"وهذ" - Translation from Arabic to Turkish

    • bu
        
    • da
        
    bu sadece onları etkilemiyor, bu ilişkiye bağlı olan diğer hayvanlar da etkiliyor, bu yüzden kilit taşı bir tür hâline geldiler. TED وهذ ا لا يعتبر مهما فقط بالنسبة لهم، حيث أن حيوانات أخرى أيضا تعتمد على هذه العلاقة، لذلك يعتبرون أيضا صنفا أساسيا،
    Hiç şüphesiz, rekabetçi ve göz kamaştırıcı Bianca için iyi bir haber bu. Open Subtitles وهذ بلا شك خبر محلي للمتنافسة القوية بلانكا بيانكا نجمة برنامج الواقع للمراهقين
    - O mücadele edecekmiş gibi görünmüyor, ve bu kalbimi kırıyor. Open Subtitles ولـاـ يبدو أن لـايزال لديه قدرة علي المقاومة، وهذ يكسر فؤادي.
    bu da insan derisine işlenebilecek, 3 boyutlu bir illüzyon yaratıyor. TED وهذ يخلق وهماً بأن الصورة ثلاثية الأبعاد مما يفسح المجال بشكل جيد جدا للرسم مباشرة على الجلد البشري.
    diyorlar ki, farkında olmalıymışsınız bu bir oyun ve siz de bu söz konusu oyuna kendi isteğinizle katılıyorsunuz öyle ya da böyle, garanti ediyoruz ki, ücret tamamen kardeşinizin size bir hediyesidir ve sizin memnuniyetinize bağlıdır. Open Subtitles تقر بأنك راغب في المشاركة في هذه اللعبة وهذ ضماننا حول الدفع والتسديد من جانب أخيك
    Ve bu sihirli görüntü brokoli pişerken bütün olup bitenleri görmenizi sağlar. TED وهذ المنظر السحري يمكنكم من رؤية جميع ما يحصل بينما يطبخ البروكلي على البخار.
    İşte bu yüzden incelediğimiz atmosferleri anlatmak çok keyifli. bu bütünüyle kendine özgü bir alan. TED ولهذا السبب أنا سعيدة لأطلعكم على كل دراسات الأجواء الآن وهذ حقا حقل في حد ذاته
    dediklerini duydum. Çocuklarımıza yaptığımız bu yatırım büyük farklar yarattı ve akademik başarımızda artış görmeye hala devam ediyoruz. TED وهذ الاستثمار في أطفالنا أحدث فروقات هائلة ولا نزال نرى ارتفاعا في درجاتنا الأكاديمية.
    bu böyledir. Burada ilginç bir harita var. TED هذه الأشياء تفعل. وهذ خريطه جينيه شيقه.
    Tamam o zaman, halk bir kız istiyor, ve bu defa istediklerini vereceğim. Open Subtitles حسناً، الجـمهور يريد فتاة، وهذ المره سـأعطيعهم المـُراد
    Ve bu kulağından çenene gelen güzel çizgi artık çok belli olmuyor ama senin tembel ve yumuşak tavırlarınla oraya kazınmış. Open Subtitles وهذ الخط الدقيق الذي يمتد من الأذن إلى الذقن لم يعد واضحا كما كان لكنه انحفر هنا بسبب تراخيك
    bu her 30 yılda 5 cinayet demek. bu yıl 2 tane daha kaldı. Open Subtitles الآن, اذا 5 جرائم كل 30 سنة وهذ يعني بقي جريمتان لهذا العام
    Ve bu sevgili yıldız adayımız Dolores Fuller Janet Lawton'u oynayacak. Open Subtitles وهذ النجمة الرائعة دلوريس فولير التي ستلعب دور جانيت لوتون
    Başvurunuzu gözden geçirdikten sonra, size posta ile haber verecekler... ve bu da bir ay kadar sürer. Open Subtitles متى درسوا وضعكما يعلمونكما بالبريد وهذ سيستغرق شهرآ
    bu da bu mesajların niyeti gösterdiğini ama gerçek olmadığını gösterir. Open Subtitles وهذ يجعلها رسائل تدل على نية القتل وليست حقائق
    Bak, sadece biraz para ve çok da hoşlanmadığım pahalı bir saat aldı. Open Subtitles أنظري لقد أخذ بعض النقود وساعة غالية الثمن التي لم أكن أحبها بالمناسبة وهذ كل شيء أنا بخير
    Ve bu da bir vajina resmi. Who-ah, işte tam bir hoo-ha! Open Subtitles هذا فعل رفيع وهذ هي صورة لعضوها واه , هذا عضوها
    Ve bence, bu soruna çare ise dışarıda bir yerlerde çok daha iyi bir çözüm olduğu. Ve bu da aslında kimseyi heyecanlandırmıyor, çünkü herkes, araç koltuklarının muhtemelen iş yarıyor olmasından çok memnun. TED وهكذا أعتقد أن الجواب على هذا اللغز أن هناك حل أفضل بكثير لم يكتشف وهذ بسبب أن جميع الاباء مسرورين بطريقة عمل ونتائج مقاعد السيارة

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more