Atalarımızın kullandığı aletlerle kıyaslayın; Kanzi'ninkilere çarpıcı ölçüde benziyorlar. | TED | مقارنة بما كان يستعمله أجدادنا، فأنه يوجد تشابه غريب لما صنعه كانزي. |
James Bond'un kullandığı silah. | Open Subtitles | هذا نفس السلاح الذي يستعمله جيمس بوند أتعلم هذا ؟ حقاً؟ |
Ordu bunu, denizaltılarla iletişimde kullanıyor. | Open Subtitles | الجيش يستعمله للإتّصال بغوّاصات الرمح الثلاثي، |
Evet, Tehlikeli Madde Kontrol bunu sızıntıları belirlemek için kullanıyor. | Open Subtitles | أجل فريق الإشعاعات الخطرة يستعمله للكشف عن التسريبات الملوثة |
Telgraf çekin. Ne silah kullanıyormuş, öğrenin. | Open Subtitles | أرسِل له برقيّة لتعرِف أيّة نوعٍ مِن الأسلحة يستعمله هذا الوغد العجوز |
Ne kutusu kullandığını bilmek istiyorum. Onun için bir tane yaptın, öyle değil mi? Sadece bir tane. | Open Subtitles | أريد أن أعرف ما نوع الصندوق الذي يستعمله لقد بنيت واحداً فقط لك، أليس كذلك؟ |
Dünya Savaşı şifre çözücün. Belki onu yazıtlardaki işaretleri çözmesi için kullanıyordu. | Open Subtitles | لربّما هو كان يستعمله للقراءة الرموز على المصنوعة اليدوية. |
Amcamın ama yıllardır kullanmıyordu. | Open Subtitles | انه لعمي لكنه لم يستعمله منذ سنوات |
Yani saldırgan bir mahkuma silah olarak kullanabileceği bir şeyi getirmekte sakınca görmediniz, öyle mi? | Open Subtitles | إذاً توقعت لا بأس من إحضار لمجرم عنيف شيء قد يستعمله كسلاح |
Dövüşçülerin bant yerine kullandığı sprey yapıştırıcıya benziyor. | Open Subtitles | مثل رذاذ لاصق يستعمله المقاتلون بدلا من الشريط |
Şu parıldayan, spreyli suç mahallindeki adamların kullandığı şeyden. | Open Subtitles | مادّة الرذاذ المتوهّج الذي يستعمله الجنائيين في مسارح الجرائم. |
Ama ilk önce kullandığı şeyin ne olduğunu öğrenmemiz lazım bunun için de yardımına ihtiyacımız var. | Open Subtitles | لكن أولاً علينا أن نكتشف الشيء الذي يستعمله و لفعل ذلك، سنحتاج إلى مساعدتك |
Şu parıldayan, spreyli suç mahallindeki adamların kullandığı şeyden. | Open Subtitles | مادّة الرذاذ المتوهّج الذي يستعمله الجنائيين في مسارح الجرائم. |
Bu arama listesi gerçek değil. İzimi sürmek için sizi kullanıyor. | Open Subtitles | هذا التقرير غير صادق هو يستعمله للأيقاع بي |
Bu arama listesi gerçek değil. İzimi sürmek için sizi kullanıyor. | Open Subtitles | هذا التقرير غير صادق هو يستعمله للأيقاع بي |
Beni Kara Peri'yi öldürmeye zorlamak için... Kanca'yı pazarlık kozu olarak kullanıyor. | Open Subtitles | وهو يستعمله كورقة مساومة لإرغامي على مساعدته لقتل الحوريّة السوداء |
Çünkü "New York Undercover" filmindeki adam da onu kullanıyormuş. | Open Subtitles | لأنه نفس السلاح الذي يستعمله بطل مسلسل New York Undercover |
Onun telefonu olduğunu ve uyuşturucu satarken kullandığını biliyoruz. | Open Subtitles | إذا عرفنا رقم هاتفه ، سنعلم أنه يستعمله في تجارة المخدّرات |
Bir tane vardı ve dede kullanıyordu. | Open Subtitles | كان هناك واحد كان يستعمله قليلا |
-Ne, kullanmıyordu. | Open Subtitles | -ماذا؟ هو لا يستعمله . |
Dış dünya ile irtibat kurabileceği bütün yolları belirler aracı olarak kullanabileceği herkesle konuşuruz. | Open Subtitles | سوف نؤسس كل طريقة يمكنه بها الإتصال بالعالم الخارجي ونتحدث مع أي شخص قد يستعمله وسيطاً |
Bir park yerim olacak eğer müdür yardımcısı kullanmazsa! | Open Subtitles | لدي موقف خاص لي اذا كان نائب المدير لا يستعمله |
Artık kimse onları kullanmıyor. | Open Subtitles | هذا بعيد عن الحدث لم يعد أحد يستعمله |
O artık silah kullanamayacak. | Open Subtitles | لن يستعمله ثانيةً |