"ويُمكن" - Translation from Arabic to Turkish

    • ve
        
    Keşke yanımda olabilecek birine sahip olsaydım ve ben de onun yanında durabilseydim. Open Subtitles أتمنّى لو كان لديّ شخص سيكون هُناك لأجلي، ويُمكن أن أكون هُناك لأجله،
    Hafızanızı yerine getirecek ve size yardımcı olacak bir dula ihtiyacınız var. Open Subtitles أنت تحتاج إلى أرملة يُمكنها أن تثير ذاكرتك ويُمكن إملائها.
    O da herkesin olabileceği kadar muhbir olabilir ve isyanla ilgili bilgi topluyor olabilir. Open Subtitles يُمكن أن يكون جاسوساَ بسهولةمثلأي شخصآخر ، ويُمكن أن يكون بصدد جمع معلومات تتعلّق بالتمرّد
    Aklım, benim için, listemin bittiği, akşam yemeğinin beni beklediği, Billie ile evli olduğum ve her sorunun yarım saatte çözülebildiği küçük, güzel bir dünya yarattı. Open Subtitles اخترع لي عقلي عالماً جميلاً حيث أقوم بأعمالي كلها والعشاء جاهز دائماً ويُمكن حل أيّة مشكلة في نصف ساعة
    Burdaki buz neredeyse bir metre kalınlığında ve bir jumbo jetin ağırlığını taşıyabilir. Open Subtitles هذا الثلج بسُمك متر تقريبا ً ويُمكن أن يدعم طائرة جمبو نفاثة
    Dev buz blokları, su tarafından uzun süre desteklenemez ve her an çökebilir. Open Subtitles الكُتَل العِملاقة من الثلج ليست مدعومة بالماء بعد الآن ويُمكن أن تنهار في أيِّ لحظة
    Silahların aksine, üfleme boruları oldukça sessiz ve maymunları kaçırmadan avlayabiliyorlar. Open Subtitles بخلاف الاسلحة , قصبات النفخ صامتة تقريبا ً ويُمكن إستخدامها للاطلاق من دون إجفال القرود.
    Köpekbalığı halen hayatta ve ısırığı ciddi yaralanmalara neden olabilir. Open Subtitles ما زال القرش على قيد الحياة ويُمكن أن تُسبب عضتهُ ضررا ً بالغا ً.
    Neyse ki bu kristaller donmuş sudan meydana geliyor ve haftalar içinde tekrar büyüyebilirler. Open Subtitles لحسن الحظ، فهذه البلورات متكونة من مياه جليدية ويُمكن لها أن تنمو مجدداً في ظرف أسابيع
    Neyse ki bu kristaller donmuş sudan meydana geliyor ve haftalar içinde tekrar büyüyebilirler. Open Subtitles لحسن الحظ، فهذه البلورات متكونة من مياه جليدية ويُمكن لها أن تنمو مجدداً في ظرف أسابيع
    Ayrıca yeni yetenekler ve yeni bilgiler de ekleyebilir. Open Subtitles ويُمكن أن يُضيف أيضاً مهارات جديدة، معلومات جديدة.
    Bir ay önce kendini tekrar içkiye verdi ve sarhoşken huysuz olabiliyordu. Open Subtitles لقد سقط من العربة قبل شهرٍ ويُمكن أن يكون سكّيراً وضيعاً.
    Bunun gibi vakalarda risklerin fazla olduğu ve sonuçları tarih yazan. Open Subtitles قضايا مثل هذه، حيث تكون المخاطر عالية ويُمكن للنتائج أن تُؤثّر على التاريخ.
    Bu koca kayalığın dengesizliği ve her an yeniden kayarak çocuğun altında kalabilme ihtimali de cabası. Open Subtitles لا يُساعد كون هذا الجُرف كلّه غير مُستقر، ويُمكن أن ينزلق في أيّ وقتٍ ويدفنه.
    Ölümcül, kolaylıkla havaya yayılabilir ve böcek ilacından tamamen farklı. Open Subtitles فإنّه يُكوّن جُسيمات صغيرة، مُميت للغاية، ويُمكن تبخيره بسهولة، ومُختلف كُلياً عن المُبيدات الحشريّة.
    Oysaki ayak izleri saatlerce bozulmadan kalabilir, bu rüzgârda bile ve bizi onlara ulaştıracak bir yol haritası görevi görebilirler. Open Subtitles آثار الأٌقدام على أيّة حال، يُمكن أن تصمد لساعاتٍ حتى مع هذا الريح، ويُمكن أن تكون خريطة طريق إليهم مُباشرة، التصنيف؟
    Tamamen çalışıyor ve oldukça güvenilir bir sistem. Open Subtitles أجل ، يعمل بكامل طاقته ويُمكن الإعتماد عليه بشكل رائع
    ve bunlar seni de utandıracaktı. Open Subtitles ويُمكن أنْ تكون مُحرجة كُليّا بالنسبة لكِ.
    Nightingale o olabilir, ve annemi kurtarabiliriz. Open Subtitles يُمكن أن يكون هو العندليب القاتل ويُمكن أن ننقذ أمي
    Günlerce vücudunda kalıyor ve uydudan takip edilebiliyor. Open Subtitles ، ستبقى في جسدك لأيام ويُمكن تعقبها من خلال الأقمار الإصطناعية

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more