"ويستمعون" - Translation from Arabic to Turkish

    • dinliyorlar
        
    • dinleyecekler
        
    kullanıcıdan kullanıcıya çözüm..." anlıyorsunuz. Sanırım bu beyler Hindistan'da kafalarına kulaklıklarını takmış dinliyorlar. TED اعتقد ان اؤلئك الموظفين في الهند يضعون سماعات الراس, تعلمون ما اعني, ويستمعون.
    Bifteklerini yiyip müziklerini dinliyorlar. Open Subtitles يأكلون شريحة اللحم ويستمعون الى مقطوعة رباعية وترية
    Çocuklarımız onlar gibi giyiniyor, onlarla aynı müziği dinliyorlar aynı dizileri seyrediyorlar. Open Subtitles أحفادنا يلبسون مثلهم ويستمعون لنفس الموسيقى، ويشاهدون نفس المسلسلات
    "anlamayanlar ise, yine sessizce oturup dinleyecekler" Open Subtitles و أولئك الذين لم يفهموا سوف يظلّون جالسين بهدوء ويستمعون
    Bu riyakarlar jüri koltuğunda Garret'in senin Andrew'ı nasıl... baştan çıkarttığını anlatmasını dinleyecekler. Open Subtitles هؤلاء المنافقين سوف يكونوا جالسون على مكتب هيئة المحلفين... ويستمعون ل (جاريت) كيف انكِ قُدتى (اندرو) الى الانحراف.
    Televizyon izleyip, radyo dinliyorlar. Open Subtitles يشاهدون التلفاز, ويستمعون إلى المذياع.
    Takip ediyorlar, dinliyorlar ve ardından öldürüyorlar. Open Subtitles إنهم يراقبون، ويستمعون ثم يقتلون
    ...beysbol dinliyorlar. Open Subtitles ويستمعون الى مباريات البيسبول
    Yüzleri de güzel ve laf dinliyorlar. Open Subtitles إنهم لطفاء ويستمعون إليك
    Onlar her zaman izliyor, dinliyorlar. Open Subtitles فهم يراقبون دائماً ويستمعون.
    dinliyorlar. Open Subtitles ويستمعون
    Marcus ile Pella'nın köpek öldüren ile Bordo Şarabı arasındaki farkı bilmiyorlar opera yerine country tarzı müzik dinliyorlar ve maalesef Howard'ın kaçmasına izin veriyorlar. Open Subtitles على عكس (ماركوس) و(بيلا)، هُما لا يعرفان نبيذ بوردو الخاصّ بهم من نبيذ البلونك الرخيص، ويستمعون للمُوسيقى الريفيّة، وليس الأوبرا. -ولسوء الحظ، تركوا (هاورد) يخرج .

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more