"يرحلوا " - Translation from Arabic to Turkish

    • gitmelerini
        
    • gitmesini
        
    • gitsinler
        
    • gitmiyorlar
        
    • gitmeyecekler
        
    • gitmek
        
    • giderler
        
    • gitmezler
        
    • gidene
        
    • onlar terk
        
    • gitmemişler
        
    • gitmezlerse
        
    Evet, birkaç gazeteci dallama. Basıp gitmelerini, yoksa polisi çağıracağımı söyledim. Open Subtitles نعم، أوغاد من الصحف قلت لهم أن يرحلوا وإلا فسأتصل بالشرطة
    İnsanların kendini hasta hissedip, dönüp gitmelerini istemiyorum. Open Subtitles لا أريد من النّاس أن يشعروا بالتعب ومن ثمّ يرحلوا..
    Yönetimi için orada olmazsanız Khaleesi korkarım sahipler saklanıp saldırganların gitmesini bekler ve sonra da çıkıp kontrolü ellerine alırlar. Open Subtitles دون وجودك هناك للحكم كاليسي أخشى أن السادة ببساطة سيزيدون وقتهم في انتظار الغزاة أن يرحلوا ليستعيدوا السيطرة
    gitsinler. Nereye giderler bilmem, ama gitsinler. Open Subtitles يجب أن يرحلوا، لا أعرف إلى أين فقط يرحلوا
    - Hiçbir yere gitmiyorlar. Open Subtitles ـ إنهم لن يرحلوا ـ ألقى سلاحك أيها الملعون
    Asla gitmeyecekler sandım. Open Subtitles لقد اعتقدت ان هؤلاء الناس لن يرحلوا من هنا
    gitmek zorundaydılar. Güçten birliğe, birlikten inanca. Open Subtitles يجب أن يرحلوا إن القوة تأتي من الوحدة و الوحدة من الإيمان
    Birisiyle tanışırım, adını öğrenirim, iki kelime ederim, ve giderler. Open Subtitles أقابل أشخاص اعرف اسمهم, نقل كلمة. ثم يرحلوا
    Yani onlarla şimdi yüzleşmezsem hayatta gitmezler. Open Subtitles -لا ستخربي كل شيء أعني أن لم نواجههم الآن هم لن يرحلوا
    Herkes evimde olduğu zaman gitmelerini istedim. Open Subtitles كل ما أعرفه أنّهم حين يكونون جميعاً في منزلي أريدهم أن يرحلوا
    Parayı bırakıp gitmelerini söyle. Open Subtitles أخبرهم أن يتركوا المال و يرحلوا
    Lütfen onlara gitmelerini söyle. Open Subtitles فقط أخبرهم أن يرحلوا من هنا أرجوك
    Bütün bu insanların uzaklara gitmesini istiyorum. Open Subtitles أريد كل هؤلاء أن يرحلوا
    Onların gitmesini istiyorum. Open Subtitles أريدهم بأن يرحلوا
    Bu adamları bırakın gitsinler, olur mu? Open Subtitles أنت تستطيع أن تترك هؤلاء الفتيان يرحلوا
    - Bırak onları gitsinler! Bırak onları gitsinler hemen! Open Subtitles دعهم يذهبوا ، دعهم يرحلوا الآن
    - Hiçbir yere gitmiyorlar. Open Subtitles ـ إنهم لن يرحلوا ـ ألقى سلاحك أيها الملعون
    Tamam, beni öldürme ama annemlerin uçuşu iptal edilmiş ve pazar akşamına kadar gitmiyorlar. Open Subtitles حسناً ، لا تقتلني رحلة والدي ألغيت ولن يرحلوا الآن حتى ليلة الأحد
    Şimdi hiç gitmeyecekler. Anneni çağırmalısın, gelsin ve bizi kurtarsın. Open Subtitles لن يرحلوا أبداً الآن، اتصل بأمّك الآن لتأتي وتأخذنا
    Her neyse, Glossnerlar elektriği kesince gitmek zorunda kalır. Open Subtitles على أي حال، يفترض أن يرحلوا عندما نقطع التيار الكهربائي
    Asla gitmezler. Open Subtitles لن يرحلوا أبداً
    Zor zamanlar geçirdiğimizi biliyorum ama devlet, onlar gidene kadar işe başlayamayacağımızı söyledi. Open Subtitles أعرف بأنها أيام صعبة، ولكن أخبرتنا الولاية حتى يرحلوا لا يمكننا البدء في العلم
    Onları köşeye sıkıştırabilirsin ama onlar terk etmeyecekler, Jerry. Open Subtitles يمكنك أن تكدّسهم عند الزاوية ولكنهم لن يرحلوا يا جيري.
    Daha gitmemişler. Open Subtitles لم يرحلوا إذن ؟
    Ya gitmezlerse ne olacak? Open Subtitles وماذا إذا لم يرحلوا ؟

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more