مهم بالنسبة له ومقابلة عائلته مجهدة كفاية
    Babama yazdığı mektupta dinlenmek ve yeni insanlarla tanışmak için Bath'a gideceğini söylemiş. Open Subtitles في رسالته إلى أبي، كتب إنه ذاهب إلى (باث) للاسترخاء ومقابلة أناس جدد.
    Galaksinin bütün geri kalanı ve yeni uygarlıklarla tanışmak... Open Subtitles مجرة أخرى بالكامل ...ومقابلة حضارات جديدة
    Ama tüm varlığımı ortaya sürüp anlam veremediğim bir şeyle karşılaşmak istemiyorum. Open Subtitles لكنّي لا أرغب في الاِستمرار على هذه الحال ومن ثمّ الخروج ومقابلة شيء يصعب عليّ فهمه
    Bu tür şeylerle karşılaşmak, beni duygulandırıyor ve çok etkiliyor. Open Subtitles ومقابلة هولاء الذين حركت و لمست مشاعرهم
    Evinize döneceksiniz, belki üniversiteye de dönersin. İyi bir çocukla veya istersen bir kızla tanışıp güzel bir yuva kurarsın. Open Subtitles للعودة وربما ارتياد الجامعة ومقابلة فتى لطيف أو فتاة والاستقرار.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more