Sanatçının üzerindeki spot ışığı odaklanmanıza yardım eder. | TED | ان تسليط الضوء على الفنان هو الذي يساعدك على التركيز. |
Bilgi toplamak, sizi hedefinizi tutturacak karara yaklaştırıp, farklı seçenekleri düşünüp taşınmanızda size yardım eder. | TED | جمع المعلومات يساعدك على مفاضلة الخيارات المختلفة، ويجعلك تقترب من القرار الذي يحقق هدفك. |
Bunda sana yardımcı olacak, düşündüğün başka bir şey var mı? | Open Subtitles | أيوجد أى شىء اخر باعتقادك يمكن ان يساعدك على القيام بهذا؟ |
Bunlarında ötesinde, kasabanın dışında olmak toparlanmana da yardımcı olacak. | Open Subtitles | و بالإضافة الخروج خارج البلدة قد يساعدك على تجاوز الإنفصال |
- Hatta şeyi de var... - Programı. ...şarkılarına bestelemene yardım edecek programı. | Open Subtitles | حتى أن بهِ برنامج يساعدك على تلحين أغانيكِ |
Dikiş dikerken eleştirel düşünmenizi sağlar ve güdüleriniz hakkında daha dikkatli olmanıza yardımcı olur. | TED | يساعدك على التفكير بشكل نقدي بينما تقوم بالتطريز، ويساعدك أن تكون أكثر عقلانية في دوافعك. |
Bu sayede bunu kanıtlayabileceğiz. | Open Subtitles | هذا ما ستقومين به سوف يساعدك على أثبات براءتكِ |
Dünyanın kanını dökmeniz bile var olmayan bir şeyi bulmanızı sağlamaz. | Open Subtitles | كل ألم بهذا العالم لن يساعدك على أنّ تجد شيء. |
işte,sana biraz süt aldım . Uyumana yardım eder. | Open Subtitles | لقد احضرت لك بعض الحليب الساخن سوف يساعدك على النوم |
Fakat bir ihtimal, kendi yaşadığın mücadeleler yüzbaşının gizlediklerini ortaya çıkarmana yardım eder. | Open Subtitles | لكن ربما صراعك الماضي يساعدك على فتح ما يخفيه القائد |
Bu sizin enteresan sözler yazmanıza yardım eder, değil mi? | Open Subtitles | هذا ما يساعدك على كتابة نصوص ممتعة ، أليس كذلك ؟ |
Umarım bu düzgün düşünme doğru kararı almanıza yardım eder, ve beklersiniz. | Open Subtitles | أمل أن التفكير جيدا يساعدك .على اتخاذ القرار الصحيح .وتنتظر |
Sence Ahn Chan Soo doğru cevabı verip sana yardımcı olacak mı? | Open Subtitles | هل تعتقد أن تشان سو سوف يساعدك على الحصول على الإجابة الصحيحة؟ |
Debra organize olmana yardımcı olacak birini aradığını söyledi. | Open Subtitles | اسمع قالت ديبرا أنك ربما تحتاج لشخص يساعدك على التنظيم |
Tamam çocuklar, bu kitap duygularınız için size yardımcı olacak. | Open Subtitles | حسناً هذا الكتاب يساعدك على التعامل مع مشاعرك |
Geri döndüğümde, uyumana yardımcı olacak bir şey getireceğim. Bekliyor olacağım. | Open Subtitles | وعندما أعود، سأحضر لك شيئاً يساعدك على النوم |
Ama bizim iyi hissetmemize... yardım edecek burası gibi yerler olduğunu biliyorum... ve gerçekten ihtiyacım olan şey bu. | Open Subtitles | .ولكني أعرف أنّ مكاناً كهذا من المفترض أن يساعدك على التحسن وهذا حقاً ما أحتاجه |
Burada kendini işine vermene yardım edecek bir şeyim var. - İçer misin? | Open Subtitles | أعتقد أنَّ لديّ شئ قد يساعدك على التركيز |
Alex'i unutmana yardım edecek ve gecede 10 kere boşalabilen birini istemez miydin? | Open Subtitles | ألا تريد شخصا يساعدك على نسيانها؟ شخص عبث معه عشر مرات |
Peki bu ne sağlar; vücudunuzda oksijeni taşıyan kırmızı kan hücresi sayınız artar ve daha çok oksiyenlenirsiniz. | TED | ما الذي يفعله الجسم حينها هو أنه يبدأ ببناء خلايا الدم الحمراء في الجسم ، مما يساعدك على نقل الأوكسجين بشكل أفضل. |
Bu sayede bunu kanıtlayabileceğiz. | Open Subtitles | هذا ما ستقومين به سوف يساعدك على أثبات براءتكِ |
Uyumak daha iyi hissetmeni sağlamaz. | Open Subtitles | النوم لن يساعدك على الشعور أحسن. |
Bu olanları daha iyi hatırlamanı sağlayacak. | Open Subtitles | لأنه ربما يساعدك على إكتشاف ما حدث بوضوح |