"و وحيد" - Translation from Arabic to Turkish

    • ve yalnız
        
    • yalnız ve
        
    • ve yalnızım
        
    • ve yapayalnız
        
    Buna inanmakta zorlanabilirsin ama ben kötü ve yalnız bir gençlik geçirdim. Open Subtitles قد تجدين هذا صعباً تصديقه لكن ديَني كان شاب خجول و وحيد
    Şimdi yalnızım, kayıp ve yalnız, uzak, uçsuz bucaksız, başıboş dünyada. Open Subtitles أوحيد انا الآن , تائه و وحيد في عالم رحال , بعيد و واسع
    Dans etmeyi sevmeyen bir eşcinsel üzücü ve yalnız bir dünyada yaşar. Open Subtitles رجل شاذ يكره الرقص يعيش في عالم صغير حزين و وحيد
    Ben sadece kendi hırsına saplantılı olan bencil yalnız ve alçak bir adam görüyorum karşımda. Open Subtitles انا ارى فحسب رجل أناني و وحيد و قذر شهواني مهوس و قبيح
    Soğuk, uzak ve yalnızım. Open Subtitles أنا بارد وبعيد و وحيد حسناً..
    Kim ağlayacak küçük oğlan için Kaybolmuş ve yapayalnız Open Subtitles من سيبكي على صبي صغير مفقود و وحيد
    Her şey çok çabuk sona erdi ve ben yaşlı ve yalnız hissediyorum. Open Subtitles لقد سارت الأمور بشكل سريع للغاية. و أشعر بإنني عجوز و وحيد.
    Bu kez, biri olacak... zavallı ve yalnız. Open Subtitles هذة المرة، سيكون مسكين و وحيد.
    Bunalımlı ve yalnız oğlan tatilde kendini ağaca astı. Open Subtitles صبي مكتئب و وحيد شنق نفسه خلال العطلة
    Geri dönüp onu kenara atmamak istiyorum, böylece güzel bir doktor elimi tutmuş halde bir hastanede, 60 yaşında, hasta, şişman ve yalnız halimle kalakalmazdım. Open Subtitles أريد أن أعود حتى لا أدفعها للرحيل , حتى لا ينتهي بي المطاف في 60 من عمري مريض و سمين و وحيد و خائف في مستشفى , مع طبيبة شابة و جميلة تمسك يدي
    Kendi başıma, üzgün ve yalnız. Open Subtitles لوحدي، حزين و وحيد.
    Senin ne olduğunu gördü: bencil ve yalnız. Open Subtitles رأتك على حقيقتك أناني و وحيد
    Ve o kayıp ve yalnız. Open Subtitles و هو تائه و وحيد
    Üzgün ve yalnız mı? Open Subtitles هل... حزين و وحيد ؟
    - Berbat ve yalnız. Open Subtitles -إنّه الجحيم . و وحيد.
    - ve yalnız. - Hayır. Open Subtitles . و وحيد - . لا -
    Sonunda Wilhelmina gibi yalnız ve mutsuz olmak istemiyorum. Open Subtitles لا اريد ان اكون حزين و وحيد مثل "ويليمينا"
    Baban, Max bunları yapmazsa yalnız ve mutsuz bir çocuk olarak büyüyeceğini düşünüyor galiba. Open Subtitles واظن ان والدك يعتقد انه اذا لم يفعل (ماكس) هذه الاشياء, سيكبر تعيس و وحيد
    Çünkü çok yorgun ve yalnızım. Open Subtitles لأني متعب و وحيد جدا.
    Evan, beş kuruşum yok, ...işsiz, depresyonda, ...kırgın ve yalnızım. Open Subtitles ايفان) أنا مفلس) بدون وظيفه ,يائس ضائع و وحيد
    Yani kafam çok karıştı ve yapayalnız kaldım. Open Subtitles لذلك فأنا مرتبك للغاية و وحيد

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more