"يخطف" - Translation from Arabic to Turkish

• kaçırıp
• kaçırıyor
• kaçıran
• kaçırdı
• kaçırmadı
• kaçırır
• çalıyor
• kaçırma
• kaçırmaya
• alıyor

İkinizin de iyi olmasına sevindim, ama hiç kimse benim adamlarımı... kaçırıp, alıkoyamaz. Bu işin peşini bırakmam.
حسناً ، أنا مسرور لأنّكما بخير، ولكن لا أحد يخطف جماعتي ويحتجزهم، سأضع حدّاً لهذا

Bir çocuğun hayatı tehlikede ve o adam her kimse başka bir çocuğu kaçırıp öldürebilir.
حياة الصبي على المحك ويمكن لهذا الرجل أن يخطف طفلاً آخر ويقتله.

Bu katil, kurbanlarını kalabalık yerlerden kaçırıyor ve ormana atıyor.
هذا القاتل يخطف ضحاياه منم اماكن عمومية ويرميهم في الغابات

Yani bu insanları kaçıran her kimse önce felç ediyor.
مما يعني أنّ من يخطف هؤلاء الناس يشل حركتهم أولاً،

Ama eğer yıldıza sahiptiyse, neden Sumaru'yu kaçırdı?
ولماذا يخطف سومارو بما أنه يمتلك النجم ؟

Daha önce hiç aynı anda iki kadın kaçırmadı ama.
مع ذلك,فهو لم يخطف أكثر من إمرأة بنفس المرة

Onun türü sizin gibi insanları kaçırır ve köle yapmak üzere diğer gezegenlere götürür!
انه من النوع الذي يخطف الناس مثلكم ويأخذهم الى عالم آخر ليستعملهم كعبيد

Kahrolası uzaylı otopsisi bütün manşetleri çalıyor.
تشريح الكائن الفضائي اللعين هو الذي يخطف الأضواء.

Bu bir kaçırma değildi adam kendisi dışarı çıkmıştı, Peki gecenin bir saati dışarıda ev kıyafetleriyle ne yapıyordu?
نعم ان كان لم يخطف فلماذا يتواجد فى منتصف.. فى ارض الجولف مرتديا معطفه فوق ملابس لندن

Hasta sapığın teki bu zavallı küçük adamı kaçırmaya çalıştı.
احد المنحرفين هنا كاد ان يخطف الصغير

İşte bu yüzden bir nükleer denizaltı kaçırıp asi bir yabancı politika izlemeye kalkışmazsın ya.
هذا هو السبب الذي يمنع الشخص من أن يخطف غواصه نوويه ومحاولة إجراء سياسات خارجية مارقة

Genç, bekâr, çekici kadınları kaçırıp bir hafta boyunca hatta bazen aylar boyunca hapsediyor.
إنه يخطف الشابات العازبات والجذابات ويبقيهم أحياناً لأسبوع، وأحياناً لشهر

Şarkıyı kaçırıp kendi yolculuğuna çıkardı.
.كأنه يخطف الأغنية .أنه في رحلته الخاصة بهِ

Rastgele insanları kaçırıyor ve ceset parçalarını terk edilmiş yerlere saçıyor.
انه يخطف أناسا عشوائيين و يترك جثثهم في مناطق مهجورة من المدينة لقد أعاد الكرة ليلة أمس

Oğlun bir gangster. Para için insanları kaçırıyor!
ابنك رجل عصابة يخطف الناس من أجل المال

Seri katil Los Angeles'ın orta yerinde cinayet işliyor, küçük bir kızı kaçırıyor, ve işte buradayım.
قاتل متسلسل يقتل (فيمنتصف(إلإيه , يخطف فتاة صغيرة و ها أنا هنا

Tabii bir kızı ve domuzu kaçıran adama göre haklısın.
حسناً، الشاب الذي يخطف الفتيات و الخنازير

Çocuk kaçıran adamlar on yıl yattıktan sonra serbest kalmalı mı?
هل يجب أن يتم إطلاق سراح الرجل الذي يخطف طفلة بعد عشر سنين؟

Salazar sevgilimi kaçırdı.
سالازار يخطف فتاتي نعم اعرف , اسف على هذا

Peki o zaman neden sadece çocuğu kaçırmadı?
حسنا,لماذا لا يخطف الاطفال فقط إذن؟

- İhtiyar bir kadını kim kaçırır?
فربما خطفوها ومن يريد ان يخطف امرأة عجوز

İtalyanlar topu çalıyor ve sağ kanada doğru aktarıyorlar.
يخطف الإيطالي الكـرة ويُمـرّرها إلى الجناح الأيمّن

Belediye başkanını kaçırma işini planlayan ben değil miydim?
ألست انا الوحيد الذى يمكنه أن يخطف رئيس البلدة؟

ROCKET: Daha çok yoldan kaçırmaya benziyor!
إنه أشبه يخطف في الطريق

İlk başta uygun olan kimse onları alıyor sandım.
في البداية ظننت فقط انه يخطف ايا كان متوافرا