| Ray Keene telefon açtı. Başkanın hedef olduğunu söyledi. Seninle konuşmak istiyor. | Open Subtitles | راي كين على الهاتف يقول أن الرئيس ليس الهدف و يريد أن يتكلم معك |
| -NTAC oğlumla ne konuşmak istiyor? | Open Subtitles | في ماذا يريد أن يتكلم الأمن القومي مع أبني ؟ |
| Bu nazik beyefendi seninle konuşmak istiyor, John. | Open Subtitles | هذا الرجل اللطيف يريد أن يتكلم معك يا جون |
| Rocky Balboa, dışarda seninle konuşmak isteyen bir adam var. | Open Subtitles | روكى بالبوا ،هناك رجل بالخارج يريد أن يتكلم معك |
| Bir daha konuşmak istemiyor. Cidden. Konuşması bitti. | Open Subtitles | هو لا يريد أن يتكلم ثانية, بالفعل لقد نُفذ الأمر, لقد ترك البناية, حسنٌ ؟ |
| Doktor Jones, bugün neler olacağıyla ilgili hastanın ailesiyle konuşmak istiyor. | Open Subtitles | الدكتور جونز يريد أن يتكلم لاقاربه لمناقشة ما سيحدث اليوم |
| Max öğle yemeğine gelip sergi hakkında konuşmak istiyor. | Open Subtitles | ماكس يريد تناول الغذاء اليوم - يريد أن يتكلم عن معرض آخر - |
| Benimle on dakika içinde konuşmak istiyor. | Open Subtitles | يريد أن يتكلم معي بعد 10 دقائق |
| İngiliz komutanla konuşmak istiyor. | Open Subtitles | يريد أن يتكلم مع القائد البريطاني |
| Kadeh kaldıralım, gelinin babası konuşmak istiyor. | Open Subtitles | النخب والد العروس يريد أن يتكلم |
| Seninle bir "kreşe" hakkında konuşmak istiyor. | Open Subtitles | يريد أن يتكلم معك بشأن دار حضانة |
| Kim olacak, büyük bay Brown. Seninle konuşmak istiyor. | Open Subtitles | انه (براون) بجلالة قدره , و هو يريد أن يتكلم معك |
| Birisi seninle konuşmak istiyor. | Open Subtitles | هنا من يريد أن يتكلم معك |
| Hayır. Annem hakkında konuşmak istiyor. | Open Subtitles | لا, يريد أن يتكلم عن أمى |
| Yalnız konuşmak istiyor. | Open Subtitles | إنه يريد أن يتكلم معي بمفردنا |
| Boyd Crowder hakkında konuşmak istiyor. | Open Subtitles | يريد أن يتكلم معك حول (إطلاق نار (بويد كرودر |
| Affedersin... şu tarafta seninle konuşmak isteyen biri var. | Open Subtitles | المعذرة جوني هنالك أحد ما يريد أن يتكلم معك |
| Thor adına şimdi olanları konuşmak isteyen biri var mı? | Open Subtitles | هل هناك أى شخص يريد أن يتكلم عن ما بحق ثور قد حدث الآن؟ |
| Sorun değil. Sizinle konuşmak isteyen bir arkadaşım var. | Open Subtitles | لا مشكلة، عندي صديق يريد أن يتكلم معك. |
| Kimse konuşmak istemiyor. Derinlerde bir şeyler var ama ne? | Open Subtitles | لا أحد يريد أن يتكلم هناك شيء يدار بالخفاء |
| Bir şeyler biliyor fakat konuşmak istemiyor. | Open Subtitles | يعرف شيئاً لكن لا يريد أن يتكلم |
| George! - Goerge'la konuşmak istemiyor. | Open Subtitles | إنه لا يريد أن يتكلم مع (جورج) أيتها البلهاء |