"وهذا من شأنه" - Translation from Arabic to Turkish

    • Bu
        
    Bu toplumun bir mikrokozmosudur. TED وهذا من شأنه أن يكون صورة مصغرة من المجتمع.
    Ve Bu, serbest konuşma özgürlüğü ve demokrasinin merkezi olan popüler politik eylemle ilişkisini keser. TED وهذا من شأنه وضع حد لحرية التعبير والعمل السياسي الشعبي،هو جوهر الديمقراطية.
    Bu size fosil yakıtlarına karşı olan yarışı kaybettiğimizi söylüyor. TED وهذا من شأنه أن يخبركم أننا نخسر السباق مع الوقود الأحفوري.
    Bu nerdeyse ağrısız bir hızlı teşhis sağlayacaktır. TED وهذا من شأنه أن يجعل التشخيص سريعًا ودون ألم تقريبًا.
    Bu, tüm erkek, kadın ve çocuklara hala sağlıklı iken düzenli olarak test olma ve kanseri ilk belirdiği anda fark etme imkanı verecektir. TED وهذا من شأنه أن يمنح كل رجل وامرأة وطفل فرصة الفحص بانتظام بينما هُم في صحة جيدة. واكتشاف السرطان حال ظهوره.
    CA: Ama insanlar -- geleneksel olarak kazmanın pahalı olduğunu düşünebilir ve Bu da fikre engel olur. TED لكن الناس يرون أن الحفر مكلّف جدًا عادةً؛ وهذا من شأنه أن يُنهي هذه الفكرة.
    Bu, yılın her günü, her bir ekonomik işlemde, karbon emisyonuna engel olacaktır. TED وهذا من شأنه أن يقلل من انبعاثات الكربون في كل صفقة اقتصادية فردية، في كل يوم من أيام السنة.
    Bu mercan resiflerini tahmin ettiğimizden daha çok korunmasız kılıyor. TED وهذا من شأنه أن يجعل الشعاب المرجانية أكثر عرضة مما نتوقعه حاليا.
    Ben de olsam Bu adamdan hoşlanmazdım. Sanırım. Open Subtitles ــ وهذا من شأنه ، أن يجعلني ليس مثل رجل ــ أود أن أظن ذلك
    Doğru. Bu da baskın yaptığımız yerde ki kamyonda radyasyon izi bulamamamızı açıklıyor. Open Subtitles وهذا من شأنه أن يفسر عدم وجود إشاعاعات حول شاحنة المستودع
    - Belki de birden fazla. - Bu hafıza kayıplarını açıklıyor. Open Subtitles ربما أكثر من واحد وهذا من شأنه أن يفسر الثغرات في الذاكرة
    Evet, önceden tasarlanmıştı ama nefsi müdafaa söz konusuydu Bu yüzden verilen ceza çok farklı olabilirdi. Open Subtitles نعم، كان مع سبق الإصرار، لكنه ارتكب في الدفاع عن النفس، وهذا من شأنه أن يعطي له جملة مختلفة جدا.
    İnsanları Bu hale getiren azami dönüşüm sayısından yararlanacağız. Open Subtitles سنستخدم كلّ بطاقة لحدّ التحوُّل، وهذا من شأنه إحباط اللّاعبين.
    Bu da anti-psikotiklerin neden işe yaramadığını açıklar. Open Subtitles ‫وهذا من شأنه أن يفسر لماذا ‫مضادات الذهان لم تساعد
    Bu insanlarımızı ölüm korkusu ile bağlılıklarını ilan etmeye zorlayacaktır. Open Subtitles وهذا من شأنه إجبار شعبنا على اعلان إيمانهم تحت عقوبة الموت
    Bu bize yer hakkında ipucu sağlar. Open Subtitles ‫وهذا من شأنه أن يعطينا ‫بعض الأدلة حول الموقع
    Kan damarları genişlemiş Bu da kan basıncını düşürmüş. Open Subtitles أوعيتها الدمويّة توسّعت، وهذا من شأنه تخفيض ضغط الدم.
    Markan Bu olabilir. Open Subtitles وهذا من شأنه أن يكون العلامة التجارية الخاصة بك.
    İşte Bu İndus Vadisi'nde bulunan metinlere kıyasla tuhaf gözüken, örüntüleri açıklar. TED وهذا من شأنه أن يفسر لماذا لدينا هذه الأنماط الغريبة التي هي مختلفة جدا عن أنواع الأنماط التي تراها في النص والتي وجدت في وادي السند.
    Bu, soğutma sistemlerinin tek başına Bu yüzyılın en büyük sera gazı kaynaklarımızdan biri olabileceği bir dönüt döngüsüne neden olma potansiyeline sahiptir. TED وهذا من شأنه إذن التسبب في حلقة تغذية عكسية، قد تصبح فيها أنظمة التبريد وحدها أحد أكبر مصادر غازات الاحتباس الحراري لاحقًا في هذا القرن.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more