Ama annem ve babam bizden binlerce mil uzakta yaşıyor ve bu yüzden birbirlerini çok sık göremiyorlar. | TED | لكن والدي يعيشان على بعد آلاف الاميال لهذا لا يرون بعضهم كثيرا |
Fakat ertesi sabah hala birbirlerini orada görünce yeni bir bilgiye ulaşıyorlar. | TED | ولكن حينما يرون بعضهم بأنهم مازالو هناك في الصباح التالي كان كل منهم قد اكتسب معلومات جديدة |
Çoğu yabancı aslında birbirlerini gördükleri ilk üç, dört veya beş kez birbirleriyle konuşmuyorlar bile. | TED | معظم الغرباء لا يتحدثون حتى مع بعضهم البعض في أول ثلاثة أو أربعة أو خمس مرات يرون بعضهم بعضاً. |
Arkadaşlar birbirlerini görür, ve birbirlerine çiçek alınca mutlu olurlar. | Open Subtitles | الأصدقاء يرون بعضهم ويكونوا سعداء عندما يُهادوا بالزهور |
Onlar ev arkadaşı zaten bütün gün birbirlerini görüyorlar. | Open Subtitles | لكنهم شركـاء سكـن اقصـد , بـ انهم يرون بعضهم البعض دائمـا |
Birbirimize aşığız diyen çoğu insan gibi değil birbirlerini çoğu zaman görmezlerdi. | Open Subtitles | ليس كمعظم الناس الذين يقولون أنهم يحبون بعضهم وثم لا يرون بعضهم بعد ذلك مجدداً |
Sahne grafiklerini ve oyuncu hareketlerini yöneten C64 sayesinde kullanıcının yerini birbirlerini görebilme özelliğini, skorları ve birçok şeyi halledebiliriz. | Open Subtitles | وال"سي64" يمكنه ادارة المشاهد الخلفية وحركة اللاعب ويمكننا ان ندير موقع المستخدم ما إذا كانوا او لم يكونوا يرون بعضهم |
Bu Dünyaların tamamı uzayda aynı yerde ama farklı sıklıklarda titreştikleri için birbirlerini göremiyorlar. | Open Subtitles | وكل هذه الكواكب تحتل نفس المكان بالفراغ لكنها تهتز بتردد مختلف فلا يرون بعضهم البعض |
Bir daha birbirlerini görüp görmeyeceklerini. | Open Subtitles | إنهم ربما لن يرون بعضهم مرة أخرة |
Ama birbirlerini çok fazla görüyorlar. | Open Subtitles | و لكنهم يرون بعضهم البعض أكثر فأكثر |
Onlar birbirlerini görmüyor. | Open Subtitles | إنهم لا يرون بعضهم |
Bu Marshall ve Lily'nin ayrıldıktan sonra birbirlerini ikinci görüşleriydi ama çok ta kötü sayılmazlardı. | Open Subtitles | كانت هذة المرة الثانية (مارشل) و (ليلى) يرون بعضهم منذ الإنفصال ولكن للحق لم تكن بهذة الغرابة |
- birbirlerini görebilirler mesela. | Open Subtitles | ربما قد يرون بعضهم البعض حقًا |