"يسميها" - Translation from Arabic to Turkish

    • dediği
        
    • diyordu
        
    • der
        
    • demiyor
        
    • olarak adlandırabilir
        
    • ona "
        
    Yüksek teknoloji, yüksek dokunma bazılarınızın dediği gibi. TED التكنلوجيا الرفيعة دقيقة اللمس اليس هذا ما يسميها بعضكم؟
    NATO'nun "sahipsiz bölge" dediği yerde direniş tespit ettik. Open Subtitles لقد تعقبت أستخبارتنا مقاومه فى مكان يسمى ألارض المحايدة كما يسميها حلف شمال ألاطلسى0
    Sheldon öyle diyordu ama komşu çocuklarının bile hızını kesemedi. Open Subtitles هكذا يسميها هو لم يهدأ أطفال الجيران بعدها
    Bir hastam buluşma diyordu ama onu bıraktım. Open Subtitles كان لدي عميل يسميها مواعد غرامي كان علي تركه
    Bazıları buna, silahlı uçan araba der... bu tamamen uydurma. Open Subtitles إنها جميلة وقبيحة في وقت واحد يسميها البعض السيارة الطائرة بالأسلحة
    Hiç kimse artık ona böyle demiyor, Lou. O artık Şeytan Zirvesi. Open Subtitles لا أحد يسميها هكذا بعد الآن يا لو " إنه "ديفيل بيك
    İkiniz beraber evime geldiğinizde, sizin de yaptığınız gibi, başkaları bunu Tanrı'nın iradesi olarak adlandırabilir. Open Subtitles .. عندما وصلتما إلى منزلي البعض يسميها إرادة الله ..
    "Güvercin" dediği kadın davadan kısa süre sonra yazmış. Open Subtitles المرأة التي يسميها اليمامة بدأت بالتواصل معه بعد المحاكمة بوقت قصير
    Sanki ev yeterince deliyle dolu değilmiş gibi, tüm gün tımarhanede veya kimilerinin dediği gibi okulda olmam gerekiyor. Open Subtitles واذا المنزل لم يكن ذهني بما فيه الكفاية, يجب ان اقضي طوال اليوم في مشفى المجانين, أو كما يسميها البعض, مدرسة.
    Saat tam 18:30'da görüşürüz, ya da İngilizler'in dediği gibi, mezarcının çay saatinde. Open Subtitles سأراك في السادسة و النصف تماماً أو كما يسميها الإنجليز "بسكويت حفار القبور"
    Yanak yanağa bir öpücük müydü yoksa arkadaşınızın da dediği gibi miydi... Open Subtitles الآن, دعنا نتحدث عن القبل على الخدود أم أنها كانت كما يسميها صديقك..
    İşte bu zihinsel modeller, hepimizin gerçeklik dediği şeydir. Open Subtitles إنها هذه النماذج الدماغية من يسميها كل منا : بالواقع
    "Yuvam dediği bu yeni, cesur, vahşi ortamda ahlaklı olmak Cullen Bohannon için çok önemli." Open Subtitles في البرية الجديدة التي يسميها موطنه النزاهة مهمة لدى كولين بوهانان
    Of ne diyordu buna ya? Tekniğin bir adı vardı. Open Subtitles اللعنه مالذي يسميها يسميها بمصطلح ما
    Buna sigorta poliçesi diyordu. Open Subtitles كان يسميها بوليصة تأمين
    Buna parti diyordu. Open Subtitles كان يسميها حفلة
    Terapisti buna "kocaman sarılma" diyordu. Open Subtitles طبيبه يسميها "العناق الكبير"
    Bazıları kara büyü ya da büyücülük der. Open Subtitles والتي يسميها البعض بالفنون السوداء أو السحر التطبيقي.
    Bazıları buna deha der bazıları hapishane. Open Subtitles البعض يسميها عبقرية, و البعض يسميها سجناً.
    Oraya kimse D şehri demiyor. Open Subtitles حسناً، لا يوجد أحد يسميها بذلك
    İkiniz beraber evime geldiğinizde, sizin de yaptığınız gibi, başkaları bunu Tanrı'nın iradesi olarak adlandırabilir. Open Subtitles عندما وصل كلاكما إلى منزلى كما فعلتما *ربما يسميها الأخرون *إرادة الله

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more