"يجب أن يعرف" - Translation from Arabic to Turkish

    • bilmeli
        
    • bilmesine gerek
        
    • bilmemeli
        
    • bilmesi gerek
        
    • bilmesi lazım
        
    • biliyor olmalı
        
    • bilmesi gerektiğini
        
    • haberi olmamalı
        
    • bilmek zorunda
        
    • bilmesi gerekli
        
    • öğrenmesi lazım
        
    • bilmesi gerekir
        
    • bunu bilmesi
        
    Herkes bilmeli... Open Subtitles يجب أن يعرف الجميع. نعم، يجب أن يعرف الجميع.
    Dünyanın yapacağımız anlaşmayı bilmesine gerek yok. Open Subtitles لا يجب أن يعرف العالم الإتفاق الذي سيحدث بيننا
    Bunu kendi başımıza yapmak zorundayız. Hiç kimse o trende ne olduğunu bilmemeli. Open Subtitles يجب أن نقوم بهذه بأنفسنا لا يجب أن يعرف أحد ماذا يوجد بالقطار.
    Michael'ın birlikte geçirdiğimiz gece hakkındaki gerçeği bilmesi gerek. Open Subtitles ومايكل يجب أن يعرف الحقيقة عن الليله التي قضيناها أنا وأنت سويا
    Pekala, sana ne yapacağını söyleyemem ama, yani... insanların senin Anonim olduğunu bilmesi lazım. Open Subtitles لا أستطيع إخباركِ حقاً بما تفعلين يجب أن يعرف الناس أنك المجهول
    Evet, bir yerde birileri birşeyler biliyor olmalı. Open Subtitles حسناً، شخص ما في مكان ما يجب أن يعرف شيء ما
    Kim onun benim boş zamanlarımı nasıl geçirdiğimi bilmesi gerektiğini söyledi ? Open Subtitles من قال أنه يجب أن يعرف كيف أقضي وقت فراغي؟
    Bir şeyler bilmeli. Oraya hiç gitmediyse başka. Open Subtitles يجب أن يعرف شئ ما إلا إذا لم يكن ذهب الى هناك من قبل
    Zenciler yerlerini bilmeli. Open Subtitles الأخ يجب أن يعرف مكانته اليس كذلك يا زعيم؟
    Neler olduğunu bilmeli, evliliğini kurtarma sansı olabilir hâlâ. Open Subtitles يجب أن يعرف بما يحدث قد تكون هناك فرصة لإنقاذ زواجه
    Evet, hoşlanıyorum ama bunu bilmesine gerek yok. Open Subtitles لكنه ليس مضطراً لمعرفة هذا لا أحد يجب أن يعرف
    Evet, hoşlanıyorum ama bunu bilmesine gerek yok. Open Subtitles لكنه ليس مضطراً لمعرفة هذا لا أحد يجب أن يعرف
    Beni sıkıca tuttu. Kimsenin bilmesine gerek olmadığını söyledi. Open Subtitles قام بجذبي، وقال أنه لا يجب أن يعرف أحداً بذلك
    Gideceğimi asla bilmemeli. Open Subtitles لا يجب أن يعرف أبداً أنني ذاهبة للإقامة هناك.
    bak, bu aşamada, hiç kimse, bizim aramızda neyin olduğunu bilmemeli. Open Subtitles ترى في هذه المرحلة لا أحد يجب أن يعرف ماذا يجري بيننا.
    Savaşta da olsa halen geleceğimi bilmesi gerek. Open Subtitles يجب أن يعرف أنّني سآتي .حتّى في ظل حالة الحرب
    Herkesin kendini nasıl savunacağını bilmesi gerek. Open Subtitles الجميع يجب أن يعرف كيفية الدفاع عن أنفسهم.
    - İnsanların onu aradığını bilmesi lazım. Open Subtitles يجب أن يعرف بأن الناس يبحثون عنه
    Avukatı olarak hakkındaki her şeyi biliyor olmalı. Open Subtitles يجب أن يعرف عن موكله أكثر بما أنه محاميه
    İnsanların, neler olup bittiğini bilmesi gerektiğini düşündük. Open Subtitles لقد شعرنا أنه يجب أن يعرف الناس ما يحدث هناك
    Yaşlı Jack ve Perry'nin haberi olmamalı. - Şu anda nerede olman gerekiyordu? Open Subtitles لا يجب أن يعرف جاك وبيرى عن هذا الاًن أين ستكون أنت حينها ؟
    Bizim özel hayatımızı neden herkes bilmek zorunda? Open Subtitles لماذا كلّ شخص يجب أن يعرف حياتنا الخاصّة؟
    Yeni kralın kimin gerçek dostu olduğunu bilmesi gerekli, özellikle de böyle zamanlarda. Open Subtitles الملك الجديد يجب أن يعرف أصدقائه الحقيقيين خصوصاً في مثل هذا الوقت
    Testosteron yüzünden oldu. Tehlikeli şeyler bunlar. İnsanların bunu öğrenmesi lazım. Open Subtitles لقد كان التستوسترون، أعني إنه خطر، يجب أن يعرف الناس
    Bay Rainsford'un, kanal ışıklarının konumlarının haritadakiyle aynı olmadığını bilmesi gerekir diye düşünüyorum. Open Subtitles أعتقد إن السيد رينسفورد, يجب أن يعرف إن أضواء القناة ليست فى المكان المحدد على الخرائط
    Babanın da bunu bilmesi lazım. Ona söylemelisin. Open Subtitles أبوكِ يجب أن يعرف ويجب ان تقولي له أنتِ

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more