Eminim bunları sıkıcı buluyorsun ama beni güldürürdü. | Open Subtitles | لا شك أن قصصي تضجرك كان يضحكني فعلاً |
Beni her zaman güldürürdü. | Open Subtitles | هو دائماً يضحكني |
Ben değil. Beni herzaman güldürür. | Open Subtitles | لست كذلك إنه يضحكني |
Bayan doktor! Beni hep güldürür. | Open Subtitles | دكتورة فتاة هذا يضحكني دائماً |
40 yıl sonra bile hâlâ gülerim. | Open Subtitles | لا يزال الأمر يضحكني بعد 40 سنة |
Pardon, komiğime gitti. | Open Subtitles | آسفة، إنه يضحكني |
Beni beklettiğinin farkındaydı ve bende bundan dolayı oldukça üzgündüm sonra oturdu ve beni güldürdü. | Open Subtitles | كان من الواضح له أن رفيقي لم يأتي وأني حزينة جدًا لذلك لذا جلس إلى جواري وأخذ يضحكني |
Eskiden beni güldürürdü. | Open Subtitles | كان دوماّّ ما يضحكني |
Fakat çoğunlukla beni güldürürdü. | Open Subtitles | ولكن في الغالب... ...كان يضحكني |
Beni her zaman güldürürdü. | Open Subtitles | كان دائما يضحكني |
Beni güldürürdü. | Open Subtitles | كان يضحكني |
Gilbert Gottfried de beni güldürür ve sonuçta kaç tane renk var ki zaten? | Open Subtitles | الممثل (غيلبرت غوتفريد) يضحكني أيضاً أما الألوان، فلماذا أهتم بأمرها؟ |
Beni kızdırmaz bile, sadece güldürür. | Open Subtitles | ذلك لا يجعلني أغضب ذلك يضحكني |
Bayan doktor, bu beni hep güldürür. | Open Subtitles | دكتورة فتاة هذا يضحكني دائماً |
Beni ne güldürür? | Open Subtitles | انا , ماذا يضحكني ؟ |
Anısı gözümde o kadar net ki hâlâ gülerim. | Open Subtitles | أستطيع رؤيته بوضوح ولا يزال يضحكني |
Ben buna bir tarafımla gülerim. | Open Subtitles | نوعاً ما يضحكني ذلكِ |
- Sen komiğime gidiyorsun. | Open Subtitles | - أنتَ من يضحكني - |
Kafan komiğime gidiyor. | Open Subtitles | راسك يضحكني |
Beni güldürdü. | Open Subtitles | ذلك يضحكني كثيرا |