| Şu an yaptığım işten memnunum ve önemli olan da bu öyle değil mi? | Open Subtitles | ما رأيك أن ننسى الأمر؟ إنّي سعيد بما أعمله حاليًا، وهذا كلّ ما يهمّ، صحيح؟ |
| Evet. Ama sen iyisin. Önemli olan da bu. | Open Subtitles | أجل، لكنكِ بخير، وهذا كلّ ما يهمّ |
| Japon bir casusa aşık oldu ve kadın da ona ihanet etti, işte elimizde olan tek şey bu. | Open Subtitles | . وقع في حبّ جاسوسة "يابانية" وخانته، وهذا كلّ ما لدينا. |
| Carl'ı korumaya çalışıyorum. Önemli olan tek şey bu. | Open Subtitles | "أريد أن أحافظ على سلامته، وهذا كلّ ما يهمّ" |
| Benim de tek derdim bu. | Open Subtitles | لكن كلّ ما يحفل به الرجل هو تأمين أسرته، وهذا كلّ ما أحفل به. |
| İşte bu kadar! | Open Subtitles | وهذا كلّ ما فى الأمر. |
| Gördüm. Önemli olan da bu. | Open Subtitles | ولكنّي رأيتُه، وهذا كلّ ما يهمّ |
| Boş ver. Artık buradasın, önemli olan da bu. | Open Subtitles | لابأس, أنت هنا الآن, وهذا كلّ ما يهمّ. |
| Önemli olan da bu. | Open Subtitles | وهذا كلّ ما يهم. |
| Önemli olan da bu. | Open Subtitles | "وهذا كلّ ما يهمّني". |
| Plan işe yaradı. Önemli olan da bu. | Open Subtitles | -لقد نجحت الخطّة وهذا كلّ ما يهم . |
| - Hayır ama Aaron'ı biliyor ve önemli olan da bu. | Open Subtitles | -تعلم بأمر (آرون) وهذا كلّ ما يهمّ ! |
| Carl'ı korumaya çalışıyorum. Önemli olan tek şey bu. | Open Subtitles | "أريد أن أحافظ على سلامته وهذا كلّ ما يهمّ" |
| Caroline çocuklarını getiriyor ve içeri gireceğiz. Ve önemli olan tek şey bu. | Open Subtitles | (كارولين) ستحضر ابنتيها وسندخل وهذا كلّ ما يهمّ. |
| Bonnie yaşıyorya benim için önemli olan tek şey bu şu an. | Open Subtitles | (بوني) حيّة ترزق، وهذا كلّ ما يهمّني. |
| Sağlam fikirleri var ama adamın tek derdi ailesini güvende tutmak. Benim de tek derdim bu. | Open Subtitles | لكن كلّ ما يحفل به الرجل هو تأمين أسرته، وهذا كلّ ما أحفل به. |
| Ben Gon. İşte bu kadar. | Open Subtitles | أنا (جون)، وهذا كلّ ما يمكنني قوله. |
| Ben Killua! İşte bu kadar. | Open Subtitles | أنا (كيلوا)، وهذا كلّ ما يمكنني قوله. |