"يجب عليك أن تفعل" - Translation from Arabic to Turkish

    • yapmak zorunda
        
    • yapmak zorundasın
        
    • yapmamalısın
        
    - Teşekkürler. - Ah, bunu yapmak zorunda değilsin. Open Subtitles . شكراً لك . أوه ، لا يجب عليك أن تفعل هذا
    Bir özür için tüm bunları yapmak zorunda mısınız? Open Subtitles هل يجب عليك أن تفعل هذا لكي تحصل على إعتذار ؟
    Hayır,onun için,hiç bir şey yapmak zorunda değildin. Open Subtitles لا ، لا يجب عليك أن تفعل هذا الهراء من أجله
    Sana ne söylenirse yapan bir kölesin. Hatta ben ne söylersem onu da yapmak zorundasın. Open Subtitles اللعنة، أيضاً يجب عليك أن تفعل ما آمرك به
    Onu demedim, sadece bir saniye, gönderilmesi gereken mesajı göndermek dışında birşey yapmamalısın. Open Subtitles ، لن أقول ، ولو لثانية واحدة بأنه يجب عليك أن تفعل أي شيء غير أن . ترسل الرسالة التي يجب أن يتم إرسالها
    Bunu yapmak zorunda olmadığını biliyorum Hal ama güven bana,bunu yapmak isteyeceksin. Open Subtitles أعلم أنه ليس يجب عليك أن تفعل هذا لكن ثق بي ، ستودّ ذلك حسناً ؟
    Sevimli yavruların acılarına son vermek istemiyorsan bunu yapmak zorunda değilsin. Open Subtitles أنت لا تريد أن ترحم الكلاب الصغيرة من معاناتهم لا يجب عليك أن تفعل هذا
    Seni korumak için buradayım Kubo ve bu da söylediğimi yapmak zorunda olman demek. Open Subtitles أنا هنا لحمايتك كوبو، و هذا يعني أنه يجب عليك أن تفعل كل ما أقوله لك
    Bunu yapmak zorunda değilsin Bunu yapmak istemiyorsun! Open Subtitles لا يجب عليك أن تفعل هذا ! إنك لا تريد أن تفعل هذا
    Bunu yapmak zorunda değilsin. Open Subtitles بالله عليك, لا يجب عليك أن تفعل ذلك
    Bunu yalnız yapmak zorunda değilsin. Open Subtitles لا يجب عليك أن تفعل هذا لوحدك.
    Bunu yapmak zorunda. Open Subtitles يجب عليك أن تفعل هذا
    Bunu yapmak zorunda değilsin. Open Subtitles لا يجب عليك أن تفعل هذا
    Bunu yapmak zorunda mıydım? Open Subtitles هل كان يجب عليك أن تفعل هذا ؟
    Bunu yapmak zorunda değilsiniz. Open Subtitles لا يجب عليك أن تفعل هذا
    Benim için bunu yapmak zorunda değilsin. Open Subtitles لا يجب عليك أن تفعل هذا لأجلي
    Bunu yapmak zorunda değilsin. Open Subtitles لا يجب عليك أن تفعل هذا
    Hepimiz için doğru olanı yapmak zorundasın. Open Subtitles يجب عليك أن تفعل ما هو أفضل للجميع
    Yapmak istediğini yapmak zorundasın. TED يجب عليك أن تفعل ما تريده
    Bir şeyler yapmak zorundasın. Şuna bak yenge. Open Subtitles يجب عليك أن تفعل شيئاً
    Sanırım az bir miktarda olduğu için onu paradan bile saymıyorsun ama bunu yapmamalısın. Open Subtitles أخمن أنك حتى لا تعاملها كالنقود لأنها كمية صغيرة لكن لا يجب عليك أن تفعل هذا

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more