"يجب أن نتأكد" - Translation from Arabic to Turkish

    • emin olmalıyız
        
    • kontrol etmeliyiz
        
    • olmasını sağlamalıyız
        
    • emin olmamız gerek
        
    • emin olmak zorundayız
        
    • emin olmak zorundaydık
        
    • emin olsak iyi olur
        
    Her neresi olursa bizi bulma sansı olmadığından emin olmalıyız. Open Subtitles يجب أن نتأكد أنها لا تملك أي فرصة للعثور علينا
    Kurbanın kimliğini belirlemek için ayakkabının ona ait olduğundan emin olmalıyız. Open Subtitles لنتعرف على الضحية يجب أن نتأكد إن كان هذا هو حذائهُ
    Helikopter deneyiminizden sonra iyi olduğunuzdan emin olmalıyız. Open Subtitles وبعد تجربتك , في المروحية يجب أن نتأكد بأنك بخير ثانية
    Sanırım bir kontrol etmeliyiz. Trafik azalmıyor. Open Subtitles أعتقد يجب أن نتأكد من ذلك هذا المرور لن يكون أضيق
    Bunun prensin unutamayacağı bir kutlama olmasını sağlamalıyız. Open Subtitles يجب أن نتأكد إن هذا هو الحفل الذي لن ينساه الأمير أبداً
    Böyle bir şey olursa diye onların yerlerini almaya hazır ve istekli yeni yeteneklerin olduğundan emin olmamız gerek. Open Subtitles الآن لو حدث هذا، يجب أن نتأكد من أن لدينا بعض المواهب الجديدة المستعدة والراغبة في أخذ أماكنهم،
    Kızınızın bir çocuk daha yetiştirebileceğinden emin olmak zorundayız. Open Subtitles يجب أن نتأكد من أن ابنتك مؤهلة للقيام بتربية طفل آخر حالياً
    Evet, bugün orada LAPD'nin bizim soruşturmamızla ilişkin olduğuna emin olmak zorundaydık. Open Subtitles نعم، كان يجب أن نتأكد بأن الشرطة كانت مستيقظة اليوم بخصوص تحقيقنا.
    Potansiyellerini, tam olarak kullandıklarından emin olmalıyız. Open Subtitles يجب أن نتأكد أن هؤلاء الناس يصلون الى أقصى مقدراتهم
    Kızın şüphesini çekmeden önce cadının o olduğuna emin olmalıyız. Open Subtitles أعتقد أننا يجب أن نتأكد أنها هي الساحرة قبل أن نُثير الشكوك
    Hayır. Yakında. Ateşinin tamamen indiğine emin olmalıyız. Open Subtitles كلا , قريباً , يجب أن نتأكد أن الحمى ذهبت
    Tekrar olmayacağından emin olmalıyız. Open Subtitles لذلك يجب أن نتأكد من أن ذلك لن يحدث مرة أخري
    - Anladım. Entrikamızın işlemesi için oyunun batacağından emin olmalıyız. Open Subtitles لذا لكي نحقق خطتنا يجب أن نتأكد من تحقيق الفشل الذريع
    Daha önceki ihtilaflarda bir düzen olmadığından emin olmalıyız. Open Subtitles يجب أن نتأكد أنه لا وجود لنمط من النزاعات المسبقة
    Joyce'un bu işle bir alakası olmadığından emin olmalıyız. Open Subtitles يجب أن نتأكد أن جويس لا علاقة لها بالموضوع
    - Kancalanmış mı, kontrol etmeliyiz. Open Subtitles - يجب أن نتأكد إذا ما كان مغللقا بالمزلاج
    Belki de kontrol etmeliyiz. Open Subtitles ربما يجب أن نتأكد مرة واحدة وحسب
    Bunun genç prensin unutamayacağı bir kutlama olmasını sağlamalıyız. Open Subtitles يجب أن نتأكد إن هذا هو الاحتفال الذي لن ينساه الأمير الشاب أبداً
    Ve Kraliyet Goncası'nı saklamalıyız, uzaklarda bir yerde... güvende olmasını sağlamalıyız. Open Subtitles والزهرة, يجب أن نتأكد أن الزهرة الملكية مُخبّأة بأمان فيمكانبعيد,و..
    Buranın yok edildiğinden emin olmamız gerek. Open Subtitles يجب أن نتأكد من تدمير هذا المكان
    Daima emin olmak zorundayız. Open Subtitles نحن دائما يجب أن نتأكد.
    En azından bütün çoğalıcıların yok olduğundan emin olmak zorundaydık. Open Subtitles يجب أن نتأكد على الأقل أن كل الـ * مستنسخين * أُبيدوا
    Ve o zaman geldiğinde de ikimizin de hazır olduğundan gayet emin olsak iyi olur. Open Subtitles وعندما يحين ذلك يجب أن نتأكد تماما من أننا مستعدين.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more