Herkes bunu konuşuyor. | Open Subtitles | كل شخص يتحدث عن ذلك |
Herkes bunu konuşuyor. | Open Subtitles | الجميع يتحدث عن ذلك |
Tamamen anonim. Ve herkes bunun hakkında konuşuyor. | Open Subtitles | ، إنه مجهول الهوية و الجميع يتحدث عن ذلك |
Herkes bunun hakkında konuşuyor. | Open Subtitles | الجميع يتحدث عن ذلك |
Herkes bundan bahsediyor ama tabii doktor olmadığım için yukarıya bakalım. | Open Subtitles | الجميع يتحدث عن ذلك ولكن مرة أخرى، انا لست طبيبا، لذلك هيا بنا؟ |
Bu çok garip. Herkes bundan bahsediyor. | Open Subtitles | هذا غريب جداً الجميع يتحدث عن ذلك |
Benim için bu konuda konuşması çok zor ve görünen o ki, bu konu diğer herkese de zor geliyor. O kadar ki, hiç kimse bu konudan bahsetmiyor. | TED | إنه من الصعب علي أن أتحدت عن ذلك، ويبدو أنه يصعب على أي كان أن يتكلم عن ذلك، لدرجة أن لا أحد يتحدث عن ذلك. |
Yani, herkes bunu konuşuyor. | Open Subtitles | أعني, الجميع يتحدث عن ذلك |
Herkes bunu konuşuyor. | Open Subtitles | الجميع يتحدث عن ذلك |
Herkes bunu konuşuyor. | Open Subtitles | الجميع يتحدث عن ذلك. |
Ama bütün mahalle bunu konuşuyor. | Open Subtitles | ولكن الحي كله يتحدث عن ذلك . |
Herkes bunu konuşuyor. Dün Café de Flore'daydım. | Open Subtitles | الجميع يتحدث عن ذلك كنت في (فلور)، ليلة أمس... |
AO'daki herkes bundan bahsediyor. | Open Subtitles | الجميع في أيه أند أو كان يتحدث عن ذلك. |
Herkes bundan bahsediyor. | Open Subtitles | الكل يتحدث عن ذلك |
Aslında bu konuda seninle konuşmak istediğinden eminim. | Open Subtitles | متأكد من أنه في قلبه يرغب في أن يتحدث عن ذلك معك |
Geçmişin bu şekilde deşilmesi canlarına tak etti ve kimse bu konuda sizinle konuşmaz. | Open Subtitles | أنهم سئموا من الماضي ولا أحد سوف يتحدث عن ذلك. |