Ve Görünüşe göre bunun nedeni erkeklerin farklı çalmasıydı, galina daha iyiydiler. | TED | ويبدو أن السبب أن الرجال يعزفون بشكل مختلف، بصورة أفضل فرضياً، فرضياً |
Biliyorsun, burası dünyanın en romantik şehri... ve Görünüşe göre şu anda köprünün altında da romantik anlar yaşanıyor | Open Subtitles | يقولون أن سان فرانسيسكو ه المدينة الأكثر رومانسية في العالمِ ويبدو أن علاقة رومانسية صَغيرة تنشأ تحت جسرِ الخليجَ |
Görünüşe göre biri onları Jason yöntemiyle öldürmüş. | Open Subtitles | ويبدو أن شخصاً استخدم نفس طريقة جيسون فى قتلهم |
Görünüşe bakılırsa 5. sınıfta DARE kursundan alınan bir sertifika onları durduramıyor. | TED | ويبدو أن حصولهم على الحد الأدنى في امتحانات الصف الخامس لا يكفي لردعهم. |
anlaşılan, görünüş bazen aldatıcı olabiliyordu. | Open Subtitles | ويبدو أن الرأي ترك قليلا إلى المستوى المطلوب. |
Ama Öyle görünüyor ki Spry insanlara kolay ulaşmak için normal bir insan arıyordu. | Open Subtitles | ويبدو أن الشركة كانت تبحث عن شخص عادى حتى يكون الممثل الأعلانى لها |
Ve Görünen o ki, İndus tüccarları, bezirganları yabancı bir dili yazmak için de İndus yazısını kullanıyorlardı. | TED | ويبدو أن ما حدث هنا هو ان التجار الهندوس كانوا يستخدمون هذا الاسلوب النصي لكتابة اللغات الأجنبية. |
Görünüşe göre, yeni uzaylı türlerinden biri. En azından, daha önceden karşılaştıklarımızdan değil. | Open Subtitles | ويبدو أن هذا نوع جديد من المخلوقات الفضائية، على الأقل نوع لم نواجهه من قبل |
Epey yakınız ve Görünüşe göre geminin savaşacak hali yok. | Open Subtitles | نحن قريبون جداً الآن ويبدو أن هذه السفينة ليست فى وضع التأهب للقتال |
Yavrular, annelerinin kuyruğundan salgılanan bir sıvıyı büyük bir iştahla emerler ve Görünüşe göre bu hiç bitmeyen açlıkları aileyi bir arada tutan en önemli faktör. | Open Subtitles | الصغار يلعقون بحماس إفرازات الغده التى فى نهاية ذيول أمهاتهم ويبدو أن جوعهم المستمر |
Konuşmayı sevdiğim konulardan birisi de bu mahalli eğlenceler ve Görünüşe göre Johnson grubu tekrar birleşiyor. | Open Subtitles | أتعرف، أحد الأشياء التي أحب التحدّث عنها هو الترفيه المحلي ويبدو أن فتيان جونسن سيعودون للإجتماع سوية |
Görünüşe göre bizim dolandırıcılar Coral Gables'daki bir klinikte çalışıyorlar. | Open Subtitles | ويبدو أن الدجالين بدأوا من عيادة في كورال جابلز |
ve, ah, bir de romantik-korku var ki o kadar da popüler bir tür değildir. ama Görünüşe göre, bu mevcut, ve İsveçliler bu işin ustası. | Open Subtitles | أو رعب رومانسي, وهو ليس بالنوع المعروف إلا أنّه موجود, ويبدو أن السويديّون أجادوه. |
Görünüşe göre gücüde bir meteor taşından alıyor. | Open Subtitles | ويبدو أن مصدر طاقته من قطعة من صخرة نيزك |
Görünüşe göre herşey WKNO' da canlı olarak yayınlanmış. | Open Subtitles | ويبدو أن كل شيء انخفضت مباشر فقط على واكنو. |
Ev sahibiyle konuştum. Görünüşe göre, ev sualtında kalmış. | Open Subtitles | حسنا , لقد تحدثت الى المالك ويبدو أن المنزل هو تحت ضغط شديد |
Görünüşe bakılırsa, biri gaz pedalını sıkıştırıp fren bağlantısını kesmiş. | Open Subtitles | ويبدو أن أحداً تلاعب بالمسرع وقطع المكابح |
Nasıl gitti? Harikaydı, Görünüşe bakılırsa bu sene Noel erken gelecek. | Open Subtitles | الأمور عظيمة ويبدو أن عيد الميلاد سيحل أقرب من المعتاد |
anlaşılan, dosyalar Paraguay'daki bir flaş diskin içinde. | Open Subtitles | ويبدو أن الملفات موجودة في القرص في باراغواي. |
Öyle görünüyor ki, cici doktorumuz tipik davranış kalıbından saparak beni bir hayli şaşırttı. | Open Subtitles | ويبدو أن الطبيب الجيد الذي فاجأني ، الخروج عن النمط السلوكي له نموذجي. |
Elinde koluna doğru ilerleyen bir enfeksiyon var, sertleşen tenosinovit gibi görünüyor. | Open Subtitles | لديه تلوث متصاعد من يده الى ذراعه,ويبدو أن لديه التهابا في الأوتار |
Yanındaymış gibi hissettiriyor. | Open Subtitles | ويبدو أن هناك ما يجري هنا |