"يبدو أنّك" - Translation from Arabic to Turkish

• Görünüşe göre
• gibi görünüyor
• gibisin
• Anlaşılan
• benziyorsun
• galiba
• gibi görünüyorsun
• Belli ki
• gibi geldi
• Görünen o ki

Görünüşe göre ona çok güzel bir parti hazırlamışsınız.
ـ نعم يبدو أنّك أقمت لها حفلة عيد ميلاد رائعة

Görünüşe göre bu okula giremeyeceksin. Hayal kırıklığına uğradın mı?
يبدو أنّك لن تتمكن من الدخول لتلك المدرسة هل خاب أملك ؟

Görünüşe göre bununla ilgili hala acı duyuyorsun.
يبدو أنّك لا تزال محتدماً حول هذا الموضوع

Bu sefer dikişten daha fazlasına ihtiyacın olacak gibi görünüyor.
يبدو أنّك هذه المرّة ستحتاج إلى أكثر من مجرد التقطيب

En başta seni istemeyen birisi için biraz fazla uğraşıyor gibisin.
يبدو أنّك ذاهبة لمتاعب رهيبة لتكوني مع شخص لمْ يردك أصلاً

Beşinci Kol'a katıldıktan sonra Anlaşılan kendi kendini sabote etmişsin.
بعدَ تحوّلكَ إلى الرتل الخامس، يبدو أنّك خرّبتَ نتائجك.

Şey bunu daha önce yapmışa benziyorsun.
إذن يبدو أنّك فعلتِ هذا قبلًا.

galiba artık okulun en popüler çocuğu değilsin.
يبدو أنّك لست أروع فتىً في المدرسة بعد الآن

Bilemiyorum ama Görünüşe göre bir tür ilişkinin içerisindeyim ve sen, ilişki bitirmek konusunda uzman gibi görünüyorsun.
لا أعرف ، لكن من الواضح أنّني في علاقة من نوع ما و يبدو أنّك خبيرة في إنهاء العلاقات

Görünüşe göre, bu tür şeyleri merak eden bir tek sen değilsin.
يبدو أنّك لستَ الوحيد الذي يتساءل عن الوضع الطبيعيّ

Görünüşe göre paranın taşınması için bana hâlâ ihtiyacın var.
يبدو أنّك لا تزال بحاجة إلى هذا البغل لِيحمل لكَ مالك

Görünüşe göre bu tüm palto olayını tersten anladın.
يبدو أنّك قد استرجعتَ حادثةَ المعطف عكسياً

Görünüşe göre bir hikaye buldun.
يبدو أنّك حصلتِ على خبر الغلاف رغم كلّ شيء.

Görünüşe göre Sahra'da kendi kendine oynayacaksın. Yanma.
يبدو أنّك ستلعبين بتلك الصحراء لوحدك، لا تحترقي من شمسها

Orada işler epey iyi gibi görünüyor, ha?
يبدو أنّك حصلت على بعض الزينة هناك ، أليس كذلك ؟

Bunları annenin bilmesini istemişsin ama sen söylemek istememişsin gibi görünüyor.
يبدو أنّك أردتِ أمّك أن تعرف هذه الأشياء لكنّك لم تريدي إخبارها بنفسك

Evet, paranoyak komplo teorilerinden tamamen vazgeçmiş gibisin.
أجل. يبدو أنّك قد تخلّيت تماماً عن نظريات المؤامرة الخاصّة بك بجنون الشك

Laf açılmışken, sen de yeteneğimden biraz almış gibisin.
بالمناسبة، يبدو أنّك ورثت شيئاً من موهبتي.

Görev gücüne alınman için seni bizzat önermiştim. Ama Anlaşılan karanlık tarafa geçmişsin.
لقد جندتك خصيصا للإنضمام للقوة المشتركة، لكن يبدو أنّك ذهبت للجانب المظلم.

Genç adam, eğlence ve heyecandan zevk alıyora benziyorsun.
أيّها الشاب، يبدو أنّك تستمتع بالمرح و الأثارة !

galiba çok meşgulsünüz. Bakabilir miyim?
يبدو أنّك مشغول للغاية، أتمانع لو ألقيتُ نظرة؟

Adıma âşina gibi görünüyorsun. Lâkin hatırlamıyorum cinsinin kokusunu evvelden.
يبدو أنّك على معرفة باسمي لكنّي لم أشمم رائحة نوعك من قبل

Belli ki, üzerindeki kıyafeti seçmeden önce de kendi gözlerini oymuşsun.
يبدو أنّك خلعت عينيكِ قبل اختيارك تلك الملابس التي ترتدينها

Burnumu sokmak istemem ama sanki bir şey seni çok rahatsız ediyor gibi geldi.
لا أقصد التطفل لكن يبدو أنّك تحمل عبأ ثقيل

Görünen o ki, sensiz devam eden bu kavganın kışkırtıcısı sensin.
يبدو أنّك المحرّك لكلّ هذا القتال ... ذلك كان يستمرّ بدونك