"يجب عليكي" - Translation from Arabic to Turkish

    • zorundasın
        
    • gerekir
        
    • vermelisin
        
    • gerektiğini
        
    Hayatta kalmak istiyorsan bize açık açık anlatmak zorundasın. Aksi takdirde ben yokum. Open Subtitles ان كنتي تريدين ان تبقي حية , يجب عليكي ان تخبرينا كل شيئ
    Formanlara neler olduğunu söylemek zorundasın, Jackie. Open Subtitles جاكي ، يجب عليكي أن تخبري فورمان بما حصل
    Neden böyle mükemmel bir geceyi mahvetmek zorundasın? Open Subtitles لماذا يجب عليكي أن تفسدي أمسية في غاية الجمال كهذه؟
    Yeterince sipariş O yıkamak gerekir, bilmiyorum. Open Subtitles يجب عليكي تنظيفها, انا لا اعلم كم تبقى لي من المهام بعد.
    Biliyor musun, Water Caddesi Kasabı yakalanmamışken, buralarda yalnız başına olmaman gerekir. Open Subtitles لا يجب عليكي التواجد هنا لوحدك مع تواجد سفاح وواتر ستريت
    Bence bu çocuğa bir şans daha vermelisin. Open Subtitles انا اعتقد انه يجب عليكي ان تعطي هذا الرجل فرصة اخرى
    Ayrıca verdiğin aranın bittiğini, ve işe geri dönüp blackjack oynatmaya devam etmen gerektiğini düşünüyorum. Open Subtitles والان , انا اظن أنك تخطيتي حدودك وانه يجب عليكي ان ترجعي مؤخرتك إلى هناك وابدأي توزيع البلاك جاك انا اظن بأني سأفعل
    Beğenmek zorunda değilsin ama kabul etmek zorundasın. Open Subtitles انظري , لا يجب عليكي أن تعجبي بذلك لكن عليكي أن تتقبليه
    Bak, Connie, o herifi dışarı çıkarmak zorundasın, tamam mı? Şovun içine edecek. Lanet olsun! Open Subtitles حسنا كوني يجب عليكي ان تخرجي ذلك الرجل من هنا اليس كذلك
    'Alışmak zorundasın...' 'özellikle bu kişi oldukça mükemmel ve...' 'oldukça da güzel ise.' Open Subtitles يجب عليكي بالذات عندما يكون شخص كامل و جميل جدا
    Ne sorun olduğunu söylemek zorundasın bana, ciddiyim! Open Subtitles يجب عليكي أن تخبريني بالمشكلة ، أعني ذلك
    Ama sürekli tırmanmaya devam etmek zorundasın. Open Subtitles ولكن يجب عليكي فقط ان تستمري بتسلق تلك التلة
    Ne yazık ki birini seçmek zorundasın. Open Subtitles أخشى أنه يجب عليكي أن تختاري شيئاً
    Kuralları erkenden koyman gerekir. Open Subtitles من اجل علاقتكم يجب عليكي وضع القواعد مبكراً
    Önceden gidip prova yapmak gerekir. Open Subtitles يجب عليكي أن تصلي الى هناك و تتمرني
    Bazen risk alman gerekir. Open Subtitles احياناً يجب عليكي ان تجربي الأشياء
    Ancak bazı durumlarda, biraz da olsa insanlığa inancınız olması gerekir. Open Subtitles لكن يجب عليكي الايمان بالبشرية
    bu tuhaf küçük imgeyi bu bebekle yaşayan ve nefes alan kendinle şimdide birleştirmek için şöyle bir hikaye uydurman gerekir "burada 1 yaşındaydım, Open Subtitles حسنا,لتربطيهذهالطفلةفيهذهالصورة الغريبةالصغيرة ... بنفسك الحية و المتنفسة في الحاضر يجب عليكي أن تختلقي قصة مثل "هذه أنا عندما كان عمري سنة واحدة"
    Asmama izin vermelisin. Seninkini görmek için sabırsızlanıyorum Gibbs. Open Subtitles آبي لم اقصد شيئا بهذا - لقد احببت الرسم يجب عليكي ان تعطيني اياها لاعلقها
    Şu yaraların mikrop kapmasına izin vermelisin Lois. Open Subtitles لويس .. يجب عليكي ترك تلك الجروح تفسد
    Televizyonun aklını başından almasına bir son vermelisin! Open Subtitles ! يجب عليكي أن تتوقفي عن أن تتلهي بالتلفزيون!
    Sadece, işleri kontrol altında tutman tutman gerektiğini söylüyorum. Open Subtitles ما علي ان اقول هو يجب عليكي انت تكوني على اعلى قائمة هذه الاشياء

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more