"يذكره" - Translation from Arabic to Turkish

    • bahsetmedi
        
    • hatırlatan
        
    • hatırlatacak
        
    • hatırlatıyor
        
    • hatırlatıyormuş
        
    • anımsattığını
        
    • yazıldığına
        
    Eğer kutu bu kadar önemliyse, sana neden hiç bahsetmedi? Open Subtitles لمـاذا لـم يذكره لك ... ؟ لا أظنـه أعجـب بـي كثيـراً
    Pierre bundan bahsetmedi. Open Subtitles وهو مالم يذكره بيري
    Onu hatırlatan hiçbir şey. Çocuklar bile. Open Subtitles لا شيء مما يذكره بزوجته الراحلة حتى الأطفال.
    Ona memleketini hatırlatacak bir şeye ihtiyacı vardı. Open Subtitles لقد احتاج ما يذكره بدياره فحسب
    Evet, ama senin burada bulunman onun nasıl herşeyi... yüzüne gözüne bulaştırdığını hatırlatıyor. Open Subtitles نعم لكن وجودك هنا يذكره كيف انه يفوت كل شيء انه يشعر انه يخذلك
    Yok canım, taksilere bayılır o. New York'u hatırlatıyormuş. Open Subtitles لا، هو يجب ركوب التاكسي يذكره بالتفاحة الكبيرة
    Çalıştığın yerin bir Türk hapishanesini anımsattığını, tesadüfen anlatan birine oraya koyması için biraz para verdim de! Open Subtitles لقد دفعت لأحدهم مالاً لكي يضعه هناك و هو من أخبرني بأن المكان الذي تعمل فيه يذكره بسجن تركي
    Hayır, hiç bahsetmedi. Open Subtitles كلا, لم يذكره أبداً
    Bana da senden bahsetmedi. Open Subtitles ولم يذكره لي , ايضاً
    Neden kimse bundan daha önce bahsetmedi? Open Subtitles لما لم يذكره أحد من قبل؟
    Eğer o kadar harikaysa neden Boots ondan hiç bahsetmedi? Open Subtitles ولهذا أذا كان جيداً إلى هذا الحد لماذا لم يذكره (بوتس) أبداً؟
    Dırdır eden bir kız arkadaş, ağlayan bir bebek belki, ona ne kadar sefil bir hayatı olduğunu hatırlatan bir şeyler. Open Subtitles حبيبة مزعجة طفل يبكي ربما شيء يذكره كم ان حياته تعيسة
    Oranın işe nasıl başladığını hatırlatan bir yer olduğunu söyler. Open Subtitles انه يقول انه المكان الذي يذكره ببداياته
    Üvey babam Clint Yılbaşı'nı ticaretleştirilmesini hatırlatan her şeyi atıyordu. Open Subtitles زوج أمي (كلينت) جعلنا نتخلص من أي شيء يذكره ببضائع عيد الميلاد
    Jax, Otto için bir paket hazırlatıyor ve içine Luann'i hatırlatacak bir şey eklersek iyi olur diye düşündüm. Open Subtitles (جاكس) يريد عمل طرد عناية ل(أوتو), و و كنت أفكر أنه من الجيد أن يكون فيه شيء يذكره ب(لوان).
    İçine, Luann'i hatırlatacak bir şeyler koymak iyi bir fikir olabilir. Luann'in parfümü. Open Subtitles " قد يكون جميلاً تضمن شيء يذكره بـ " لوان
    Eşini hatırlatacak bir yerde yaşamayı istemedi. Open Subtitles لا يريد أن يعيش في مكان يذكره بها
    Bu dünyada kötülüklerle ve kederle iç içe olduğumuzu ona hatırlatıyor. Open Subtitles فإن ذلك يذكره بأن مشاكله وكروبه هما النتيجة المنطقية التي يجب توقع حدوثها في هذا العالم
    Ama Parklife'ı çok seviyor... çünkü ona Corfu'daki tatilini hatırlatıyor. Open Subtitles ولكن كان يحب فرقة بارك لايف لأنه يذكره هذا عطلة ما كان له في كورفو
    O dövmeden nefret ederdi. Çıkardığı tüm sorunları hatırlatıyormuş. Open Subtitles وقال انه يذكره من كل المتاعب التي تسبب بها.
    Bu yer ona evini hatırlatıyormuş. Open Subtitles هذا المكان يذكره بالوطن
    Çalıştığın yerin bir Türk hapishanesini anımsattığını, tesadüfen anlatan birine oraya koyması için biraz para verdim de! Open Subtitles لقد دفعت لأحدهم مالاً لكي يضعه هناك و هو من أخبرني بأن المكان الذي تعمل فيه يذكره بسجن تركي
    Doğrusunu isterseniz McMurphy... burada yazıldığına... göre... onların fikri... Open Subtitles لأكون صريحا معك يا ماكميرفي .. ما يذكره التقرير هنا انك انهم يظنون

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more