"يجتمع" - Translation from Arabic to Turkish

    • araya
        
    • toplanıyor
        
    • görüşüyor
        
    • buluşuyor
        
    • toplantı
        
    • görüşmek
        
    • arada
        
    • tanışmak
        
    • buluşacak
        
    • tanışacaksın
        
    • buluşmak
        
    • buluşur
        
    • toplanıp
        
    • toplanır
        
    • toplandığı
        
    Yılın bu zamanında, Boston çocukları bir araya gelir ve Yahudi çocukları döverlerdi. Open Subtitles في هذه الفترة المميزة من السنة حيث يجتمع أطفال بوسطن ليضربوا الفتى اليهودي
    Ben sizlerle daha iyi şartlar altında bir araya gelmek isterdim. Open Subtitles كنت أتمنى لو كان يجتمع لكم جميعا في ظل ظروف أفضل.
    YÖnetim kurulu bu Öğleden sonra saat 2 de toplanıyor. Open Subtitles المجلس يجتمع في الساعة الـ2 من عصر اليوم
    Pazar günleri de mi şehir dışından kişilerle görüşüyor? Open Subtitles أم أنه يجتمع مع أشخاص من خارج المدينة في أيام الأحد كذلك ؟
    Reese, Bay City'nin arka sokaklarında büyük uyuşturucu satıcılarıyla buluşuyor. Open Subtitles ريس يجتمع بأكبر تجار المخدرات في مدينة باي في جميع أنحاء الأماكن
    Yerliler büyük toplantı için bir araya geldiklerinde Geyik Kadın ormandan çıkıp fark edilmeden onların arasına karışırmış. Open Subtitles حين يجتمع الهنود معاً في المناسبات الاجتماعية تخرج المرأة الغزال من الغابة وتتسلل بينهم
    Şayet gördüğüm şey rüya değilse geri dönmeden önce onunla mutlaka tekrar görüşmek istiyorum. Open Subtitles إذا، عن طريق الصدفة، أنها لم تكن حلما، قبل أن ييف، أريد أن يجتمع لها مرة أخرى.
    Bu arada ekip hazır olana kadar siz gelenleri oyalayın. Open Subtitles في هذه الأثناء، قاوموهم حتى يجتمع الفريق ويكون جاهزاً للقتال
    Birisi ailenle tanışmak istiyorsa benim yaptığım gibi yap. Open Subtitles فقط تفعل ما أفعل عندما يقوم شخص ما يريد أن يجتمع عائلتي.
    Konsey bu akşam buluşacak, hükmümü sabah vereceğim. Open Subtitles المجلس سوف يجتمع هذا المساء سوف أصدر حكمي النهائي في الصباح
    Biriyle nasıl tanışacaksın? Open Subtitles كيف حالك؟ من المفترض أن يجتمع أي شخص هنا؟
    Görüyorsunuz, burada siyah insanların bir araya gelebileceği, dersler alabileceği bir tür topluluk merkezi oluşturmaya çalışıyoruz. Open Subtitles كما ترى، نحن نحاول إنشاء مركز تواصل حيث يمكن أن يجتمع السود لربما يحصلوا على فصول دراسية
    Ve şimdi cesaret ve erkeklik anlayışı birkaç punkçu arkadaşıyla bir araya gelip onları durdurmayacak kadar iyi huylu insanları... rahatsız ederek ortalıkta dolaşmak. Open Subtitles والان فكرته عن الشجاعة والرجولة أن يجتمع مع مجموعة من الأصدقاء التافهيين ويتجولوا ليضايقوا الناس
    Mahkeme Ulusal Komuta Otoritesinin emriyle 8 gün içerisinde toplanıyor. Open Subtitles هذا المجلس العسكرى يجتمع خلال ثمانية أيام بالأمر المباشر لسلطة القيادة الوطنية
    - Bugün büyük başlar toplanıyor evlat. Open Subtitles سوف يجتمع الكبار اليوم يا فتاة حسنا، سوف أستعد جيدا
    Şu anda Müdür Yardımcısı Kendall'la görüşüyor annenin buradan götürülmesini isteyecek. Open Subtitles هو يجتمع بالمساعد المدير كيندل الآن، وهو يعمل من أجل الإمتلاك أمّك أخذت.
    Belki mimarlarla, iç mimarlarla, buluşuyor ve yeni bir çevreci vampir barınağı inşa ediyordur. Open Subtitles ربما هو يجتمع مع المهندسين المعماريين ومصممي الديكور وهو يبني وكراً جديداً جميلاً لمصاصي الدماء
    Şu an biz konuşurken... .. Beşli Konsey, bu yaz Ateş Ulusu'na yapılacak saldırıyı planlamak için toplantı yapıyor. Open Subtitles ونحن نتكلم مجلس الخمسة يجتمع للتخطيط لغزو أمة النار هذا الصيف
    Ah, sana buluşmadan önce Benim görüşmek istediğini mi söyledi? Open Subtitles أطلب أن يكلمني قبل أن يجتمع بك؟
    Bütün bunlarla bir arada nasıl yaşıyabiliyorsun? Open Subtitles قولي لي كيف يجتمع في نفسك هذ العار مع هذه العواطف؟
    Gelip bizimkilerle tanışmak ister misin? Open Subtitles كنت تريد أن ينزل و يجتمع الجميع ؟
    "Kuzu" Philadelphia'da sizinle buluşacak ve fizikçinin izini sürüp bulacaksınız. Open Subtitles و سوف يجتمع الحمل بكم في فيلادلفيا و من هناك سوف تتبع و تسترد الفيزيائى
    Kendi hayvanının ruhu ile tanışacaksın ve o sana yol gösterecek. Open Subtitles سوف يجتمع روحك الحيوان وسوف تظهر لك.
    Benim bölgemde buluşmak isteyecek, büyük bir şov yapacak. Sende onu istiyorsun. Open Subtitles انه يريد ان يجتمع معي في ارضي ليجعل مني عبرة
    Ve inan bana, bir mesuliyet teşkil ettiğini düşünürse seninle buluşur. Open Subtitles وثِق بي، سوف يجتمع معك إن ظنّ أنك تشكّل خطراً.
    İnsanlar bir odada toplanıp konuşursa, gerçek er veya geç ortaya çıkar. Open Subtitles وعندما يجتمع الناس فى غرفه ويتكلمون الحقيقه أجلاً ام عاجلاً ستظهر
    Yönetim Kurulu haftada bir iki kez toplanır ve önemli meseleler tartışır. Open Subtitles يجتمع المجلس بالإجتماع مرة أو مرتين في الأسبوع ونناقش بعض الموضوعات الهامة
    İnsanların toplandığı yerlerde bulunur, ve genellikle odadaki en güçlü adamın elinde durur. Open Subtitles يكون متواجدً حيث يجتمع الناس ويكون في العادة ، في يد اقوى شخص في الغرفة

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more