"وميض" - Translation from Arabic to Turkish

    • Şimşek
        
    • ışık
        
    • Flash
        
    • parıltı
        
    • Blink
        
    • flaş
        
    • flaşı
        
    • parlama
        
    • parlaması
        
    • Çakma
        
    • pırıltı
        
    • parlak
        
    • parılda
        
    • parlayan
        
    • parıltısı
        
    Konoha'nın Sarı Şimşek'i mi yoksa Beyaz Diş'i mi daha güçlüdür? Open Subtitles ،أتساءل من هو أقوى وميض كونوها الأصفر أم ناب كونوها الأبيض؟
    Evren oluştuğunda doğdu, insanlığı ısıttı, ona ışık verdi, renkli ışınlar, titrek alevleri aydınlatıyor, parlak, güçlü ve göz alıcı. TED فقد وُلد عندما تم تشكيل الكون، البشرية الرقيقة، أعطته الضوء، وأشعة ملونة تنير وميض جمرة براقة وقوية ورائعة.
    Jumping Jack Flash'ın da introsunu çok iyi çalardım. Open Subtitles وأنا أتقنتُ المقطوعة الإفتتاحيةَ إلى جامبين ' وميض جاك
    İçin için yanan büyük bir ateş topu, gümüş rengi parıltı yok, şok bir dalga yok. Open Subtitles كرة إحتراق نارية هائلة بلا وميض فضى، وبلا موجة إرتجاجية
    Blink sıradaki mekanımızı kontrol ediyor ve ve onlar yerimizi öğrenmeden önce konumumuzu değiştiriyoruz. Open Subtitles وميض واضحة وايجاد وسيلة .. نحن أهرب .. قبل أن تعرف كنا هناك.
    Lazerli flaş ile kameraları etkisiz hale getirip plazma meşalesiyle kapıyı kesmişler. Open Subtitles لقد أستعملوا وميض الليزر لكي يُعموا الكاميرا وشعلة البلازما للعبور من البوابة
    Elemanlar, lazer flaşı ve plazma meşalesi kullanmışlar. Open Subtitles الطاقم الذي سرقه, إستخدم وميض الليزر وشعلة البلازما
    Emin değilim, bir parlama yada onun gibi bişey. Open Subtitles لست واثقاً وميض أو شىء من هذا القبيل
    Bir alev parlaması görüp, bir de silah sesi duyuyor, sonra da arka bahçe kapısından dışarı doğru ayak sesleri duyuyor. Open Subtitles ورأت وميض وسمعت صوت اطلاق نار وسمعت صوت اقدام تذهب للخارج تجاه البوابة
    Çakma olmadı. CIA ajanları temiz. Open Subtitles لم المح وميض اي شيء لذا رجال وكالة المخابرات المركزية شرعيين
    Ama gözlerinde komşu çocuklar elektrikli çitimizi keşfettiğinde gördüğüm pırıltı vardı. Open Subtitles لَكنِّي رَأيتُ a وميض في عينِها أنا مَا رَأيتُ منذ جارِ الأطفالَ إكتشفَ سياجُنا الكهربائيُ الجديدُ.
    Ne çakan Şimşek, ne de gök gürültüsü ona zarar veremezdi. Open Subtitles وهي آمنة من عثرات الحظ وتحلق عاليًا في مكانها ولا تمسّها تصدعات الرعد ولا وميض البرق
    Ben "Şimşek" dediğimde sen "Gökgürültüsü" diyeceksin Evet efendim Gökgürültüsü. Open Subtitles ــ حين أقول وميض تقول رعد ــ أجل سيدي ، رعد
    Bomba patladığında sarımsı bir ışık gördüm ve karanlığa gömüldüm. Open Subtitles عندما أنفجرت القنبلة رأيت وميض أميل للأصفرار بعدها غرقت فى ظلام دامس
    Tamam. "peynir!" Flash yok. Flash yok. Retinal yaralanma. Open Subtitles بدون وميض بدون وميض شبكية العين تتأثر
    Bu da Pentagon'daki, yakındaki binaları sallayan, ışıldayan, gümüş rengi çok küçük bir parıltı. Open Subtitles وفي وزارة الدفاع الأمريكية وميض فضى لامع صغير جدا، يهز البنايات القريبة
    Blink 182 birbirinden nefret etse de yıllarca berbat bir grup olarak kalmayı başardı. Open Subtitles فرقة وميض 182 يكرهون بعضهم و لازالوا يكرهون بعضهم ولكنهم وجدوا طريقة للتواصل لكي يبقوا معاص ليكونا فرقة اتعلموا يا رفاق
    EM: Tam hızda gidince, elektronik flaş olmadan hücreleri göremezsiniz. TED عندما يتم تشغيله بسرعته القصوى؛ لا يمكنك رؤية الخلايا بدون وميض.
    Kolay ürker, o yüzden lütfen fotoğraf çekerken flaşı açma. Open Subtitles إنه يفزع بسهولة، لذا، رجاءً لا تستخدمي وميض التصوير
    Mağara, zamanın bir anında donmuş bir parlama gibi. Open Subtitles الكهف مثل وميض متجمد للحظة من الزمن
    Komşu, silah sesini duyduğunda bir de alev parlaması gördüğünü söylemişti, peki ya bu bir flaş parlamasıysa? Open Subtitles اتعلم,الجارة تقول انها رأت وميض اطلاق نار عندما سمعت صوت الطلقات ولكن ماذا لو مكان ذلك ضوء التقاط الصورة
    parılda, parılda küçük yıldız. Sen nesin merak içindeyim. Open Subtitles وميض, وميض, نجمة قليلا, كيف لي أن أتساءل ما كنت ♪
    parlayan ışık karadeliğin doğuşunun bir işareti. Evrenimizin öbür tarafında. Open Subtitles يعلن وميض الضوء عن ولادة ثقب أسود جديد في الجهة الأخرى من الكون
    Bu dünyada bir mutluluk parıltısı buluyorsun, her zaman birileri çıkıp bunu mahvediyor. Open Subtitles تجد وميض السعادة في هذا العالم ودائما هناك شخص ما يريد تدميره

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more