"ومِن ثم" - Translation from Arabic to Turkish

• Sonra

Çünkü erkek arkadaşım sadece bedenimi kullanıp, daha Sonra bir kenara fırlatıyor.
إن حبيبي يستخدمني كجسد لكي يعاشره فحسب، ومِن ثم يتخلّص مِنّي بعد ذلك مباشرةً

Sonra o gün de her zamanki gibi geçiyor, eve geliyorum ve her şey başladığı yere dönüyor.
ومِن ثم أكمل يومي وأذهب لمنزلي، وكل شيء عاد كما كان.

Sonra, başparmak şuraya, diğer parmaklar da buraya gelecek.
ومِن ثم, تضعين ابهامكِ هنا وباقي أصابعكِ هنا.

Sonra da, buzdolabında pelte bir hâl aldığında, bir tabağa ters çevirip koyun.
ومِن ثم يتحوّل إلى الهلام في الثلاجة و تقوم بتقليبه في صحن.

Dümdüz gidin, Sonra sağa dönün kasa tam önünüze çıkacak.
سرن في خطٍ مستقيم ومِن ثم اتجهن يساراً. وسترين السرداب أمامكن.

Tamam, önce sola döneceğiz, Sonra da dümdüz gideceğiz.
حسنٌ, إذاً نتجّه يساراً هنا ومِن ثم نسير في خطٍ مُستقيم.

Peki, bir kadeh attıktan Sonra otele geri döner miyiz?
حسناً، سناخذ كأساً واحداً ومِن ثم نعود إلى الفندق؟

Ne yapayım, otuz bir çektikten Sonra göğüslerime falan sürtmemi ister misin?
ماذا، أتريد مداعبة ومِن ثم تقوم بإمساك صدري؟

Ve Sonra çocuk giderek daha da çok İtalyan'a benzemeye devam etti.
ومِن ثم بدا يُشبه الإيطاليين أكثر فأكثر.

Sonra kapattın. Tekrar vakumlanmadı.
ومِن ثم تغلقها بالغطاء هذا لَن يجعلها مغلقة بواسطة الكبس.

Daha Sonra, Pekin'de bir hastaneye götürdük ve orada otizm teşhisi konuldu.
''ومِن ثم أرسلناه إلى مصحّات في ''بكين وكان تشخيص حالته هو التوحّد العقلي.

Muhafızları alt etmeli, güvenlik kameralarını kapatmalıyız Sonra hapishaneden geçip rampaya varabiliriz.
علينا أن نتخلّص مِن الحارسين ونغلق كاميرات المُراقبة ومِن ثم سنتسلّل إلى السجن ونتّجه إلى مِنصّة الإطلاق.

X-ray cihazından da o dalgaları kaptıktan Sonra ertesi gün ölmüş olabilirsin ya da güvenli olduğunu söyledikleri onca radyasyondan ötürü ölüyor olabilirsin.
ومِن ثم تُفحص خلال أشعة ماسحة لجميع أجزاء الجسد وفي اليوم التالي يمكنُ أن تكون ميتاً

Çocuk felce uğramış..., ...Sonra boğulması için denize atılmış.
،الفتّى كان مشلولًا ومِن ثم إلقيّ في الماء كي يغرق

Çocuk felce uğramış, Sonra boğulması için denize atılmış.
الفتّى كان مشلولًا، ومِن ثم إلقيّ في الماء كي يغرق

Bugün buraya gözlerinin içine bakıp, bunları söyleyip, Sonra da lüks arabama binip gitmek için geldim.En nihayetinde sana ihtiyacım olmadığını, kendime, sana ve beni seven aileme ispatlamak için geldim.
أتيتُ اليوم حتى انظر في عينيك واقول لك هذا ومِن ثم اعود الى سيارتي الفارهة واخيراً أثبت لنفسي ولك

Vay, senle annem az önce kavga ediyordunuz, Sonra öpüşüverdiniz.
أنت وأمي كُنت تتشاجرون ومِن ثم تصالحتم

Önce onu dinle, Sonra harekete geç.
استمع أولاً. ومِن ثم قم بالتطبيق.

Sonra et suyu pişiriyor ve balık ayıklıyoruz.
ومِن ثم نطبخ المخزون, و نزيل عظم السمك

Sonra o çıplak parmaklarla tenceredeki kaynar sudan peynirli makarna parçalarını çekip alıyor ve feryat ediyor:
ومِن ثم بأصابعها العارية تختطف مجموعةً مِن الكالوني خارج قدرٍ مِن الماء المغلي وتبكي...