"يحوي على" - Translation from Arabic to Turkish

    • var
        
    Kötü haberse röntgen çektik ve vücudunuzda garip bir iskelet adam var. Open Subtitles الخبر السيئ أننا صورناك بالأشعة وجسمك يحوي على هيكل عظمي مخيف لرجُل
    Demek istediğim, biranın içinde su var. TED اعني .. ان شراب الشعير يحوي على المياه ..
    Ve burada, bu postere bakarsaniz, Bati kulturunun bvutun ziynetleri var. TED لذا عندما تنظرون الى هذا الاعلان تجدونه يحوي على خدع الثقافة الغربية
    İşte ileri nesil bir ofis kompleksi panoramic okyanus ve şehir Klübü manzarası var. Open Subtitles هذا المكتب الهائل يحوي على محيط آخذاذ ومناظر البلدة الرائعة
    İngiltere'de 500. Her birinde 20.000 Triffid var. Open Subtitles في انجلترا , 500 كل واحد يحوي على 20,000 من الترايفد
    Ama bu katil balina sürüsünde çok özel bir dişi var. Open Subtitles لكن هذا القطيع من الحيتان القاتلة يحوي على أنثى استثنائية
    Garip fantastik haritaları barındıran kadim bir koleksiyon var. Open Subtitles يحوي على مجموعةٍ قديمة من الخرائط، خرائطغريبةورائعة.
    Kapağındaki şu içme deliği var ya... Open Subtitles تعلمين ماذا؟ هذا الغطاء، غطاء الشرب الذي يحوي على ثقب؟
    Şu kapak var ya, deliğin içindeki akıtmayan kapak. Open Subtitles تعلمين ماذا؟ هذا الغطاء، غطاء الشرب الذي يحوي على ثقب؟
    Burada bütün Harvard Hukuk Fakültesi öğrencisinin dosyası var. Open Subtitles هذا المكتب يحوي على كلّ ملفات الطلاب الذين قد درسوا في هارفرد
    Hapishane raporu artı benim araştırmam var. Open Subtitles يحوي على تقرير السجن بالاضافة الى تحقيقي الشخصي
    Orada, bize düğün hediyesi olarak aldıkları Santangelo marka cam bir kâse var. Open Subtitles هنا صندوق يحوي على وعاء سانت انجلو الزجاجي احضره ليكون هدية زفافنا
    Ben nitrat var diye domuz yemem. Open Subtitles - انا لا اكل المقدد,لانه يحوي على النترات
    Kitapta binlerce büyü var. Open Subtitles الكتاب يحوي على الالاف من التعاويذ
    Bu pastanın içinde sebze var yahu. Open Subtitles هذا الكعك يحوي على خضار بداخله
    GPS'i var. Eğer Malcolm onun izini sürerse hepimiz... Open Subtitles إنه يحوي على ال " جي بي إس" وإذا تتبعه مالكوم سوف نكون جميعاً
    Gömleğimin düğmeleri var diye mi? Open Subtitles لان قميصي يحوي على أزرار ؟
    Hoş bir zencefil sertliği var. Open Subtitles يحوي على كميه زنجبيل جيده
    Bir şartı var. Open Subtitles إنّه يحوي على أمر رسمي.
    İçinde bir sürü gizli sır var. Open Subtitles يحوي على جميع الأسرار

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more