"و على" - Translation from Arabic to Turkish

    • ve
        
    • ise
        
    • En
        
    • Hem
        
    • olarak
        
    • Ancak
        
    ve Higgs teorisine göre, tam o anda, evrende dramatik bir an yaşandı. TED و على حسب نظرية هيقز, في تلك اللحظة, حصل حدث دراماتيكي في الكون.
    Kuraklık, bu küçük köyü yoksulluğa sürüklüyor ve açlığın kıyısına. TED الجفاف دفع بالقرية الصّغيرة نحو الفقر و على شفا المجاعة.
    harika bir işe girdim. Geçtiğimiz 10 yıldan beri, 40'ı aşkın ülkeye giderek jaguarları, ayıları, filleri, kaplanları ve gergedanları gördüm. TED و على مرور العقد الأخير، سافرت إلى أكثر من ٤٠ دولة لمشاهدة النمور المرقطة، و الدببة والفيلة والنمور و وحيد القرن.
    Sağ tarafta ise Pittsburgh'ta yapılanmış Aethon adlı bir şirketten gelen TUG'lar var TED و على اليمين بعضاً من التاقز من شركة تدعى إيثن في مدينة بيتسبرغ
    "Son olarak eğer hareketlerim herhangi bir rahatsızlık yarattıysa En içten özürlerimi iletirim." Open Subtitles و على الصعيد الشخصي ان تسببت أفعالي بالضيق لأي أحد أنا اعتذر بصدق
    Her şey için teşekkürler. Hem yolculuk Hem de diğer şeyler için. Open Subtitles و شكرا لك على كل شيء, على الرحلة و على كل شيء
    İşini iyi yapıyor görünüşe göre, bizi de komileri olarak görüyor. Open Subtitles أنه يتصرف كـ نادل طيب و على ما يبدو نحن مساعديه
    ve sağ tarafta, aynı veriyi gösteriyoruz Ancak; burada gösterilen günlük vak'alar. TED و على الجزء الأيمن، نعرض بعض البيانات لكن هنا مع الوقائع اليومية
    Lehine tanıklık yapabilecek tek kişi sadece ve sadece benim. Open Subtitles إن أمله الوحيد فى ذريعة يعتمد على و على وحدى
    İşte böyle, kararlı bir bekarım ve anlaşılan öyle kalacağım. Open Subtitles لذلك أنا هنا عازب عجوز و على الغالب سأبقى هكذا
    Koyu bir takım elbise giyiyordu ve yüzünde o kadar olgun, o kadar derin bir acı vardı ki ona zor bakıyordum. Open Subtitles ،كان يرتدى بزة غامقة و على وجهه رأيت الحكمة و ألم قديم و عميق حتى أنني لم أستطع النظر إليه مباشرا ً
    Koyu bir takım elbise giyiyordu ve yüzünde o kadar olgun, o kadar derin bir acı vardı ki ona zor bakıyordum. Open Subtitles ،كان يرتدى بزة غامقة و على وجهه رأيت الحكمة و ألم قديم و عميق حتى أنني لم أستطع النظر إليه مباشرا ً
    ve bir gece, bir şaka gibi ona, "Elmo, kimi öldürdün?" diye sordum. Open Subtitles فى أحدى الليالى و على سبيل المزاح قلت له قتلت من يا المو؟
    Bu tarafa Beth, Carrie, Heather ve adın neyse, seni istiyorum. Open Subtitles و على الجهة أريد بيث , كيري , هيذر أنا كيت
    Bu tarafa Beth, Carrie, Heather ve adın neyse, seni istiyorum. Open Subtitles و على الجهة أريد بيث , كيري , هيذر أنا كيت
    Alman zırhlıları ise 16 km. ötede İngiliz Kanalı boyunca, Open Subtitles على بُعد عشرة أميال، و على طول ساحل القنال الأنجليزى
    Gemideyken içki kaçakçılığı oluyor, Sahil Boyu Gölünde ise misafirperverlik. Open Subtitles على متن القارب يسمى تهريبا و على ضفاف البحيرة يسمى ضيافة
    Diğer tarafta ise Koç Feola ve takımı Brezilya Open Subtitles قليل من اوربا انه فريق كل النجوم حقا و على الجانب الاخر المدرب فيولا مع فريقه البرازيل
    Tahminimce En fazla 1,000 sağ kalan var En az 1,500 de ölü. Open Subtitles أُقدّر إنّ الناجين ليسوا أكثر من 1000 و على الأقل 1500 لاقوا حتفهم
    Özellikle de oyunların Hem bireysel, Hem toplu şekilde insanlara sunduğu oldukça yoğun duygusal ödüller açısından. TED و على وجه التحديد, من حيث الجوائز الأكثر عاطفية التي تقدمها ممارسة الالعاب للناس, سواء على المستوى الفردي و الجماعي.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more