"يخطئ" - Translation from Arabic to Turkish

    • hata
        
    • yanlış
        
    • yanılmaz
        
    • ıskalamaz
        
    • berbat
        
    • ıskalar
        
    • kaçırır
        
    • yanılmadı
        
    • hatayı
        
    • yanlışlık
        
    • yanılabilir
        
    • yanılmamıştım
        
    Düşmanı hata yaparken asla rahatsız etme. Görgüsüzlük olur. İyi bir mevki değil. Open Subtitles لا تقاطع عدوك أبدا عندما يخطئ , ذلك سلوك سئ
    Tabi, santral hata yapabilir ama bu 100 kere de olmaz ki canım. Open Subtitles يمكن لعامل البدالة أن يخطئ مرة لكن مستحيل أن يخطئ مئة مرة
    Belki de yanlış saymaktan korkuyordur. 5 tane sayacak ya. Open Subtitles لعله يخشى أن يخطئ العد ستعد حتى تصل للأمر الخامس
    Siyahların sıklıkla beyazları yanlış teşhis ettiğine dair bir çalışmaya rastladınız mı? Open Subtitles هل رأيت دراسات أن الأسوَد عادةً قد يخطئ في المشتبهين بهم البيض؟
    Abiniz hak ettiğinizi düşünüyor ve bilirsiniz ki o asla yanılmaz. Open Subtitles شقيقك يعتقد كذلك، وكما تعرفين، هو لا يخطئ ابدا.
    O kadar yemek yeme tecrübesi olan birinin böyle bir hata yapması ilginç. Open Subtitles لا أصدّق بأنه مع هذه الخبرة الواسعة، ما زال الإنسان يخطئ هكذا
    Çünkü ben bir doktorum. Biz hata yaptığımızda, insanlar ölür. Open Subtitles لأنني طبيبة لأنه عندما يخطئ الأطباء يموت الناس
    Kim böyle bir hata yapacak kadar salak olabilir ki? Open Subtitles الآن من يريد ان يكون أخرسَ بما فيه الكفاية لعمل يخطئ مثل ذلك؟
    Çünkü ben bir doktorum. hata yaptığımızda insanlar ölür. Open Subtitles لأنني طبيبة لأنه عندما يخطئ الأطباء يموت الناس
    Mello bize bir buçuk yıl önce katıldığından beri hiç hata yaptı mı? Ama... Open Subtitles منذ أن انضم لنا ميلو من سنة ونصف ، لم يخطئ أبداً
    İnsan bazen partnerini seçerken hata yapabilir. Open Subtitles أحياناً قد يخطئ الشخص في إختيار شريك الحياة
    Geri zekalı bir öğrenci varmış... kelimeleri hep yanlış telaffuz edermiş, ve öğretmeni çocuğun babasına :..... Open Subtitles كان لديه طالب معوق خلقيا الذي يخطئ بلفظ الحروف المعلم قال لوالد الطفل:
    Geçmişte bir sürü imkansız sorunu çözmüştü ve şu ana kadar yanlış olduğu kanıtlanmadı. Open Subtitles كل الحالات الغامضة التي تولاها لم يخطئ في واحدة منها
    Rafael harika bir seçim. Zeki olan, harika çocuk. yanlış yapmaz. Open Subtitles إختيار جيد , ذلك المسمى رافييل الذكي الوسيم , شاب رائع لا يخطئ
    Benim de erkek arkadaşlarım oldu. Eşcinsel radarım asla yanılmaz... Open Subtitles لقد رافقت فتية من قبل لكن حدسي لا يخطئ مطلقاً أو تقريباً
    İçimden bir ses bu kadının kötü bir haber olduğunu söylüyor ve içimdeki ses asla yanılmaz. Open Subtitles حسناُ، حدسي يقول لي أنّ تلك المرأة سيئة وحدسي لا يخطئ
    General asla yanılmaz o yüzden askere ihtiyacım var. Open Subtitles وهو لا يخطئ لذلك انا احتاج جنودا
    Bir daha ıskalamaz. Open Subtitles انبطحوا، لن يخطئ في المرة القادمة
    DJ şarkı listesini berbat edebilir. Open Subtitles أحيانا يخطئ مقدم الاغاني في قائمة الأغاني.
    Askeri eğitimi olan bir adam nasıl olurda, kısa namlulu av tüfeğiyle ıskalar? Open Subtitles كيف لرجل لديه تدريب عسكري أن يخطئ برمية من مسدّس؟
    İnsanlar ağzından kaçırır, en güvendiğin dostların bile. Open Subtitles يخطئ الناس أحياناً وحتى أكثرهم ثقه
    Bilgisayar asla yanılmadı. Open Subtitles لم يخطئ الحاسب أبدا
    Yalnızca çılgınlar aynı hatayı iki kez yapar. Open Subtitles فقط الرجل المجنون هو الذى يخطئ نفس الخطأ مرتين
    Bu kadar insan nasıl yanlışlık yapar ki ? Open Subtitles كيف يمكن أن يخطئ كل هذا العدد من الناس؟
    İnsan yanılabilir. Open Subtitles الرجل يمكن أن يخطئ
    Hayatımda hiç bu kadar yanılmamıştım! Open Subtitles لم يخطئ ظني هكذا في حياتي قبلًا.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more