"و أنتما" - Translation from Arabic to Turkish

    • ve siz
        
    • Siz ikiniz
        
    • Siz de
        
    • İkiniz
        
    - ve siz ikiniz! Buraya gelip benimle yüzleşmeye bu kadar mı korkuyorsunuz? Open Subtitles و أنتما الاثنان هل أنتما خائفان من أن تأتيا الى هنا وتواجهانى بأنفسكما؟
    Size çok aptalca, çok ilkelce gelebilir, ama söylüyorum o adam bütün hayatını size adadı ve siz ona arkanızı döndünüz, çocuklar. Open Subtitles الأمر يبدو كأنه في غاية السخف و موضة قديمة لكني أقول لك لقد وضع حياته كلها فيكما و أنتما قد أدرتما ظهريكما له
    Çocuklar, hepinize iyi akşamlar ve siz ikiniz, size de iyi kediler. Open Subtitles عمتم مساءا يا شباب و أنتما الإثنان تمتعا بقطتكما
    Siz ikiniz Askeri haklayın ve hedefi bulmak için tüm bloğu araştırın. Open Subtitles و أنتما أقتلا الجنديه ثم فتشا القسم بحثاً عن الهدف ، هيا
    Bu yüzden ben kahve alacağım Siz de bu işi çözeceksiniz. Open Subtitles لذلك سأحضر لنا بعض القهوة و أنتما الإثنتان يمكنكما حل مشاكلكما
    Hoşlanıyorsun, o da senden hoşlanıyor, ikiniz de rızası alınmış yetişkinsiniz. Open Subtitles حسناً , هي تعجبك , و أنت تعجبها و أنتما بالغان
    Eminim onu almak için çok uğraşmıştır ve onunla, beni şaşırtmak istiyordur ve siz de bunu mahvedeceksiniz. Open Subtitles أعرف أنها سعت جاهدة لتختار لي هدية و تفاجئني و أنتما ستفسدان ذلك
    ve siz yakında bu çalışmak gerekir, özellikle düşünmek there yeni bebek eğer. Open Subtitles و أنتما يجب ان تنجحا بهذا قريباً بالأخصإذاكانهناكطفلجديدلتفكروابه.
    Ben gidip bir şeyler yiyeceğim ve siz ikiniz birbirinizi mutlulukla boğazlayabilirsiniz. Open Subtitles هلا أجلنا هذا الامر , رجاءاً؟ سأذهب لايجاد شئ لتناوله و أنتما يمكنكما خنق بعضكما بكل سعادة
    Evet, ve siz garip bir telefon ayrılığı yaşadınız. Open Subtitles أجل , و أنتما انفصلتما بطريقة غريبة على الهاتف
    Cumartesi gecesi ve siz tutmuş belgesel kanalını mı izliyorsunuz? Open Subtitles إنها ليلة السبت و أنتما تنصبانه بالمشاهدة؟
    ve siz ikinizle yapılacak çok işimiz var. Open Subtitles و أنتما , لدينا الكثير من العمل للقيام به
    Sen ortadaki, bir yere ayrılma. Siz ikiniz, kaybettiniz. Open Subtitles . أنت الذي في المنتصف ، لا تذهب . و أنتما الاثنان ، مرفوضان
    Bu son iki hafta buradaki en korkunç günler oldu ama Siz ikiniz her gün daha sevinçlisiniz. Open Subtitles كان الأسبوعان الماضيان أكثر الأوقات سوءً في المزرعة و أنتما تصبحان أكثر فرحة كل يوم
    Siz onları durdurmaya çalışın. Siz ikiniz de benimle gelin. Open Subtitles يا رفاق ، حاولوا أن تمنعوهم و أنتما الإثنان تعالا معى
    Peki, ben gidip onu getireyim, Siz ikiniz eve gidin. Open Subtitles حسناً، إنني ذاهبة لإحضاره و أنتما اذهبا للمنزل
    Ben ne olduğunu açıklarım, Siz de en iyisinin ne olduğuna karar verirsiniz. Open Subtitles سأشرح له مالذي حدث و أنتما الاثنان بإمكانكما أن تقررا ما هو الافضل

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more