"يجلبون" - Translation from Arabic to Turkish

    • getiriyorlar
        
    • getirirler
        
    • getirir
        
    • getiriyor
        
    • getirdiler
        
    • getirdiklerini
        
    • getiren
        
    • getirdikleri
        
    • getirsinler
        
    • getirebilme
        
    Tersanelere dönüştürüldü. Her sabah esir işçiler getiriyorlar. Open Subtitles تحول إلى مسافن وهم يجلبون العبيد للعمل كل صباح
    Evet, her çeşit şey getiriyorlar. Open Subtitles .. في الواقع انهم يجلبون الكثير من الاشياء معهم
    Bize getirirler, biz de tamir eder tekrar geri göndeririz. Open Subtitles الزبائن يجلبون محرّكاتهم، نصلحها لتعمل من جديد.
    Ekonomik şartları iyi olan birisi için yumurtlama dönemi, sadece teklikleri getirir. Open Subtitles من اجل واحده من الرفاهية الاقتصاديه, يجلبون العزاب فقط عند فتره الاباضه
    Çocuklar temel için taşlar getiriyor. kadınlar tuğla üretimi için su getiriyor, herkes kil zeminleri dökmek için birlikte çalışıyor. TED الأطفال يجلبون الحجارة للمؤسسة، النساء يجلبن الماء لصناعة الطوب، والجميع يعمل معا لقصف الأرضيات الطينية.
    Evet, tarihi değiştirdiler bu konudan pek hoşnut olduğum söylenemez fakat buraya düzen ve huzur getirdiler. Open Subtitles نعم، أنها تلعب بالتاريخ وأنا لست مسرور جدا حول ذلك، ولكنهم يجلبون السلام والنظام.
    Bir Beyaz saray mübaşiri doğu odasına bir yedek jeneratör getirdiklerini söylüyor. Open Subtitles لدي قائد في البيت الأبيض يقول أنّهم يجلبون مولّد احتياطي إلى الغرفة الشرقية
    Yabancı savaşçıları Irak'a getiren kişinin kişisel verilerini ele geçirdik. TED حصلنا على سجلات الموظفين الذين كانوا يجلبون المقاتلين الأجانب إلى العراق.
    Ayrıca şans getirdikleri yazıyor. Tıpkı İrlanda'daki cüce cinler gibi. Open Subtitles ويُقال أيضاً أنهم يجلبون الحظ السعيد مثل العفاريت للإيرلنديين
    Hasta insanlara çiçek ve hediyeler getiriyorlar. Open Subtitles هم يجلبون الزهور و هدايا أخرى لراحة المرضى
    Scott, dışarıdan mazot tenekeleri getiriyorlar. Open Subtitles سكوت ، انهم يجلبون الوقود الى داخل الفلة
    Ama burası bir çalışma kampı. Herkesi buraya getiriyorlar. Open Subtitles لكن هذا مخيم العمل هم يجلبون الكل إلى هنا
    Tehlikeli madde giysisi ve oksijen maskesini de getiriyorlar. Open Subtitles إنّهم يجلبون أيضاً بدلة وقاية من المواد الخطرة وأسطوانة أكسجين.
    Bu tür olaylarla her gün karşılaşıyoruz. Ambulansla bir yaralı getiriyorlar. Open Subtitles موظّفو الإسعاف يجلبون بعض الضحايا
    Tıka basa dolu kamyonlarla eve yaklaşırlar beraberlerinde pahalı antikalarını ve sıradan hayallerini getirirler. Open Subtitles يحملون أغراضهم في شاحنات للتحميل يجلبون معهم تحفهم الغالية وأحلام عادية
    Kuryelerimiz her zaman taş getirirler. Open Subtitles لدينا مبعوثين يجلبون الأحجار الكريمة طوال الوقت
    Sadece bana bulaşıkları getirirler. Open Subtitles إنهم , كما تعلمين , يجلبون لي الصحون فحسب
    Örneğin, insan yerleşimcileri adalara köpekler, kediler ve kaçak kemirgenler getirir. TED على سبيل المثال، المستوطنون البشريون يجلبون الكلاب، القطط، والقوارض المتخفية إلى الجزر.
    Christie Caddesi'nde iki kardeş kaçakları getiriyor. Open Subtitles أخوين في شارع كريستي يجلبون مهاجرين غير شرعيين
    Hastalık, suç ve fahişelik getirdiler. Open Subtitles انهم يجلبون الأمراض,الجريمة و الدعارة
    Onları zayıflatamadığınızı kanıtlamak için civardaki bütün Mekanikleri ve uzay araçlarını buraya getirdiklerini ve ellerinde kalan her türlü malzemeyi size saldırmak için bir araya topladıklarını öğrendik. Open Subtitles لقد علمنا بأنهم يجلبون كل "ميك" و"بيمر" سليمة إلى هذه المنطقة ويجمعون كل ما لديهم من موارد
    Buraya Dünya'dan birilerini getiren ve onları anıtlar yapmaya zorlamayan bir Goa'uld. Open Subtitles والجواؤلد لا يجلبون التاوري إلى هذا العالم دون إجبارهم على بناء نصب تذكارية
    Askerlerin savaştan ortak olarak getirdikleri şey bu kılıçlarmış. Open Subtitles في جهة المحيط الباسفيكي و من الشائع أن الجنود يجلبون التذكارات من أرض المعركة
    Oda servisini arasan da bize şampanya ile çilek getirsinler. Open Subtitles لما لا تتصل بخدمة الغُرف و تدعهم يجلبون لنا بعض الشامبانيا و الفراولة
    Potansiyel olarak spor bölümümüze çok büyük müşteriler getirebilme ihtimalleri var. Open Subtitles قد يجلبون أسماء كبيرة لقسم الرياضة

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more