"ويظنون" - Translation from Arabic to Turkish

    • düşünüyorlar
        
    • sanıyorlar
        
    Dünyayı değiştireceklerini düşünüyorlar, doğrusu, ben de onların bunu yapacağına inanıyorum. TED ويظنون أنهم سيغيرون العالم، وفي الحقيقة، أظن أنهم سيقومون بذلك.
    ayrıca tüm feministlerin erkeklerden nefret ettiğini de düşünüyorlar, yani doğal olarak, onlar lezbiyenler, değil mi? Open Subtitles ويظنون أن كل الأنثويات يكرهن الرجل فطبيعياَ هن سحاقيات
    Arka bahçelerinde şipşak fotoğraflarını çekip, ajanslara ücretli kayıt oluyorlar, ve sürekli birileriyle yatacaklarını düşünüyorlar. Open Subtitles يلتقطون بعض الصور لأنفسهم في الحديقة الخلفية يدفعون أجراً إلى الوكالة ويظنون أنهم سيتلقون المال مقابل ممارسة الجنس
    Polisler sana yardım ettiğimi ve sevgilin olduğumu sanıyorlar. Open Subtitles تظن الشرطة أنني أساعدك ويظنون أنني صديقتك
    Polisler sana yardım ettiğimi ve sevgilin olduğumu sanıyorlar. Open Subtitles تظن الشرطة أنني أساعدك ويظنون أنني صديقتك
    Onlar da biliyor ve tez zamanda kodesi boylayacağını düşünüyorlar. Open Subtitles إنهم يعلمون.. ويظنون بأنها ستُدان فوراً.
    Polisler cesedi bu sabah bulmuş. Benim yaptığımı düşünüyorlar. Open Subtitles حسناً , لقد عثرت الشرطة على جثته هذا الصباح ويظنون أنّي مَنْ قتله
    Benzin istasyonunda bir ceset buldular. Bir tane daha olduğunu düşünüyorlar ama onu bulamıyorlar. Open Subtitles وجدوا جثمان في محطّة وقود ويظنون أن ثمّة آخرًا، لكن لا يمكنهم إيجاده.
    Neler düşünüyorlar Allah bilir en kötüyü düşünerek, işlerimize burunlarını sokturmayacağım. Open Subtitles الله أعلم بما يفكرون فيه لكني لن أدعهم يبعثون في أغراضنا ويظنون السوء بنا
    Her giden avukat nesli gelirlere bakıyorlar ve değerli olmadıklarını düşünüyorlar. Open Subtitles ينظرون الى مستوى الدخل ويظنون بأنهم غير مهمين
    Herkesten üstün olduklarını düşünüyorlar ve herkese nasıl düşünmeleri gerektiğini söylemeleri gerektiğini düşünüyorlar. Open Subtitles ويظنون انهم افضل من اي شخص اخر ولهذا عليهم ان يوضحوا لكل شخص اخر كيف يكفر
    Herkesin muhafazakâr Hristiyan zırvalarına göre yaşaması gerektiğini düşünüyorlar. Open Subtitles ويظنون ان يجب الجميع ان يقوموا بـ هرائهم المحافظ المسيحي
    Birinin arabamı çaldığını düşünüyorlar. Open Subtitles ويظنون أن أحدا ما قد سرق سيارتي
    Şampiyonluğu kazandım ama serseri olduğumu düşünüyorlar! Open Subtitles لقد ربحت اللقب اللعين ويظنون أنى أحمق
    Kızlarının bu din fanatiği tarafından kaçırıldığını düşünüyorlar. Open Subtitles "ويظنون بأن الفتاة قد تمت أختطافها من قبل الرجال الدينيون"
    Kaybedecek hiçbir şeylerinin olmadığını düşünerek kendilerini güçlü sanıyorlar. Open Subtitles ويظنون ألا شيئ لديهم ليخسروه، فلذلك يعتقدون أنهم أقوياء
    Oradaki insanlar bir ses duyuyor ve sesin Tanrı'ya ait olduğunu sanıyorlar ama Baba'ya ait değil. Open Subtitles والناس هناكَ يسمعون صوتاً ويظنون أنّه الرب , ولكنّه ليس أبانا
    Demek bu yüzden asla istifa etmiyorlar, kupon ve sakıza çalışmaktan memnunlar ve yangını bizimkilerin çıkardığını sanıyorlar. Open Subtitles لهذا لا يغادرون أبداً، ويسرون بالعمل مقابل القسائم والعلكة، ويظنون أن والدينا أشعلا الحريق.
    Pes edeceğiz sanıyorlar ama etmeyeceğiz. Open Subtitles ويظنون أننا سنستسلم لكننا لن نفعل
    Leviathan'ın potansiyel bir alıcı olduğunu sanıyorlar. Open Subtitles ويظنون أن "الليفايثان" هم المشتري المحتمل
    Yerel polisler, onlar burada bir şey olduğunu sanıyorlar. Open Subtitles الشرطة المحلية لم... ويظنون أن هنالك خطباً... كما تعلم، لا يصدقونني.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more