"يصعب العثور" - Translation from Arabic to Turkish

• bulmak zor
• bulmak zordur
• bulmak çok zor
• Bulunması çok zor

Üzgünüm. Çok fazla tasarımcı hediyesi var. Aradığın şeyi bulmak zor oluyor.
آسف، الكثير جداً من هدايا المصممين يصعب العثور على ما أبحث عنه

Söylenenler doğruysa, bulmak zor olmamalı.
لو كان هذا حقيقي ، لن يصعب العثور عليها.

Elinde kullanacak şey olmayınca bir şeyi bulmak zor oluyor.
يصعب العثور على شيءٍ، حينما لا تحوز شيئاً تبدأ من خلاله.

Albay'ın dediği gibi : "İyi adamları bulmak zordur"
وكما يقول العقيد يصعب العثور على الرجال الطيبين

Pek bakılası bir tip değil ama bir aile babası bulmak çok zor bu günlerde.
لا بأس بمنظره ولكن يصعب العثور على من يريد تكوين أسرة

Bu zamanda iyi bir şişe bulmak çok zor.
يصعب العثور على القوارير الجيّدة هذه الأيّام

Bulunması çok zor bir adamsınız, bayım.
أنت شخص يصعب العثور عليه يا سيدي.

İyi bir kuaför bulmak zor ama ben buldum ve sen bunu yapacaksın.
إفهم، يصعب العثور على شخص يتقن صبغ الشعر وتعمل من جراج منزلها لكن أنا وجدتها، وأنت ستفعل هذا

“İyi Bir Adam bulmak zor” ise, ailesine yaklaşırken bile çok suçlu birini affettiği için dayanılmaz olan büyükanneden bahseder.
في "رجلٌ جيدٌ يصعب العثور عليه"، تخلّص جدةً لا تطاق لمسامحتها مجرمًا متصلبًا، حتى لو كان يقترب من عائلتها.

Böyle bir bağlılık bulmak zor işte.
حسناً، يصعب العثور على التزام كهذا

Bu aralar sizi bulmak zor
يصعب العثور عليك مؤخراً

İyi bir yardımcı bulmak zor.
يصعب العثور على مساعدة جيدة

Doğduğu zaman uyumlu bir donör bulmaya çalışmıştık ama etnik kökenimiz yüzünden bulmak çok zor.
حاولنا العثور على متبرع بعد ولادته مباشرة، لكن المتبرعين من الأعراق المختلفة يصعب العثور عليهم.

bulmak çok zor değil.
-لا يصعب العثور عليه

Bulunması çok zor bir kadınsınız.
لقد كنتِ سيدة يصعب العثور عليها

- Bunlar da Bulunması çok zor B tarafları.
و ها هو ، يصعب العثور علي (بي - صايدز)