"و لم يكن" - Translation from Arabic to Turkish

    • ve
        
    • değil
        
    • da
        
    • ama
        
    • yoktu
        
    • değildi
        
    Bu sene 1 Haziran, Monson Kasırgası'nın birinci yıl dönümüydü. ve toplulumumuz daha önce hiç bu kadar birbirine bağlı ve güçlü olmamıştı. TED شهد 1 يونيو من هذا العام الذكرى السنوية لاعصار مونسون. و لم يكن مجتمعنا ابدا أكثر ارتباطا أو قوة أكثر من تلك اللحظة.
    ve 27 yaşına gelene kadar bu bir sorun değildi. TED و لم يكن الأمر مهم بالنسبة لي حتى عمر ال27.
    Ben o diziyi hiç sevmem. Benim ilgi alanım değil. Open Subtitles لم يعجبني ذلك المسلسل و لم يكن السبب كوب الشاي
    Eğer bir kişi felç olmuşsa, aniden, bir gecede, ve yalnız bu da değil, Open Subtitles فيما لو أصيب شخص ما بالشلل فجأة خلال الليل و لم يكن لوحده
    Orta bölme fırlamış ve o da onlara çarpmış. Karşı koymaya vakitleri kalmamış. Open Subtitles قفزوا إلى التقاطع و اصطدم بهم و لم يكن لديهم الوقت الكافي للتصرف
    Kendimi çok kötü hissediyorum şu anda ve kollarına atlayıp her şey yoluna girecek diyerek beni sallamanı istemeliyim ama böyle hissetmiyorum. Open Subtitles أشعر بسوء الآن , و لم يكن يجب علي اسقط على ذراعيكي و ادعكي تعانقينني و تخبرينني أن كل شيء سيكون بخير
    O nazikti... ve tatlı... ve... bu dünyada tek bir düşmanı bile yoktu. Open Subtitles لقد كان طيباً وعطوفاً و لم يكن له أيه أعداء في هذا العالم
    ve o yapmıyordu. O tebeşir ile kaldırımda karalama yapıyordu. TED و لم يكن يفعل ذلك. كان يخربش بطبشور على الرصيف
    Bugün yaptigin çok iyi bir isti ve kolay degildi. Open Subtitles لقد قمتِ بعمل مذهل اليوم و لم يكن الأمر سهلاً
    Çoğu zaman bunu yaptığının farkında bile değil. Open Subtitles و لم يكن يدرك حتى أنه يفعل ذلك معظم الوقت
    Çoğu zaman bunu yaptığının farkında bile değil. Open Subtitles و لم يكن يدرك حتى أنه يفعل ذلك معظم الوقت
    Arkadaşlarım bu gece ahıra gidiyorlar, gidip gitmemek benim için önemli değil, fakat bana ihtiyaçları var. Open Subtitles أصدقائى سيذهبوا الى الحظيرة الليلة و لم يكن هذا يهمنى على الاطلاق لكن بصراحة , انهم يحتاجوننى
    - Tamam insanlar veya ev değil. Open Subtitles حسناً , إذا لم يكن الأشخاص و لم يكن المنزل
    Peki ya ona rastlarsan ve o da çulsuzun biriyse? Open Subtitles و ماذا لو إلتقيتي به و لم يكن لديه المال؟
    Kayıt dışı proje ya da gizli bir şirket falan yoktu. Open Subtitles و لم يكن هناك أسرار، و لا مشاريع غير مقيدة بالسجلات.
    Sonra televizyona çıktım ama o da yetmedi doğal olarak. Open Subtitles و أظهروني مؤخراً على التلفاز و لم يكن كافياً أيضاً
    ve elimde bir şarkı yok ama her gün yanımda taşıdığım... Open Subtitles و لم يكن لدي أغنية ، لكن حملت هذا الخاتم معي
    Rüzgârın ardından bir deprem oldu! Ancak Rab, depremin içinde de değildi. Open Subtitles ـ و بعد الريح زلزلة ـ و لم يكن الرب في الزلزلة

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more