İşlemediği bir suç yüzünden, vücudundan 50 bin volt geçecek. | Open Subtitles | و سيسري 50 ألف فولت في جسده لجريمة لم يرتكبها |
Evinden alındı ve 14 yıldır hapishanede işlemediği bir suç yüzünden. | Open Subtitles | أخذ من بيته .ووضع بالسجن لأكثر من 14سنه لجريمه لم يرتكبها |
Evet, öyle, ama işlemediği bir suçtan dolayı hapiste üç yılını harcadı. | Open Subtitles | أجـل، لكنّه قضـى قرابة الثلاث سنوات في السجن بسبب جريمة لم يرتكبها |
Bana izin verirseniz Amiral, anladığım kadarıyla, bir grup savaşçının... geminize çıkmasını sağlamış, ama bu kendinin suç işlediği... | Open Subtitles | إذا سمحت لي، أدميرال كما فهمت، يسمح لمجموعة من القياد على متن سفينة الخاص بك، ولكن نفسه لم يرتكبها |
- Bunun için önce bir suç işlemen lazım ki hastam hiçbir şey yapmadı. | Open Subtitles | الانتكاسة تعني الجنحة الاولى والتي لم يرتكبها مريضي |
Burada sizden yardım rica ediyorum çünkü masum bir adamın yapmadığı bir şey yüzünden öldürülmesini düşünemiyorum. | Open Subtitles | أنا هنا أطلب مساعدتك لأنني لا أظن أنه يجب أن يُعدَم رجل مظلوم بسبب جريمة لم يرتكبها |
Üzgünüm ama işlemediği bir suç yüzünden bir adamı hapse tıkmış olabilirim. | Open Subtitles | لكن ربما أكون قد سجنت الشخص الخطأ من أجل جريمة لم يرتكبها |
Ve oğlunuzun işlemediği bir suç nedeniyle hapse girdiğine inanıyoruz. | Open Subtitles | أن ابنك قضى وقتاً في السجن بسبب جريمة لم يرتكبها |
İşlemediği bir cinayet için suçlandı ve idama mahkum edildi. | TED | لقد كان متهماً في جريمة لم يرتكبها وقد حُكم عليه بالإعدام شنقاً. |
78 yaşında idi. İşlemediği bir suçtan dolayı 37 yılını Louisiana Devlet Cezaevi'nde geçirdi. | TED | في سجن ولاية لويزيانا لجريمة لم يرتكبها |
Babam işlemediği bir suç yüzünden 15 yıl içerde yattı. | Open Subtitles | مات والدي منذ 15 عام بسبب جريمة لم يرتكبها |
Babam işlemediği bir suç yüzünden 15 yıl içerde yattı. | Open Subtitles | مات والدي منذ 15 عام بسبب جريمة لم يرتكبها |
Bundan 17 gün sonra kardeşimi elektrikli sandaliyeye bağlayacaklar... işlemediği bir suç yüzünden vücuduna 50.000 volt gönderecekler. | Open Subtitles | بعد 17 يوم من الآن سيربطون أخي في كرسي كهربائي و سيسري 50 ألف فولت في جسده لجريمة لم يرتكبها |
bu adam,babamın tersine, işlemediği bir suçtan kendini hapiste bulan aşağılık bir suçlu. | Open Subtitles | و الذي كأبي ضحية مجرمين و تصادف وجوده في السجن على جريمة لم يرتكبها |
Nişanlım işlemediği bir cinayet için kuşku altında. | Open Subtitles | ان خطيبى تحت الأشتباه على جريمة لم يرتكبها |
Kardeşim kasten değiştirilmiş deliller yüzünden işlemediği bir suçtan dolayı elektrikli sandalyeye götürülecek. | Open Subtitles | أخي يواجه الموت بالكرسي الكهربائي تم القبض عليه لجريمة لم يرتكبها |
Bu adam işlemediği bir suçtan ötürü ömrünün 10 yılını mapusta geçirdi. | Open Subtitles | هذا الرجل أمضى عشر سنوات في السجن بسبب جريمة لم يرتكبها |
Babam da onu yaptığı bu şeylerden ve işlediği suçlardan dolayı acımasızca döverdi. | Open Subtitles | وكان والدي، يضربه بلا رحمة... لقيامه بإفتعال المشاكل دائماً... وجرائمه التي كان يرتكبها. |
Evet çünkü o yapmadı. | Open Subtitles | أجل، لكن هذا لأنه لم يرتكبها |
Burada sizden yardım rica ediyorum çünkü masum bir adamın yapmadığı bir şey yüzünden öldürülmesini düşünemiyorum. | Open Subtitles | أنا هنا أطلب مساعدتك لأنني لا أظن أنه يجب أن يُعدَم رجل مظلوم بسبب جريمة لم يرتكبها |
Bir insanın yapabileceği vahşetten dolayı şaşırmış olmalısınız. | Open Subtitles | ستتفاجئ بمقدار الفظاعة التي يستطيع الأنسان أن يرتكبها |
Bir adamın işleyebileceği en büyük suçu bilir misin? | Open Subtitles | هل تعلمى أسوأ جريمة يمكن للرجل أن يرتكبها ؟ |